English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Rusça → Türkçe / [ Т ] / Ты слаб

Ты слаб Çeviri Türkçe

200 parallel translation
Ты слаб, как котенок.
Kedi yavrusu kadar güçsüzsün.
Это ты слаб.
Zayıf olan esas sizsiniz!
" Ты слаб.
" Sen, zayıf bir insansın!
Когда ты слаб, становишься на них похож.
Bir dakikalık zayıflık seni onlardan yapıyor, rahatlıyorlar, sonra kontrolü sen alıyorsun.
... что ты слаб,..
Sen zayıfsın.
Поверь мне - здесь нельзя, чтобы думали, что ты слаб.
Güven bana. Buralarda kimsenin yumuşak biri olduğunu düşünmesini istemezsin.
Когда ты слаб и в тупике... нужно молчать и дать другому говорить за тебя.
Kafan karıştığında ve kendini zayıf hissettiğinde... sessizliğini korumalı, konuşmayı diğerinin yapmasına izin vermelisin.
Если ты слаб, ты труп.
Güçsüzsen ölürsün.
Ты слаб почти при смерти.
Zayıfsın neredeyse bayılacaksın.
Ты слаб.
Zayıfsın...
Теперь ты никто, ты слаб и к тому же предатель.
Şimdi zayıf, sefil bir hainden başka bir şey değilsin.
Ударить тебя туда, где ты слаб.
Zayıf olduğu yerden vur.
- Это ты женщина, и это ты слаб.
- Kadınsın ve zayıfsın.
Что ты слаб.
Zayıf olduğun.
Но моя боль будет утолена более сладким бальзамом, знанием того, что ты слаб.
Fakat acım daha tatlı bir merhemle dinecek senin zayıf olduğunu bilmem bana yeter.
Я в тебе разочарован, ты слаб и жалок, и я тебя больше не люблю.
Beni hayal kırıklığına uğrattın, sen zavallısın ve zayıfsın, artık seni sevmiyorum. Defol!
Не потому, что ты слаб или.. или потому, что он победил, а потому, что ты любишь своего ребенка.
Zayıf olduğun için değil ya da o kazandığı için değil, çocuğunu sevdiğin için.
- Ты слаб.
- Kendini yorma.
Ты слаб и легко поддаешься влиянию.
Zayıf karakterlisin ve kolayca yönlendirilebiliyorsun.
≈ сли они увид € т, что ты колеблешьс €, они решат, что ты слаб.
Tereddüt ettiğini görürlerse, zayıf olduğunu düşünürler.
Да, ты слаб.
Öylesin.
Когда ты слаб
* Güçlü olmadığın zamanlarda *
Я знаю, что ты слаб.
Zayıf olduğunu biliyorum.
Ты ещё слаб.
Henüz iyileşmedin.
Ты слишком, мал и слаб, как девчонка.
Çok küçük ve zayıfsın, tıpkı kız gibi.
В желаньях ты смел, а как дошло до дела, - слаб.
Arzularınla eylemlerini denkleştirmeye korkuyor musun?
Ты очень слаб.
Çok hastasın.
Ты слишком слаб, чтобы сопротивляться искушению.
Baştan çıkarılmana engel olmak için fazlasıyla güçsüzsün.
Ты был лошадкой хоть куда и мне нравилось скакать на тебе. Но теперь он слаб и полон дыр.
İyi bir araçtın bana seni sürmek güzeldi şimdiyse zayıf ve deliklerle dolu.
Они всегда приходят, когда ты очень слаб или когда тебе нужна их помощь.
Sanki hep en güçsüz olduğunuz, yardımlarına en çok ihtiyaç duyduğunuz anda gelirler.
Нет, нет. Ты очень слаб.
Bırak beni.
Ты не хочешь оставить Матильду не потому, что ты ей верен, а потому, что слаб.
Bu nostalji. Eğer Matilda'yı bırakmak istemiyorsan bu sadık olduğundan değil, zayıf olduğundan.
Я не понимаю, как он наградил тебя, когда они принесли тебя сюда, ты был очень слаб.
Ne ödülü? Seni buraya getirdiklerinde nerdeyse kendinde değildin.
Ты слишком слаб, чтобы тронуть меня.
Beni yenmek için çok güçsüzsün.
Ты слишком слаб для настоящей машины, поэтому ты халтуришь со своей маленькой винтажной машиной средний крутости.
Gerçek bir araba kullanamayacak kadar zayıfsın ve orta sınıf bir antika ile idare ediyorsun.
Это потому, что ты по-прежнему слаб, малыш Сазке!
İşte bu yüzden daima zayıfsın, Sasuke-chan!
Ты отстаёшь от графика, отснятый материал слаб, предполагалось, что пересъёмки займут 3 дня, а теперь похоже, что будет 5.
Geridesin. Günlük çekimlerin zayıf. Üç gün sürmesi gereken çekimler beş güne uzayacağa benziyor.
Ты - слаб.
Zayıfsın.
Наша сила в нашем единстве. И это означает, что без нас ты тоже слаб.
Gücümüz beraberliğimizden gelir, bu da demek oluyor ki biz olmadan güçlü olamazsın.
Знаешь что, я знаю, в чём твоя проблема, Берроуз, ты слаб, найди себе другого партнёра, потому что я ухожу.
Aslında, Burrows. Senin sorununu biliyorum. Senin kalbin zayıf.
Ты еще слаб пока.
Yeterince güçlü değilsin. Henüz.
Ты слишком слаб для этого.
Bunun için çok güçsüzsün.
Подожди, ты слишком слаб!
Bekle, çok güçsüzsün!
Я не могу дать наркоз. Ты слишком слаб.
Çok hasta olduğun için seni uyutamam.
Ты слишком слаб, чтобы остановить меня.
Beni durdurmak için çok zayıfsın.
А когда я увидела тебя с этими землянами, я поняла, что ты еще слишком слаб, чтоб исполнить предназначение.
Seni bu insanlarla gördükten sonra anlıyorum ki kaderini gerçekleştirmek için çok zayıfsın.
Ты просто слишком слаб для того, чтобы противостоять им.
Onlara karşı koymaya korkuyorsun
Ты не сможешь никому помочь, если будешь слишком слаб, чтобы пройти тест.
Testi geçemeyecek kadar güçsüz durumda olursan kimseye yardım edemezsin.
Продолжай тренироваться, ты очень слаб!
Pratik yapmaya devam. Çok zayıfsın!
Ты ещё очень слаб.
Hala çok yorgunsun.
Потому что ты слишком слаб, чтобы охотиться на неё, Дин.
Çünkü onun peşinden gidecek güç sende yok, Dean.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]