Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ D ] / Diğer yandan

Diğer yandan перевод на португальский

742 параллельный перевод
Diğer yandan, nezaket ve saygıyla yaklaşırsak ona kendi düşünce tarzımızı aşılayabiliriz.
Se o tratarmos humanamente, talvez o convertamos à nossa maneira de pensar.
Diğer yandan, Mars da bir fasulye tanesinden büyük değildir.
Por outro lado, Marte não é maior do que uma ervilha.
O hala savaş Tanrılarının peşinde. Bir yandan Wagner'i izlerken diğer yandan gözünüzü Fred'in kılıcına dikmiş...
Mas o alemão ainda idolatra os seus deuses guerreiros... marchando o seu poderio Wagneriano com os... olhos fixos na teoria de Siegfried.
Diğer yandan, belki de anlamlıdır.
Ou talvez faça.
Ancak diğer yandan Tringle oldukça tecrübelidir.
Aonde vai, Kay?
Diğer yandan da diyor ki "yakında ölecek" ve ben seni huzur içinde hiç tanımamış olacağım.
Mas também me diz que em breve morrerás, e eu nunca te vi em paz.
Bizi rahat ettirmek için her şeyi düşünmüşsünüz, Kaptan. Ama diğer yandan da, ölmeden önce son yemeğini yemiş biri gibi hissediyorum hem de çok iyi bir yemek.
Tem-nos rodeado de todo o conforto mas parece a última ceia de um condenado.
Ve diğer yandan, hayat devam etti.
E paralelamente, a vida continuava.
Diğer yandan kokteyl partide Yvonne Marie'ye dikkat ettin mi?
A propósito, reparaste na Yvonne Marie, que estava no cocktail?
Bir yandan hızlı ve güzel, Diğer yandan çok dayanıklı.
Um fornece beleza e velocidade, e o outro fornece energia.
Diğer yandan, The New York Times'a yazmaya henüz hazır değilsiniz.
Mas, por outro lado, ainda não estão preparados para o New York Times.
Diğer yandan, daha fazla uykusuz kalırsam bu stres kalbime fazla gelir.
Por outro lado, se ficar desperto mais tempo... A tensão será demasiada para o meu coração e será o meu fim.
İyi geceler Diğer yandan kızım tamamen farklıdır.
A menina é completamente diferente.
Diğer yandan, herkes ellerini her gün yıkamalı.
Mas todos devem lavar-se diáriamente.
Lazerler bir yandan dokuyu yok ederken diğer yandan cildi dağlar.
O laser cauteriza a pele enquanto destrói os tecidos.
- Diğer yandan, sigara içmem.
- Em compensação, não fumo.
Diğer yandan, o herhangi biri tarafından kolaylıkla vurulabilir.
Por outro lado, ela poderia ser fácilmente atingida por algum tiro.
Cennetin bir tarafından bakarsan evet sen benim resmi eşimsin. Diğer yandan sevdiğim kadın ise Fanny.
Ao olhos do céu és tu a minha verdadeira esposa minha querida Fan.
Benden, bu mücevherleri kızıma vermemi istediniz. Sözümü tutacağım. Diğer yandan siz de sözünüzü tutmalısınız.
Pediu-me que desse as jóias à minha filha e é o que farei se o senhor também mantiver a sua promessa.
Diğer yandan, mahkemenin yaptığı pek önemli değil.
Além disso, não importa o que este tribunal ache.
Diğer yandan, öldüğümüz zaman bile hâlâ birlikte olacağız. Seni balta!
De outro modo, nós estaremos muito próximo quando morrermos.
Diğer yandan gel, çocukluk anılarımızı zedelemekten vazgeçelim.
Por outro lado vamos tentar não acabar com as nossas memórias de infância.
Bir yandan dibe vurmamızı istiyorlar, diğer yandan da tepede olmamızı.
Querem-nos por baixo, depois por cima.
Oraya varmadan ölürsen bir şey yapamayız diğer yandan ölecek olursan hızımı biraz arttırabilirim.
Não morras enquanto cavalgas. Seria um mau final para o livro. Ainda podíamos dizer que deixaste o teu leito de morte e morreste â sua procura.
Diğer yandan Bay McQueen'in beni yönlendirdiği tuzağa düşmedim, Israrla Bay Ratchett'in yabancı dil bilmediğini söylemişti, uykusunda Fransızca bağırdığını duyduğumda onun ölmüş olabileceğini düşünmemi istiyordu.
