English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ T ] / Take care of this

Take care of this Çeviri Türkçe

2,895 parallel translation
Ugly fucks the only thing I want is to bury my mom. Get it? We're going to take care of this right now.
Çirkin yaratıklar tek istediğim şey annemi gömmek.
I could take care of this for you.
Senin için bunu halledebilirim.
I'll take care of this.
Ben bunun icabına bakarım.
- Let me take care of this, Zoe.
- İstersen bunu ben halledeyim, Zoe.
We trust you to take care of this.
Bu konuda sana güveniyoruz.
I'll take care of this.
Ben hallederim.
You take care of this, Hyungnim.
Bunu hallet, ağabey.
I want you guys to take care of this yourselves.
Bu sorunu kendi başınıza çözmenizi istiyorum.
I'm going to take care of this business.
Ben halledeceğim artık bu işi.
- Let me just take care of this.
Birak ben halledeyim.
Bro, you take care of this naked guy and I'll take care of this naked woman, ok?
Kardeşim sen bu çıplak herifle ilgilen. Ben çıplak karıyı alacağım, tamam mı?
Who's gonna take care of this?
Bunu ne yapacaksınız?
I'm going to go take care of this.
Gidip şununla ilgileneyim.
I don't want you to say anything to me... but I want you to take care of this.
Bana daha fazla bir şey söylemeni istemiyorum ama bunun icabına bakmanı istiyorum.
Let me take care of this.
Bırak ben halledeyim.
We're gonna take care of this right away.
Bunu halledecegiz.
I'll take care of this.
Ben bununla ilgilenirim.
I'll take care of this!
Bununla ben ilgileneceğim!
All right, I'm gonna take care of this.
- Ben bu işi halledeceğim.
Take care of this, Daye.
Öyle hallet, Daye.
I will take care of this matter.
Bu hususla ben alakadar olacağım.
Take care of this
Bana bırak
Yeah, I'll take care of this.
Tamam, ben çaresine bakarım.
Here, I'll take care of this.
Bunu ben hallederim.
I'M GOING TO TAKE CARE OF THIS.
Çaresine bakacağım.
Can you go take care of this son of a bitch?
Bu orospu çocuğunun işini sen bitiremez misin?
I guess I'm doomed to take care of this woman the rest of my life.
Sanırım bu kadına hayatımın geri kalanında bakmakla lanetlendim.
I know it's Christmas time but we must take care of this.
Noel zamanındayız biliyorum ama bu işin ucundan tutmalıyız.
Vazquez, I'll tell you what. We'll take care of this.
Bak ne diyeceğim, bunu biz hallederiz.
Take care of this one
Buna iyi bak.
I'll take care of this.
Onunla ben ilgilenirim.
How were we going to take care of this task?
Bu görevle nasıl başa çıkacaktık?
the person who donated this told us... a young man would appear who needed it. So take good care of it.
Bilgisayarı bize getirip bağışlayan kişi bir gün genç bir adamın ona ihtiyaç duyabileceğini o yüzden ona iyi bakmamızı söylemişti.
This has been doing this all week. Tell you what. You take care of that, I'll, uh, handle the situation inside.
Bak sana ne diyeceğim, sen bununla ilgilen, ben de içerdeki durumu halledeyim.
You take care of payroll, I got this.
Sen bu bordroyla ilgilen, bunu ben hallederim.
You give me the stats on this kid, I'll take care of you for free.
Siz bana bu çocuk hakkında bilgi verin ben de size bedavaya bakayım.
I told myself that I would take good care of this child.
Ben kendi kendime bu çocuğa çok iyi bakamalıyım dedim.
He'd just had this big fight with Kelly, and he wanted her best friend to take care of her.
... en yakın arkadaşının onunla ilgilenmesini istedi.
I'll take care of this, trust me.
Bunu halledeceğim, güven bana.
I still have to feed him and take care of him and truth be told, this horse isn't gonna make me a penny.
Hala onu beslemeliyim, ilgilenmeliyim, doğrusunu söylemek gerekirse bu at bana para kazandırmayacak.
I don't usually do this myself, but I had to take care of some things today.
Ancak bugün ilgilenmem gereken şeyler oldu.
You should take good care of this picture.
İyi bak.
Take care of your father's debt with this.
Git, bununla babanın borcunu öde.
And this should take care of any outstanding debt.
Ve bu ödenmemiş tüm borçlarımın karşılığı olur herhâlde.
But whether it does or doesn't won't matter much to you. Once we take care of a little bit of business... -... there won't be any of that for this one.
İşe yarayıp yaramadığı sizi pek ilgilendirmez çünkü biz işimizi hallettiğimizde bu kız bir şey hatırlamayacak.
When this big male decided to carry this little orphan and take care of him and give him food, it literally took our breath away.
Bu koca erkek küçük yetimi taşımaya karar verdiğinde ve ona göz kulak olup, yiyecek bulduğunda kelimenin tam anlamıyla nefesimiz kesildi.
Why didn't you take care of him this morning?
Neden bu sabah onun da icabına bakmadın?
I'll take better care of this one.
Bunu ben alsam iyi olur.
If that's what this is about, what do you say we come inside, we'll take care of whatever you need.
Eğer mesele buysa içeri girip ihtiyacın neyse karşılamamıza ne dersin?
I'll, uh, take care of all this.
- Ben burayı hallederim.
Please keep this with you and take care of her.
Şunu da alın. Ona iyi bakın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]