English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ M ] / Miles from home

Miles from home Çeviri Türkçe

187 parallel translation
" Oh, if you miss your mother A million miles from home
Anneni özlüyorsan Evden çok çok uzakta
I can't tell you, but he was at Chestnut Hill recruiting station a few miles from home.
Söyleyemem, fakat evden birkaç mil uzaklıktaki Chesnut Hill askere alma merkezindeymiş.
A cold, hungry army, 2,000 miles from home, doing what every Russian wants, leaving our country with all possible speed.
Üşümüş, aç bir ordu, evinden 3.000 km uzakta, her Rus'un istediğini yaparak. Ülkemizden mümkün olduğu kadar çabuk kaçıyor.
Most accidents happen within three miles from home.
Kazaların çoğu evden 5 km uzaklıkta meydana geliyor.
Baby, you are 7,000 miles from home.
Oğlum, memleketten 7,000 mil uzaktasın.
We are at the level of Egypt and 500 miles from home... and that's good.
Mısır ile aynı seviyedeyiz ve evden 500 mil uzaktayız... ve bu çok güzel.
Eight thousand miles from home, my cameraman's mind has gone to mush... on some whacked-out water diet!
Evden 13.000 km uzaktayız ve saçma bir su diyeti yüzünden kameramanım kafayı yedi!
These stones are 3,000 miles from home.
- Bu taşlar 3,000 mil uzaktan getirilmiş.
We're a thousand miles from home, we're flat broke.
Evden bin altı yüz kilometre uzaktayız. Meteliksiziz.
I'm five miles from home.
Evden 8 kilometre uzaktayım.
Her firstborn child almost dies 1,000 miles from home and she's the one who sent me here.
İlk çocuğu evden 1000 mil uzakta neredeyse ölüyor ve beni buraya gönderen kişi de o.
You know, not every family gets to ride in an alien spaceship, hurtling through the universe at warp speeds, millions of Miles from home.
Biliyor musunuz, yabancıların gemisiyle millerce uzakta, ışık hızında eVrende yuVarlanmak her aileye kısmet olmaz.
You fly into hostile territory, outnumbered, 10,000 miles from home.
Evden 10,000 mil uzaktaki, sayıca sizden üstün düşman bölgesine uçarsınız.
I can't even trust you two miles from home.
Okuldan eve iki mil için bile sana güvenemiyorum.
You are miles from home.
"Evinden kilometrelerce uzaktasın."
I wasn't more than 50 miles from home, but it felt like 5000.
Evden 50.000 mil uzaktaydım ama bana... 5.000 mil kadar yakın geldi...
While they're doing impressions, I am miles from home with a fish that can't even remember her own name.
Onlar aptalca taklitler yaparken, ben adını bile hatırlamayan bir balıkla yuvamdan çok uzaklardayım.
Their journeys could take them miles from home.
Yolculukları onları yuvalarından kilometrelerce öteye götürebilir.
Or just be in the sea instead of stuck on an island miles from home.
Ya da evlerinden çok uzaklarda bir ada olmak yerine bir deniz oluverirlerdi.
Charles, we're miles from home.
Charles, evden çok uzaklaştık.
We are 1,000 miles from home in a New York police station with a drunken rock star waiting for your dead father to show up. You want to be more interesting?
Evden 1000 mil uzakta sarhoş bir rock yıldızıyla karakolda ölmüş babanın gelmesini bekliyoruz, daha mı ilginç?
About war... about seeing your best buddies shot down in the desert... 8,000 miles from home.
Savaşla ilgili çölde, en iyi dostlarının sonunu görmek... Evinden 13000 km. uzakta.
Gina and I were tricked, drugged and left 20 miles from home in the woods all because we didn't worship them like the rest.
Gina ve ben kandırıldık, uyuşturulduk ve 30 kilometre ötedeki ormana atıldık, sırf onlara diğerleri gibi tapmıyoruz diye.
Dude, we're 80 miles from home and you gambled my damn car away.
Ahbab, evimizden 130 km uzaktayız ve sen arabamı kumarda kaybettin.
And you say : "There was a little girl lost Many, many miles from home."
Ve anlatırsınız, " Evinden kilometrelerce uzakta kaybolan bir kız varmış.