E como o Sr. McQueen havia dito enfaticamente que Ratchett não sabia idiomas me faziam crer que Ratchett já estava morto quando a voz gritou desde sua alcova, em francês.
Diğer yandan, siz, Bay Kilmer, bir yakuza değilsiniz.
Por outro lado, Mr. Kilmer, o senhor não é yakuza.
Ama diğer yandan sayısı sekiz ayda birin altına düşerse, o ilişkiyi kesinlikle gözden geçiririm.
Mas se a quantidade baixa para menos de uma vez de 8 em 8 meses, preocupar-me-ia, definitivamente.
Diğer yandan, Mozart piyano çalmaya başladığında 3 yaşındaydı.
Por outro lado, o Mozart tocava plano com 3 e começou a compor com 6 anos.
Diğer yandan, size 4000'i hemen şimdi nakit olarak verebilirim.
Por outro lado, podia pagar 4000 agora, em dinheiro.
Diğer yandan, bataklıktan ayrılmasaydın bir şekilde kendini çok kötü hissedecektin.
Por outro lado, se não tivesses deixado o pantâno... estarias a sentir-te muito miserável.
Diğer yandan, her hatıra beynin farklı yerlerindeki merkezlerde depolanıyor.
As recordações, por outro lado, parecem estar alojadas em muitos lugares separados no cérebro.
Ama diğer yandan,.. ... şu Beekman denen herifi daha da zengin etmek içimden gelmiyor.
Mas então, por outro lado, não queria que o Beekman ficasse rico à minha custa.
Diğer yandan, benimle gelmen lazım, seni seviyorum.
Para além disso tens que vir comigo. Eu amo-te.
Diğer yandan, bu hoş bir şey.
Por outro lado, isto até é bom.
Ama diğer yandan, ya Peter Neal haklıysa o zaman ne olacak?
Mas por outro lado se Peter Neal entendesse, não seria algo?
Diğer yandan, ev alma komşu al demişler.
Por outro lado, boas vedações fazem bons vizinhos.
Ama diğer yandan onların arkanda olup olmadığını kontrol etmeden caddede araba süremiyorsun.
Outra coisa é não poderes descer a rua sem pensar que te perseguem.
Diğer yandan açıkça sonsuz..... bir hareketliliğin olduğu ... evler var.
Por outro lado, há certas casas que têm uma certa afinidade pela actividade.
Ama diğer yandan, eğer kazanırsa ki bu hindi kazanabilir, seni iyi bir arkadaş olarak gördüğünden emin olmalısın.
Mas se ganhar, e este canalha poderia, tenha certeza que será lembrado como um bom amigo.
Diğer yandan bildiğin her şeyi anlatman için sana da bir şeyler yapabilirler.
Por outro lado, podem tentar fazê-lo confessar tudo.
Diğer yandan da ölüm fermanımız olabilir.
Mas pode tornar-se na nossa sentença de morte.
Diğer yandan, ben de, çok kişilikliyim.
Já eu tenho imensa personalidade.
- Diğer yandan ben ve öteki kuzen çıkarsak, bizi öldürürler, bu kez de köşeyi dönen siz olursunuz.
Mas se saio eu com o primo, limpam-nos a nós... e tu e o primo se safam.
Diğer yandan asit, bu tür zarif ayrıntıları hassas bir şekilde gölgelemekte kullanılabilir.
O ácido pode ser usado para conseguir maravilhosos toques subtis. Umas matizes muito delicadas.
Diğer yandan...
Por outro lado, o garanhão está morto.
Diğer yandan kendine benzeyen insanlardan hoşlanırsın.
A outra coisa é que tendes a gostar das pessoas que gostam de ti.
Diğer yandan, kendi düğünündeki tüm o güzelliği üzerindeyken bana attığı o bakışı asla unutmayacağımı da.
Macacos me...
Diğer yandan Buckley'de, tehlikeli bir bombalı bir saldırıyı az evvel tamamlamış bir adamın bitkin bakışı vardı.
Espere, pai.
Diğer üçü vuruşalım ve yandan dolaşalım oyunu oynuyorlardı
Os outros três jogavam aos tiros E às avessas com a jogada
Öbür yandan sen de diğer başka şeylere tepki vermek üzere programlanmamışsın.
Tu por outro lado, só estás programado para reagir a isso.
Ve diğer bir yandan... Eğer birşeyleri... keşfedersek yani herhangi bir şekide, delil bulursak? Nancy haklı çıkacak.
Por outro lado, se descobrirmos algo... se houver indicações, não importa se efêmeras... de que a Nancy estava certa, então podemos salvar a sua sanidade.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]