English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ C ] / Come out

Come out Çeviri Türkçe

35,608 parallel translation
Let's say, best-case scenario, we come out of this not arrested, despite all the... deaths.
Diyelim ki, en iyi ihtimal, tutuklanmaktan tüm ölümlere rağmen kurtulduk.
Did you see it come out of the water?
Sudan çıktığını gördünüz mü?
Todd, come out!
Todd! Çık dışarı!
Come out with your hands up! - Please...
Ellerin havada çık!
I will come out and see.
Şimdi bakıyorum.
And Charlie Trotter's first book had just come out.
Charlie Trotter'ın ilk kitabı çıkmıştı.
This is normal since part of your brain needs to come out somewhere.
Beyninizin bir kısmı çıkması sebebiyle, bunlar tamamen normaldir.
Chicatanas are flying ants, and they come out with the first rain that happens in the southern part of Mexico.
Chicatana kanatlı karıncadır ve Meksika'nın güney bölgesinde... ilk yağmurlarla ortaya çıkar.
But my memory is that his hand would come out, I would give him the money and I would get my samosas.
Anılarımda onun duvardan çıkan eli var... ben ona para uzatırdım, o da bana samosaları.
They come out much, much later.
Çok, çok sonra gelirler.
He will not come out.
O dışarıda olmayacak.
Searching for him to come out to the field, if All you have to drag it out.
Onu sahaya şimdi al, öyleyse onu kucaklamalısın.
Do not just there, Come out.
Dışarı gel hadi.
You take that, you come out on the other end just outside of Socorro.
Buradan girip diğer tarafta Socorro'nun hemen dışına çıkacaksın.
We parked and waited until we saw them come out.
Onlar çıkana kadar park edip bekledik.
Goes in, don't come out.
İçine girersin, çıkamazsın.
Come out here and this woman will go unharmed.
Buradan disari çikarsan zarar görmeyecek.
And the stuff that's already come out, well, that's just the beginning.
Ve ortaya çıkmaya başlayanlar sadece bir başlangıç.
My boss, and I should've known it was going to come out.
Patronum. Nihayetinde öğrenileceğini düşünmeliydim.
You know, I'm just gonna come out and ask.
Ben de tam bunu soracaktım.
You know, for a second there, I actually thought something good was gonna come out of this.
Biliyor musun bir saniyeliğine bu işten güzel şeyler çıkacağını sandım.
I never should have made her come out here.
Onu buralara kadar hiç getirmemeliydim.
It's amazing, an executive order allowing aliens on Earth to come out of the shadows and live as full citizens.
Harika bir şey bu. Uzaylıların saklandıkları yerden çıkıp vatandaş olarak yaşamasını sağlayacak bir kararname.
Demon didn't come out.
- İçinden iblis çıkmadı.
Come out little boy, where are you?
Gel bakalım küçük yavrucak, neredesin?
- Yeah? - Well, why don't you come outside, check out your new ride?
- Neden dışarı çıkıp yeni yol aracını kontrol etmiyorsun?
No. I only come out for about a month.
Hayır, sadece bir ay kadar kalmak için gelirim.
I figure... I'll come out and celebrate with the basics.
Sıradan şeylerle kutlarım diye düşündüm.
He'll never come out...
Asla ortaya çıkmayacak. Buraya kadar geldik.
Todd, come out!
Todd!
Come on, I'm getting out of here, whether the Spring family likes it or not.
Springlerin hoşuna gitsin gitmesin, ben buradan çıkıyorum.
And if I do get stuck, I don't know if I can get out and walk it, and I don't know if there will be enough depth for Tanner to come in to push me.
Saplanıp kalırsam, çıkıp yürüyebilir miyim bilmiyorum. Tanner'ın gelp beni itmesi için yeterli derinlik var mı bilmiyorum.
Sure, haven't slept for three days, when he gets out I'm throwing a big party, everyone's gotta come.
Öyle sahiden, 3 gündür uyku uyuyamadım. Çıkınca, herkesin davetli olduğu bir parti patlatacağım.
When the shits comes out, just whistle and we'll come.
İşler boka sararsa ıslık çal biz hemen yanında bitiveririz.
If she doesn't come, no one's getting out of here.
O gelmezse, kimse buradan çıkmıyor.
I'm working on myself, but I I'm just afraid that when you get out, you may still think you have me to come home to.
Kendim için uğraşıyorum ama buradan çıktığında hala bana dönebileceğini düşünmenden korkuyorum.
But when you found out, did you come to me?
Ama öğrendiğinde bana geldin mi?
- And... every night, he'd go out... and every night, he'd come home and... even if it was really late, like... even if it was, like, three o'clock in the morning...
- Ve dışarı çıkardın. Ve her gece eve gelirdin. Çok geç olsa bile...
Like, little, little. I'd, um... get out of bed and come to your door and look inside.
Küçükken yatağımdan kalkar kapına gelirdim ve içeri bakardım.
Come on, chill out, guys.
Sakin olun çocuklar.
If I'm not out in five minutes, come get me.
Beş dakika içinde dönmezsem gelip beni al.
"The Ponaturi's gonna come get you, suck your bones out tonight."
"Ponaturi bu gece seni yakalayıp kemiklerini emecek" derdi.
We'll come up with a fake name, and It'll all work out.
Sana sahte bir isim buluruz, böylece herşey yoluna girer.
To think he was out there, only to come home and get shot by Danny and Owen.
Düşünsene, ormandaydı ve buraya dönmek istiyordu ama Danny ve Owen onu vurdu.
I'm gonna go check out that raft and see what's up, and when I come back, I want them dead.
Gidip salın durumuna bakacağım ve döndüğümde hepsinin ölmesini istiyorum.
Oh, come on, it's nice out here.
Hadi ama orası güzel bir yer.
Come in and find out.
İçeri gel ve bul.
Come on, you can take it out here.
Hadi, konuşabilirsin.
´ Cause if you don ´ t, I swear to Jesus Christ, I will come across this table, and I will rip your heart right out of your fucking chest!
Çünkü söylemezsen, sana yemin ederim buraya tekrar geleceğim ve lanet olası kalbini söküp çıkaracağım!
Dana, please. Come on. You got to help me out here.
Bana yardım etmelisin.
One, if it turns out your wife is connected to Silver Bells, you've got to come clean and keep my name out of it.
Karının, GZK'yle ilgisi çıkarsa bunu açıklayıp adımı da bu işe karıştırmayacaksın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]