The storm Çeviri Türkçe
5,734 parallel translation
Until the storm passes and... Then I'll go.
Fırtına geçene kadar, sonra gideceğim.
The storm's tripping the system.
Fırtına sistemi bozuyor.
We've been sent back in time to the exact moment of the storm, to be in exactly the right place when it hits, because that's the only time the bank is vulnerable!
Fırtına vurduğunda gereken yerde olmamız için tam fırtınanın çıktığı ana, geçmişe gönderildik çünkü bu bankanın savunmasız olduğu tek an!
The storm's getting worse.
Fırtına kötüleşiyor.
I waited out the storm in the terraforming lab.
Fırtına esnasında Terraformasyon laboratuvarındaydım.
All I know is I saw a boot print after the storm where there wasn't one before!
Tek bildiğim fırtınadan önce orada olmayan bir bot izi gördüğüm!
The storm arrives...
Fırtına geliyor...
Her body was placed in the storm drain just two blocks from your hotel, where we also found her parked car.
Ceset otelinize birkaç blok uzakta bir yerden kanalizasyona atılmıştı. Arabası da aynı yere park edilmişti.
You're going into the storm?
Fırıtnaya gidiyordunuz?
Going into the storm?
Fırtınaya doğru gitmek mi?
Ok, so it's calm in the eye of the storm, but where is the eye of this storm?
Tamam, fırtınanın merkezi sakin olur ama bu fırtınanın merkezi neresi?
If we don't get out of here by sundown, the storm will cut us off... and by my calculations, we really will freeze to death out here.
Günbatımına kadar buradan gitmezsek fırtına bizi silecek... Ve tahminim şu ki, gerçekten burada donarak öleceğiz.
He said that the storm is ending and that they are looking for supplies.
Fırtınanın durduğunu ve malzeme aramaya çıktıklarını söyledi.
I swear, I can see something through the storm out there.
Yemin ederim, fırtınanın içinde bir şey gördüm. Orada.
Through some swirls of the storm, I thought I saw...
Girdap yüzünden olmalı, sanki birşey gördüm...
It must have been washed away in the storm.
Fırtınada üstü örtülmüş olmalı.
They must have shuttling people across, and abandoned it when the storm got bad.
Onlarla insanlar arasında köprü olmuş ama fırtına sertleşince terketmişler.
Drop the anchor and wait out the storm!
Çapayı at ve fırtınanın dinmesini bekle!
Put up the storm jib and haul in the main sheet!
Fırtına yelkenini yukarı çek ve ıskotaya bağla!
There's a guy over there in the storm drain.
Drenajda bir adam var.
- So you dressed him in his regular clothes and took him to the storm drain.
Siz de normal kıyafetlerini giydirip onu rögara götürdünüz.
The storm is pushing north from the gulf.
Fırtına körfezden kuzeye ilerliyor.
Be sure to get back before the storm hits.
Fırtına burayı vurmadan geri dönmeye bakın.
The storm's gonna come any second! Come on!
Fırtına birazdan burayı vurur!
- It's the eye of the storm.
- Fırtınanın gözü.
Something is affecting the storm.
Fırtına bir şey etkiliyor.
Gill was struck by lightning while holding the device that created the storm.
Fırtına yaratan cihazı tutarken Gill'e yıldırım çarpmıştı.
We have to get up and prepare for the storm.
Taarruza hazırlıklı olmalıyız.
This is footage from the stockyards the day of the storm.
Bu fırtına günü ağılda çekilen bir görüntü.
Workers unloaded fresh bags of grain in the morning, Yet, somehow, after the storm, They found the gun in one of those bags.
Çalışanlar sabahleyin yeni gelen tahıl çuvallarını boşaltmışlar ama fırtınadan sonra bir şekilde o çuvalların birinden silah çıkmış.
The storm clouds are moving in.
Fırtına yaklaşıyor.
This is the calm before the storm, Ms. Shaw.
