Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ O ] / Ondan kurtulacağım

Ondan kurtulacağım перевод на португальский

69 параллельный перевод
Oraya döneceğim ve ondan kurtulacağım.
Vou até lá e desfaço-me dele.
- Ondan kurtulacağım.
- Eu livro-me dele.
Ondan kurtulacağım.
Eu cuido dele.
Ondan kurtulacağım.
Vou me livrar dele.
Ondan kurtulacağım.
Vou me livrar.
Burada çok fazla çocuk var, herşeyin hesabını tutmak zor oluyor. Ondan kurtulacağım.
Com tantos miúdos, é difícil saber onde está tudo.
Ondan kurtulacağım.
Vou livrar-me dele.
Elbette ondan kurtulacağım. Defilelerin bitmesini beklemeliyim.
Claro, vou deixá-lo, mas só depois da colecção.
Ondan kurtulacağım.
"Vou tratar dela."
Tamam. Tamam. Onu çadırın önünden çekeceğim, ondan kurtulacağım.
Esta bem... só vou tirar da frente da tenda.
- Hemen ondan kurtulacağım.
- Por isso vou-me livrar dele.
Gitme zamanınızın geldiğini düşünüyorum çünkü şu an her şey kontrolüm altında ve ondan kurtulacağım.
Olha, acho que vocês deviam ir. Eu tenho isto tudo sob controlo. - Vou livrar-me dele.
Ben ondan kurtulacağım.
Eu vou-me livrar dele.
Lütfen ondan kurtulacağımızı söyle.
Por favor, diz-me que sim.
Ondan kurtulacağım.
Eu me livro dele.
Ondan kurtulacağım.
Eu livro-me dela.
Nihayet ondan kurtulacağımızı sanmıştım.
Achava que nos íamos finalmente livrar dele.
Ondan kurtulacağım.
Vou livrar-me dela.
Ondan kurtulacağım, tamam mı?
Vou livrar-me dele, está bem?
Ondan kurtulacağım.
Acaba com ele.
O benim arkadaşım, ondan kurtulacağım.
Ela é minha amiga. Eu livro-me dela.
Onun ölümüyle... Ondan kurtulacağımı sandım.
Pensei que a morte dela... me viesse libertar dela...
Gidip ondan kurtulacağım, aşağı inip bir içki içerim.
Vou livrar-me dele, tomar um copo lá abaixo.
Ver bana. Ondan kurtulacağım.
- Dá-me isso, eu despacho-o.
Ondan kurtulacağım.
Eu vou-me livrar dele...
Bu günlerde ondan kurtulacağım.
Ainda me vou livrar dele um dia destes.
Şimdi ondan kurtulacağımıza söz ver?
Agora tu prometes que vamos nos livrar dele?
Pazartesiye kadar burada duracak ve sonra ondan kurtulacağım.
Fica ali até segunda e depois livro-me dela.
Ondan ne zaman kurtulacağım?
O que me deu ele?
ondan sonsuza kadar kurtulacağım!
Esse será um grande dia!
Program bittiğinde ondan kurtulacağım.
Vou ver-me livre dela.
Tamam canım, ondan kurtulacağız.
Nós mandamo-lo embora.
Ondan nasıl kurtulacağımız hakkında bir şey diyor mu?
Isso diz alguma coisa sobre como nos livrarmos dela?
Bana verdiğin virüs, ondan nasıl kurtulacağım?
Está coisa do virus que tu posses-te em mim – como é que me livro dele?
Onun duygularını incitmek istemiyorum, ama ondan nasıl kurtulacağım?
Eu não a quero magoar, mas como me posso livrar dela?
Kurtulacağım ondan, şanslıysam.
- Perdê-lo, se tiver sorte.
Ondan nasıl kurtulacağımı bilemiyordum ve sonra da bir ay boyunca bana mesaj attı.
Não sabia como safar-me dela. Durante meses mandou-me mensagens.
"Bana ondan çabucak kurtulacağını söylediğini sanmıştım."
" Pensei que tinhas dito que te ias livrar dela depressa.
Lily burada olsaydı, ondan nasıl kurtulacağımızı bilirdi.
Se a Lily estivesse aqui, sabia exactamente como se livrar dele.
- Ondan nasıl kurtulacağım?
- Como eu me livro dele?
Kızın söylediği doğruysa, Victor Crowley hala dışarıda bir yerde ise, ondan nasıl kurtulacağımı biliyorum.
Se o que a rapariga está a dizer é verdade e Victor Crowley ainda está lá, Eu sei como fazê-lo desaparecer.
Ondan nasıl kurtulacağım?
E como me livro dele?
Ondan rüşvetle kurtulacağımızı sanmıyorum.
E não o podemos comprar?
- Ondan nasıl kurtulacağımı bilmiyorum.
Não sei como me afastar dele.
Tüm bunlardan sonra, ondan nasıl kurtulacağımı bilmiyorum.
Não sei como vamos livrar-nos dele depois de tudo isto.
Ne diyebilirim? Ondan nasıl kurtulacağını sana anlatacağım.
Dir-te-ei como dar-lhe a volta.
Ondan kurtulacağını söylemiştin Jack. Ona hâlâ ihtiyacım olabilir.
Ainda posso precisar dela.
Ondan ben kurtulacağım.
E você vai se livrar do carro.
Hem ondan nasıl kurtulacağımı da bilmiyordum.
E eu não sabia como me livrar dele.
Onunla işim bittiğinde zaten kendim kurtulacağım ondan.
Porque eu vou libertá-la antes de acabar com ela!
Şöyle yapacağız. Onu şu sandalyeye koyacağız ve onu dışarı sürükleyip ondan kurtulacağız, tamam mı?
Vamos colocá-lo naquela cadeira e arrastá-lo lá para fora.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]