One more word Çeviri Türkçe
507 parallel translation
Say listen, if he'd have said one more word to me, I would've...
Dinle, bana bir kelime daha söylersen...
Say one more word, and I'll throw those bloodhounds at you.
Tek kelime daha edersen köpekleri üstüne salarım.
One more word from you, and I'll be forced to have you disciplined.
Tek kelime daha edersen, seni disipline etmek zorunda kalırım.
One more word, Smith, and I'll have you up for impeding the course of justice.
Ağzından bir kelime daha çıktığını duyarsam seni kanunun işleyişine engel olmaktan tutuklatırım.
One more word of discussion... I don't leave on your blasted weekend!
Tartışmayı sürdürecek tek bir kelime daha edersen şu kahrolası hafta sonunda sana eşlik etmem!
After one more word with this gentleman.
Şu beyefendiyle iki çift laf edeyim hele.
If you say one more word to me about Jeff's hypnotic influence on me...
Jeff'in üzerimdeki etkisiyle ilgili tek bir söz daha edersen...
I told her if she said one more word, I would go to America, even if I did not want to go
Bir tek kelime daha edersen, Amerika'ya giderim dedim, gitmeyi istemesem bile.
One more word, and you're on report.
Bir laf daha edersen rapor yazarım.
If you'll say one more word I'll drive out from the class.
- Ya İşaçenko. - Savçenka.
One more word and I'll cut you down!
Bir kelime daha edersen dograrim!
- l don * t want to hear one more word.
- Bir kelime daha duymayayım.
- One more word out of you...
- Ağzından bir kelime daha...
Will you please stop it? I don't want to hear one more word about that train, understand?
Tren konusunda tek bir söz daha duymak istemiyorum, anladınız mı?
" Say one more word and I'll scream
" Tek kelime daha edecek olursan bağıracağım
And one more word out of you and you'll end this campaign in chains.
Bir kelime daha edersen kendini hapiste bulursun.
Sister... Stop it, I'll... If you don't comply you'll all die one more word and I'll kill you
abla... durun, ben... acırsanız, ölürsünüz konuşursan, ölürsün
One more word, and you can take care of this all by yourself, OK? - Listen, Bertrand...
- Germaine, tek kelime daha edresen seni bu işte yalnız bırakırım, kızın da kimi isterse onunla evlenir.
One more word and you'll spend 30 days in the hole! - $ 20!
- Bu onlar için değil, aslında... 30 dolar!
One more word of you and you'll regret it.
Tek kelime daha edersen, yumruğu yiyeceksin!
One more word and I'll have you put in an asylum.
Sana bir şey daha söyleyeyim, Seni tımarhaneye attıracağım.
One more word out of you, Arthur...
Kes artık sesini, Arthur...
One more word and I'll charge you with defamation of the State!
Bir kelime daha edin sizi Devleti lekelemekle suçlarım!
One more word in that damn language and shoot both of you.
O dilde bir kelime daha ederseniz ikinizi de öldürürüm. Duydunuz mu?
One more word, Metz, and I'll have you shot!
Bir laf daha edersen Metz, seni vurdururum!
One more word and you're chopped off at the ankles.
Bir kelime daha ederseniz, sizi askıya alırım.
One more word, Mr. Moore, and I'll charge you for contempt in court.
Son bir şey daha Bay Moore, sizi mahkemeye saygısızlıktan dava edeceğim.
- Listen. One more word out of you and I'm going to book you.
Ağzınızdan tek bir kelime daha çıkarsa, size karşı suçlamada bulunacağım.
Johnny, one more word out of your mouth, my uncle hears one word about this- -
Johnny, amcam bu konuda tek kelime duyarsa...
One more word out of you, Anderson... and I'll lock your head in your attaché case.
Ve, Anderson... senin kafanı evrak çantana kilitleyeceğim.
He doesn't want to hear one more word from you.
Lenny, adam orospu çocuğunun teki, senden bir kelime daha duymak istemiyor.
One more word and ask to be arrested.
Bir kelime daha edersen, tutuklanacaksın.
One more word and I'll clobber you.
Bir kelime daha söylersen, dayağı yersin.
One more word, and the next plate will crash into your head.
Bir kelime daha et, tabağı kafana yiyeceksin.
Just one more word now, just one more word!
Bir kelime daha. Bir kelime daha etme!
One more word and I'll knock you down!
Bir kelime daha edersen seni mahvederim!
"A little too much goose liver." Not one word more, and not one less.
"Biraz fazla kaz ciğeri." Ne eksik ne fazla.
But I want your word of honor that you won't play even one more hand.
Ama şeref sözü vereceksin. Tek bir el dahi oynamak yok.
One more bad word about my boss, and I'll give you what for!
Patronum hakkında tek bir kötü söz daha ederseniz gösteririm size!
One word more.
Son bir şey söyleyeceğim.
One more reproving word, I shall consult our lawyer about a divorce.
Sitem edici bir söz daha edersen, boşanmak için avukatımıza danışacağım.
All I want is one word from you, Colonel, there won't be no more of what happened on my first raid.
Herşey için senden bir söz istiyorum, Albay benim ilk baskınımda olanlar, orada artık olmayacak.
If there is one more plague on Egypt, it is by your word that God will bring it.
Mısır üzerine bir musibet daha gelirse, Tanrı bunu senin sözlerin üzerine gerçekleştirecektir.
So no one here knows the meaning of the word conscience any more
Bu da şu an itibariyle artık kimsenin "Vicdan" sözcüğünün anlamını bilmediği anlamına gelir.
My mind hath been as big as one of yours... my heart is great, my reason haply more... to bandy word for word and frown for frown... but now I see our lances are but straws.
Benim hayalim de sizinki kadar genişti, Yüreğim azmandı, aklım sınır tanımazdı, Lafa laf, surata surattı ilkem. Ama şimdi görüyorum ki, Kargılarımız birer saman çöpü.
One word more and I'll strike you.
Bir kelime daha edersen, tokadı yersin.
One word more.
Bir kelime!
- But one word more...
- Bir sorum daha...
That isn't much of a lock and I have had several meetings here but I must warn you, Lieutenant, unless you find something more important than that, if one word of a murder investigation is leaked
Ama burası çok kilit altında değil. Her türlü toplantı olur bu odada. Ama sizi uyarıyorum.
He never asked more from you, when one word, one.. one God
O sizden fazla bir şey istemedi. ... tek bir şeyi kabul edin dedi, hepsi bu. Bir...
So that it can not pronounce one word any more.
Kırbaçla ki bir kelime daha edemesin.
one more time 797
one more 931
one more shot 23
one more day 57
one more hour 17
one more chance 34
one more minute 37
one more round 22
one more thing 865
one more drink 18
one more 931
one more shot 23
one more day 57
one more hour 17
one more chance 34
one more minute 37
one more round 22
one more thing 865
one more drink 18
one more to go 21
one more game 27
one more step 47
one more stop 17
one more week 20
one more question 124
one more try 17
one more big push 18
one more push 33
word 592
one more game 27
one more step 47
one more stop 17
one more week 20
one more question 124
one more try 17
one more big push 18
one more push 33
word 592
words 313
wordy 22
words to live by 22
word travels fast 36
word up 25
words like 23
word of honor 22
word to the wise 46
word of advice 82
word for word 69
wordy 22
words to live by 22
word travels fast 36
word up 25
words like 23
word of honor 22
word to the wise 46
word of advice 82
word for word 69