At Anselmo's Bar 4 miles from his home at 5 minutes after 8... on the night the murder was committed.
Cinayetin işlediği gece saat 8'i 5 geçe evinden yaklaşık 6.5 km ötedeki Anselmo'nun Barı'ndaymış. Çok zekice!
Men and women thousands of miles away from home, away from the love they left behind.
Evlerinden binlerce kilometre uzaktaki erkekler ve kadınlar, geride bıraktıkları aştan uzakta.
Ten thousand miles away from home
Evimden kilometrelerce uzaktayım
We're 5,000 miles away from home.
Evden 5,000 mil uzaktayız.
Smaller, less sensitive account, miles away from home.
Evimden binlerce kilometre uzakta küçük, önemsiz bir işe atanıyorum.
What was I doing in Paris 4,500 miles away from home?
Paris'te, evimden 4,500 mil uzakta ne işim vardı benim?
The home for the aged is about 50 miles from Algiers.
Huzurevi Cezayir'den 75 kilometre uzaklıkta.
- Yes, on the road about 10 Miles from his home.
- Evet, evinden yaklaşık 16 km. mesafede.
Maybe 2000 miles away from home.
Evden de belki 3200 kilometre.
Jesus never went further than 50 miles from his home.
İsa asla evinde 80 km den fazla uzaklaşmamış.
And now, you men... are going to be thousands of miles away from home in a few days.
Ve şimdi siz... birkaç gün içinde evinizden binlerce mil uzakta olacaksınız.
Did you know that if you take a cabbage from the field where it grew up... and sell it to somebody 100 miles away, often it will escape and find its way home?
Bir lahanayı yetiştiği tarladan alıp 160 km uzaktaki birine sattığında çoğu kez kaçıp eve döndüğünü biliyor muydun?
You killing my own people so many miles from your home.
Siz ülkenizden bu kadar uzakta benim halkımı öldürüyorsunuz!
You're feeling uncomfortable, surrounded by strangers, miles away from home, from your friends...
etrafında yabancılarla evinden ve dostlarından kilometrelerce uzakta olduğun için rahatsızsın.
You drag me from home, you jam me in this dumb car, then drive me a million miles away to see some stupid rat show!
Beni arabaya tıktın, millerce uzağa getirdin aptal bir şov için! Seyahat bitince haber ver.
Just think how you'd feel if you woke up tomorrow morning six thousand miles away from your home.
Yarın sabah altıda evinden binlerce kilometre uzakta uyandığında kendini nasıl hissedeceğini düşün.
Sixteen years old, a thousand miles away from home, someone takes an interest....
Onaltı yaşında, evden binlerce mil uzakta, birisi benimle ilgilendi....
But what were they doing 3, OOO miles from home?
Dur biraz.
They would say -'We will tell you why you have come to Korea, why you have come thousands of miles from your home.
Onlar ileride şöyle diyeceklerdi : Size neden Kore'ye geldiğimizi anlatacağız, buralara, evlerimizden binlerce mil uzaklara niçin geldiğimizi.
That's a hundred miles from our home.
Evimizden yüzlerce kilometre uzakta.
There I was, miles from home, hours from sleep... with no one to talk to, nowhere to go, and nothing to do except...
Ve oradaydım. Evden kilometrelerce uzaktaydım. Uyuyamıyordum.
For starters, when I called you, you were at home, 14 miles from the crime scene.
Öncelikle, bir gerkeç var ki... seni aradığımda evdeydin... suç mahallinden 14 mil ötede.
But it's a million miles from their true home.
Fakat gerçek evlerinden milyonlarca mil uzakta.
They can blow from miles and miles and whereever they land it could be a forest, an office building, or your backyard, that will be the widows you home.
Rüzgârla kilometrelerce ötelere sürüklenebilir, indikleri yer ise bir orman, bir işhanı, arka bahçeniz, ya da eviniz olabilir.
You put Lucas on the team, give away his position, kick him off the team bus 30 miles away from home, and now you're worried.
Takıma Lucas'ı koyuyorsun ona Nathan'ın mevkisini veriyorsun eve 30 kilometre kala otobüsten atıyorsun ve kalkıp bir de endişeleniyorsun.
A guy killed them at their home, 90 miles from here.
Evlerinin önünde öldürülmüşler, buradan 45 km uzakta.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]