English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ Y ] / You fellas

You fellas Çeviri Türkçe

1,723 parallel translation
You fellas had a nice little bout with hypothermia.
Sen ve arkadaşın iyisiniz Küçük bir hipotermi krizi geçirdiniz.
I love you fellas! Bye-bye!
Sizi seviyorum çocuklar!
You fellas can go.
Siz gidebilirsiniz.
Thank God you fellas are here.
Tanrıya şükür, buradasınız.
I can't tell you how much I thank you fellas of the law.
Siz kanun adamlarına ne kadar minnettar olduğumu anlatamam!
Didn't quite work out for you fellas, did it?
Dostlar, tam yolunda gitmedi, değil mi?
You fellas like chocolate?
Çikolata sever misiniz?
Boy, am I glad to see you fellas. Gould, I've been hit.
Sizi gördüğüme sevindim, arkadaşlar.
Sorry, Galacticon. You know how Don is about rules. - You fellas have a good time tonight, okay?
Katettiğiniz teknolojik ilerleme hakkında çok duyumlar aldım.
You fellas got a directory, some kind of book with all the member names in it?
Sizin bir rehberiniz, tüm üyelerin isimlerinin yazdığı kitap gibi bir şeyiniz yok mudur?
You know, I might like to spend some time with you fellas.
Sizinle biraz vakit geçirmek isteyebilirim.
So where are you fellas coming from? The circus?
Nereden geliyorsunuz, sirkten mi?
Well, when I told you fellas I was giving up the tit trade,
Size meme ticaretinde çekildiğimi söylediğimde
You fellas know why I'm in Oz?
Neden Oz'a geldiğimi biliyor musunuz?
You fellas are new here in Oz, right?
Siz dostlar Oz'da yenisiniz, değil mi?
So see you fellas tonight, what, around 7 : 30?
Akşam yedi buçuk gibi görüşüyoruz, değil mi?
- You fellas get some rest.
- Gidip biraz dinlenin.
Hey, fellas! I'm glad you called me!
Selam arkadaşlar, beni çağırdığınız için sevindim.
Yeah, uh... fellas, you really don't wanna go here. It's not exactly a walk in the park.
Evet, uh... millet, gerçekten oraya gitmek istemezsiniz.
Bad news, fellas, you were telling the truth.
Kötü haber, çocuklar! Sen gerçekleri anlatıyordun! .
I'm trying to talk to you. Okay, fellas. Come back here.
Millet, geri gelin lütfen.
Helping along. - Fellas, thank you.
- Teşekkürler.
- Fellas, what are you guys talking about?
- Hey, ne hakkında konuşuyorsunuz?
You think I'd threaten those tax fellas? That's bullshit. I was with me accountant.
Onlara hizmet ettiğimi mi sanıyorsun?
Fellas? You think it's fucking funny?
Sence bu komik mi?
You know these fellas personally?
Onları şahsen tanır mıydınız?
- Hey, fellas, how you doing?
- Merhaba beyler?
Here you go, fellas.
İşte burada, beyler.
Alright. Come on fellas, I know you left it.
Pekâlâ çocuklar, buralarda bir yerde olduğunu biliyorum.
You fellas hear that?
Hey, beyler duydunuz mu?
Step away from there, would you please, fellas? Don't disturb the scene.
Oradan uzaklaşın lütfen, olay yerini bozmayın.
Hey, fellas, you're never going to guess what I found under the seat.
Çocuklar, koltuğun altında ne bulduğuma inanmayacaksınız.
Let's go make these fellas some sandwiches, and maybe I'll find a banana for you.
Beylere sandviç yapalım. Belki sana da bir muz buluruz.
Fellas, do you mind?
Çocuklar, sakıncası var mı?
Here you go, fellas.
İşte, çocuklar.
Well, tears and hugs there, Katie, but unless you wanna come inside and give the fellas a lap dance, I gotta say sayonara, cos I got 20 guys in here and it's about to get nutty.
Senin için üzüldüm, Katie, ama içeridekilere kucak dansı yapmayı düşünmüyorsan, üzgünüm ama sana "sayanora" demeliyim, çünkü içeride yirmi kişi var ve parti daha yeni başlıyor.
- Here you go, fellas.
- İşte, çocuklar.
Fellas, you wanna do me a favour?
Arkadaşlar, bana bir iyilik yapar mısınız?
Well, we're glad you see it our way, fellas.
Bizim bakış açımızdan bakmanız güzel.
Oh, you mean the fellas.
Elemanları diyorsunuz.
Do you think the fellas down at the club... would let their wives dine with a governess?
Sence kulüpteki adamlar eşlerine Bir mürebbiyeyle yemek yedirir mi?
Fellas, I can't tell you how happy we are to welcome all of this new blood.
Aramızda yeni üyeler görmekten ne kadar mutlu olduğumuzu anlatamam.
You landed me in it with the black fellas.
Beni zenci tiplerle karşı karşıya getirdin.
– See you, fellas.
- Görüşürüz çocuklar.
- Give us a minute, will you, fellas?
- Bize bir dakika verir misiniz?
All right, fellas, how you doin'?
Pekala, arkadaşlar, nasılsınız?
Can you give us a minute, fellas?
Bize bir dakika izin verir misiniz çocuklar?
How you doing, fellas?
Nasılsınız çocuklar?
Okay, fellas, this is where you get off.
Tamamdır çocuklar, ineceğiniz yer burası.
Say, aren't you one of the fellas that bought the Marsten place?
Siz, Marsten'ların evini satın alan adamlardan biri değil misiniz?
Thank you, fellas, thank you. Uh-oh.
Sağ olun çocuklar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]