English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Rusça → Türkçe / [ Я ] / Я переживаю за тебя

Я переживаю за тебя Çeviri Türkçe

138 parallel translation
Думаешь, что я переживаю за тебя.
Seni yalnız gitmenden korkarım sanıyorsun. Durma, uğurlar olsun.
Я переживаю за тебя.
Senin için korkuyorum.
Ему нужно внимание. - Я переживаю за тебя и за Лизу. - Я тоже.
- Lisa ile konuştum ve onunla biraz ilgilenmelisin bence - bencede anne. bence biraz birlikte olmalılar
Я переживаю за тебя, малыш.
Seni seviyorum, tatlım. - Benim küçük bebeğimsin sen.
Я переживаю за тебя.
Senin için endişeleniyorum.
Я переживаю за тебя, юноша.
Senin için endişeleniyorum, delikanlı.
Я переживаю за тебя, потому что я пошел спать.
- Senin için üzülüyorum, yatacağım.
Я переживаю за тебя, Винни, как бы ты себя ни называла!
Seni merak ediyorum, Vinnie.
Я переживаю за тебя.
- Hem ciddi hem de profesyonelimdir. - Harika.
- Я переживаю за тебя дружище.
- Senin için üzüldüm.
И раз ты - мой брат, я переживаю за тебя.
Kardeşim olduğun için, senin adına endişeleniyorum.
Я переживаю за тебя.
Tabii ki seni umursayacağım.
Я переживаю за тебя... У вас не будет неприятностей мь же не знакомь Тогда попробуйте на мне :
Hadi onu benim üzerimde dene
Я переживаю за тебя, Барни.
Sana değer veriyorum, Barney.
И я переживаю за тебя.
Hayatın için endişeleniyorum.
Я переживаю за тебя.
Seni merak ediyorum.
Да, мы согласились, что немного секретов между нами не повредит, но я переживаю за тебя.
Biliyorum biraz gizemin iyi olacağı konusunda anlaşmıştık ama senin için çok endişelendim.
Я переживаю за тебя, папа.
Senin için üzülüyorum baba.
Потому что ты - моя мама, и я люблю тебя, и я переживаю за тебя.
Çünkü sen benim annemsin, seni seviyorum, ve senin için endişeleniyorum.
Я переживаю за тебя, чувак.
Senin için edişeleniyorum dostum.
Я переживаю за тебя.
Özür dilerim. Sadece seni merak ettim.
Я просто за тебя переживаю.
Sadece seni korumaya çalışıyorum.
Я так за тебя переживаю.
Çok sinirliyim sana.
Ричард, я несколько переживаю за тебя по поводу перекрестного допроса этого свидетеля.
Richard, bu tanığı sorguya çekme konusunda sinirliyim. Neden herkes benden şüpheleniyor?
Я за тебя переживаю.
Seni merak ettim.
Келсо, я хочу, чтобы ты знал, я за тебя переживаю и мне очень жаль что ты больше не мужик!
Kelso, bilmeni isterim ki senin için üzüldüm ve özür dilerim ama adam değilsin!
Я переживаю за тебя.
Sadece senin için üzülüyorum.
Слушай, я твой друг и переживаю за тебя.
Bak, ben sadece senin arkadaşınım ve senin için endişeleniyorum.
Да я волнуюсь за тебя. Переживаю!
- Çünkü senin için endişeleniyorum.
Ну, за неё я переживаю меньше, чем за тебя.
Onunla başa çıkacağına dair endişem, sana duyduğum endişeden daha az.
Я смотрю, как круто ты изменила свою жизнь и... я очень за тебя переживаю.
Biliyorsun, hayatını nasıl toparladığının farkındayım ve ben... Gerçekten - buna saygı duyuyorum.
Я всегда за тебя переживаю.
Her zaman ilgilenirim.
Я не осуждаю тебя, Джулия. Я просто переживаю за Конора.
Seni yargılamıyorum, Julia. sadece Conor'ın bu durumuna üzülüyorum.
Хотя я переживаю и за тебя, и за меня, за нашу свадьбу, которая была сорвана.
Ama asıl endişelendiğim ikimizin özel günü ve törene geri dönmemiz.
- Картман, я очень переживаю за тебя.
Cartman sana gerçekten üzülüyorum. Gerçekten.
Да, это все отлично, но я за тебя сейчас переживаю.
Evet, bunların hepsi program için çok iyi şeyler ama ben şu anda senin için endişeleniyorum.
Я за тебя переживаю, Кейден.
Kalbim senin için yanıp tutuşuyor.
Я за тебя переживаю.
Senin için endişeleniyorum.
- Я немного переживаю за тебя... В этих интернатах полно мальчиков-геев.
Orası gay adamalarla dolu.
За неё я переживаю меньше, чем за тебя в этом блядском доме.
Sen o lanet evdeyken, senin için endişelendiğimin yarısı kadar düşünmüyorum onu.
Прошу тебя, я так переживаю за твою маму,
Onun yerine sana mı inanacağım? Lütfen.
- Я ту сижу и переживаю за тебя. - Переживает.
Tek yaptığım burada oturup seni merak etmek
Хаус, я за тебя переживаю.
House, senin için endişeleniyorum.
Я просто переживаю за тебя, вот и всё.
Sadece seninle ilgileniyorum, o kadar.
Я тоже переживаю за тебя.
- Ben de senin için endişelendim.
О, дорогая, я так переживаю за тебя.
Tatlım, senin için çok endişelendim.
Мы вместе были в отеле. И хотя я обычно не переживаю за других, тебя отвёз в больницу и даже предлагал подбросить домой.
Seni bir otele götürmüştüm ve başkalarını pek umursamayan biri olsam da seni hastaneye götürmüştüm.
Я знаю тебя довольно долго и переживаю за тебя.
Seni uzun zamandır tanıyorum. Senin için çok endişelendim.
Я же за тебя не переживаю.
Ben senin için endişelenmeyeceğim.
Я из-за тебя переживаю.
Benim endişelendiğim kişi sensin.
Я всегда переживаю за тебя.
Ben hep senin için endişeleniyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]