English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ B ] / Bite to eat

Bite to eat Çeviri Türkçe

506 parallel translation
How about a bite to eat?
Yemeğe ne dersiniz?
Thank God for a bite to eat.
Yiyecek bir lokma için şükret. Gel.
- Let's have a bite to eat.
- Haydi yiyecek bir şeyler ısmarlayalım.
March straight outside and wash, or you'll not get a bite to eat.
Hemen dışarı çıkın ve yıkanın, yoksa bir lokma bile yiyemezsiniz.
What do you say? Having a little bite to eat with the kids.
Çocuklarla yemek yiyorduk.
Won't you have a little bite to eat?
Bir şeyler yemek ister misiniz?
Get the folks a bite to eat, while we change the horses.
Biz atları değiştirirken yolcular da bir şeyler yesin.
I was wondering whether a bite to eat wouldn't be welcome, sir?
Biraz yemek yemek istersiniz diye düşündüm, efendim?
I was just having a bite to eat.
Bir şeyler atıştırıyordum.
So help me, I haven't had A bite to eat since yesterday.
Yardım et, dün akşamdan beri hiçbir şey yemedim.
So help me, I haven't had a bite to eat -
Yardım edin dün akşamdan beri...
Let's go and have a bite to eat.
Gidip bir şeyler atıştıralım.
Let's go have a bite to eat with him.
Gidip onunla bir şeyler atıştıralım.
- How about a bite to eat? - No, thank you.
- Bir şeyler yemeye ne dersin?
Sure, but aren't you gonna stay and have a bite to eat?
Elbette, ama kalıp bir şeyler yemeyecek misin?
- And a bite to eat, maybe. - She's tricky.
- Ona güvenmiyorum.
We went to The Savoy... for a bite to eat.
Bir şeyler yemek için Savoy'a gittik.
I wouldn't mind a bite to eat now.
Bir şeyler yesem fena olmayacak.
I had a bite to eat at the Grand.
Bir şeyler atıştırıp geldim.
I'll fix you a bite to eat!
Ben size yiyecek bir şeyler hazırlayayım.
- Have a bite to eat first
- Önce biraz yemek ye...
Leopoldo, how about before we leave town we grab a bite to eat?
- Şehirden çıkmadan önce bir şeyler yesek mi?
We could grab a bite to eat before we leave town.
Bir şeyler yesek mi?
Shall we have a bite to eat?
Bir şeyler atıştıralım mı?
- Shall we have a bite to eat?
- Bir şeyler yesek mi?
You know, we get'em all the time, stopping for gas, a bite to eat.
Sürekli burada bulunurlar, yakıt almak, atıştırmak için dururlar. O kadar.
Let's get a bite to eat together, just like at the grill.
Birlikte bir şeyler yeriz, tıpkı o lokantadaki gibi.
Let's have a drink and a bite to eat.
Şimdi gidip birer içki içelim ve birşeyler atıştıralım.
Well, I went into Benny's to get a bite to eat.
Eee, Bir şeyler yemek için Benny'nin yerine gitmiştim.
Let's go home and get a bite to eat and a little rest before we start out again.
Hadi eve gidip biraz yemek yiyelim ve tekrar başlamadan önce biraz dinlenelim.
We'll have a bite to eat and then we'll go for a walk along the Battery and watch the ferryboats crossing the harbor.
Bir şeyler yememiz gerek ve sonrada Battery yolunda yürüyüşe çıkar, limandan geçen feribotları izleriz.
He hasn't had a bite to eat.
Ağzına tek lokma koymadı.
just in time for a bite to eat.
Biz de bir şeyler yiyorduk.
Would you like a bite to eat with that coffee?
Kahvenin yanında yiyecek bir şey ister misin?
Want a bite to eat?
Yemek ister misin?
You can have a bite to eat and rest.
Bir lokma bir şeyler yiyip dinlenebilirsin.
But wouldn't you like to have a bite to eat?
Fakat birşeyler yemelisiniz.
- Sure. We could get a bite to eat first, and then go.
Bir şeyler yiyip, tiyatroya gidebiliriz diye düşünmüştüm.
Grab a bite to eat. Thank you. See you this evening.
Bir şeyler yiyelim, teşekkürler.
sir Do you mind if we have a bite to eat first?
Bir şeyler yiyebilir miyiz?
To grab a bite to eat.
Bir şeyler atıştırmaya.
Nothing like a bath, a bite to eat and a bottle of whiskey before battle.
Muharebeden önce bir banyo, yemek ve bir şişe viski gibisi yok.
We thought we'd have a bite to eat and then back to the hotel.
Sanıyorum biraz bişeyler yer ve otele döneriz.
We're gonna get us a bite to eat.
Bir şeyler atıştıracağız.
- Okay. A bite to eat?
Yiyecek ister misin?
I can give you a bite to eat.
Bir parça et verebilirim.
- Won't you have a bite to eat?
- Bir lokma bir şey yemek ister misiniz?
Take it back to the kitchen. I won't eat a bite.
Geri götürebilirsin, bir lokma bile yemeyeceğim.
If you say one word to mother, I won't eat a bite.
Eğer anneme söylersen, tek bir lokma bile yemem!
That he'll go to Rinuccio's all filled up and not be able to eat another bite.
- Çünkü Ricuccio'ya dolu mideyle gitsin.
My Ari comes home and there's not a thing in the house to eat, not a bite.
Ari'm eve geliyor ve evde yiyecek hiçbir şey yok.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]