English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ B ] / Bucks an hour

Bucks an hour Çeviri Türkçe

210 parallel translation
I hired it at 3 bucks an hour.
Saati 3 papelden kiraladım.
Twelve bucks an hour for 80 people, are you kidding?
Seksen kişiye bir saatliğine 12 dolar mı, dalga mı geçiyorsun?
For a hundred bucks an hour...
Saatte yüz kağıda, herşey olurum...
I get two bucks an hour, plus ten per cent of that goes to a bail fund.
Saatine iki dolar alıyorum, bir de fona giden paranın yüzde 10'unu.
Six bucks an hour.
- Saati altı Dolar.
Security consultant, 50 bucks an hour.
Saati 50 papelden güvenlik danışmanlığı.
3 bucks an hour.
Saati 3 Dolar.
Twenty bucks an hour.
- Saati 20 Dolar.
It's 100 bucks an hour, and they have to be art photos.
Saati yüz dolara olur ama sanat fotoğrafları olmak zorunda.
Where else you gonna get 5 bucks an hour?
Saatine beş dolardan fazla veren başka nereyi bulacaksın?
Chess is you appreciating the beauty of Josh's play at 60 bucks an hour.
Bu doğru. Hayır. Satranç, sizin Josh'un oyununun güzelliğini saatte 60 dolar karşılığı takdir etmenizdir.
You don't have to pay some fancy psychiatrist 10 bucks an hour to get top-notch therapy.
Birinci sınıf terapi almak için o süslü psikiyatra saatte on dolar vermene gerek yok.
At five and a half bucks an hour, I don't give a rat's ass either way.
Saatine 5,5 Dolar aldığım bir iş için bile, seni çekemem.
Five bucks an hour.
Saatine beş dolar.
- Thirty-five bucks an hour.
- Saati 5 dolar.
Hey, this guy charges 100 bucks an hour but I'm telling you, he's worth every penny.
Adam saatte yüz dolar alıyor ama her kuruşunu hak ediyor.
Uh, about 150 bucks an hour.
- Saatte yaklaşık 150 Dolar.
Here's something that doesn't cost you 25 bucks an hour.
Bu sana saatte 25 dolara mal olan bir şey değildir.
The tractor kid gets 5 bucks an hour.
Traktörcü çocuk saatine 5 dolar alır.
Five bucks an hour, you bet.
Saate 5 papel, anlastik.
It's 25 bucks an hour.
Saati 25 dolar.
Five, six bucks an hour, man? That's nothing.
Saati 5-6 papel mi?
- Ten bucks an hour.
— Saati 10 dolar.
What do you guys make? Like what, ten bucks an hour?
Burada ne kadar kazanıyorsun?
I make 4 bucks an hour.
Saatte 4 dolar kazanıyorum.
Buddy, this is costing me 300 bucks an hour!
Bunun saati bana 300 papele mal oluyor, ahbap.
I'm paying that kid ten bucks an hour to shag balls.
Top fırlatması için bu çocuğa saatine 10 Dolar ödüyorum.
- [Chittering] We get 40 bucks an hour to drive these rigs.
Bu işten saatte 40 dolar kazanıyoruz.
Well, why don't you work for me tonight? It's 45 bucks an hour.
Peki, neden benim için çalışmıyorsun?
Very fun for me at 150 bucks an hour.
Saatine 150 dolar vermeme değiyor doğrusu.
Five bucks an hour?
Saatine 5 papel mi?
What do you expect, heroes for 5 bucks an hour?
Saatte 5 dolara kahraman mı bekliyorsun?
FOR 150 BUCKS AN HOUR, I'LL MAKE HIM CRAP HIS PANTS.
Saatine 150 papeli bana verseniz onu altına bile ettiririm.
- Twenty bucks an hour.
- Saati yirmi dolar.
Twelve bucks an hour.
Saati 12 dolar.
- I got turnover up the wazoo. Ten bucks an hour is not gonna keep any half-decent guys here.
Biraz düzgün bir adam saatte on dolara burada durmaz.
HMMM. 100 BUCKS AN HOUR BUYS AN AWFUL LOT OF LOTION.
Saat başına kazanacağım parayla dünya kadar krem alırım. Pekala, çocuklar.
( boy ) Eight bucks an hour, four-hour minimum.
* Saat başı 8 dolar, minimum 4 saat.
At this rate, about 75 bucks an hour.
Bu gidişle saatte 75 Dolar.
I've got three employees making 30 bucks an hour.
Saatte 30 dolar kazanan 3 işçim var.
David look, if they take me on tour, I can make a hundred fucking bucks an hour, ok?
Bak David. Beni turneye çıkarırlarsa, saatine yüz dolar kazanabilirim. Tamam mı?
- Pays like 20 bucks an hour.
- Saatte 20 kağıt falan yaparsın.
On 7 bucks an hour?
- Saatine yedi dolara mı?
A lot if you make 12 bucks an hour.
Saatine 12 dolar alan birisi için çok fazla.
I make four bucks an hour planing down the thighs.
I make four bucks an hour planing down the thighs.
Yeah, just for an hour. There's a hundred bucks in it for you.
Evet sadece bir saat, 100 dolar veririm.
Eight bucks an hour.
Saatte sekiz papel.
- Two bucks more an hour. - I'm talking.
- Saatine iki dolar daha fazla vereceğim.
- Here, take that. - What's this for? Seven bucks an hour.
Polisken öğrendiklerimi unutmadım... inanın, bu iki salak hapse geri gidene... kadar da rahat bırakmayacağım.
- For 600 bucks an hour, it better.
Bayılacaksın.
( Hooting ) 30 bucks an hour- - oh, yeah! Ah, ooh, ah! Oh, yeah!
Saati 30 dolar- - oh, yeah! rahatsızlık için özür dilerim, ama yüksek ses müzik ve... strip-da-diddliy-tizci hakkında bir ihbar aldık.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]