Bu fırtına öncesindeki sessizlik Bayan Shaw. Asıl soru şu.
They rode right out of the storm and grabbed me.
Fırtınada geldiler ve beni götürdüler.
I haven't been right since the night of the storm.
O fırtınalı geceden beri hiç düzelemedim.
Someone came in the stockyards during the radiation storm, all right, planted this gun and... and set me up!
Radyasyon fırtınası sırasında biri ağıla girip bu silahı oraya koydu ve beni tuzağa düşürdü!
Once, I was trapped at the base of a 12-foot storm wave.
Bir keresinde, 3.5 metrelik kuvvetli bir dalganın içinde kapana kısılmıştım.
The second circle was for those guilty of lust, who'd be blown around in a violent storm.
İkinci halka şehvet suçluları içindir, şiddetli bir fırtınayla savrulurlar.
- Until the sand storm.
- Kum fırtınasına kadar.
Headed back to the hotel for her car, got caught in a rain storm, slipped, hit her head, and ended up being swept into the drainage system, where her body was battered to death.
Ve sağa sola çarparak ölümcül darbeler alacağı kanalizasyona düştü.
Even if they had enough men to storm the castle, I'd freeze them before they reached the gate.
Kaleye saldırmaya yetecek kadar çok adamları olsa bile onlar daha kaleye ulaşamadan hepsini dondururum.
And I was kicking up a desert storm to keep the bearded one behind me.
Sakallıyı arkamda tutmak için çöl fırtınası gibi gidiyordum.
There's no way in hell that we're the perfect storm of sexual desires.
Bizim hiçbir şekilde cinsel uyumumuzun Bu kadar mükemmel olmasının imkanı yok.
Okay, so the producer told us he threw these down another storm drain.
Yapımcı bize bütün bunları başka bir rögara attığını söyledi.
This is the badassest storm this weatherman has ever seen.
Bu meslek hayatım boyunca gördüğüm en kötü fırtına.
You can storm out, make a big show out of what a "good" friend you are, or you could be the guy who does his job.
Buradan çıkabilirsin, ne kadar iyi bir arkadaş olduğunu herkese gösterirsin, ya da işini yapan adam olursun.
The roof flew off once in a storm...
Bir fırtına çıkmış, kubbesi uçmuş.
Then the first 12,000 soldiers will storm the Danish position -... - or what remains of them. ..
İlk on iki bin asker Danimarka mevzilerini ateşe tutacak ya da onlardan geriye ne kalırsa artık.
And then they will storm the redoubts, when it is light.
Sabah da tahkimatlara saldıracaklar.
- Does this include the radiation storm?
- Bu radyasyon fırtınası olan mı?
The radiation storm is in the drive i already gave you.
Radyasyon fırtınası sana verdiğim diğer diskteydi. Sadece klasörü sağ köşeye...
Why storm the residence?
Konuta neden zorla girelim ki?
storm 84
stormy 34
storms 20
stormfly 84
stormtrooper 16
storm's coming 21
the simpsons 168
the sun 236
the sun is shining 35
the show must go on 78
stormy 34
storms 20
stormfly 84
stormtrooper 16
storm's coming 21
the simpsons 168
the sun 236
the sun is shining 35
the show must go on 78
the same goes for you 21
the sky's the limit 40
the s 152
the spectator 98
the same to you 32
the sound 24
the sun is out 17
the same as you 50
the same thing happened to me 16
the same one 32
the sky's the limit 40
the s 152
the spectator 98
the same to you 32
the sound 24
the sun is out 17
the same as you 50
the same thing happened to me 16
the same one 32
the sex 65
the song 78
the stairs 24
the same 389
the sword 66
the star 53
the singer 51
the show's about to start 17
the shoes 52
the same way 23
the song 78
the stairs 24
the same 389
the sword 66
the star 53
the singer 51
the show's about to start 17
the shoes 52
the same way 23