Aman ya Çeviri İngilizce
752 parallel translation
Aman ya...
Crooked fan...
Aman ya Rabbi, ne diyorum ben?
Land's sake, what am I saying?
Aman yarabbi, bunu bulaşık makinesine atmıyorsunuz ya?
Oh, my God, you're not putting that in dishwater?
Aman ya. İşsizlik parası alacaktım.
Oh, man.
Aman ya rabbi.
- Good Lord.
- O tren var ya, aman yarabbi...
- That train ride, Jesus Christ...
Aman ya! Özür dilerim.
I'm sorry.
Aman Ya rabbi.
Oh, Christ.
- Aman ya, siz beni öldüreceksiniz.
Everybody.
Aman ya. Bu aralar kimle çıkıyorsun Sam?
Who are you going with now?
Aman ya.
Oh, hell.
Aman ya, vur gitsin!
For chrissake, just shoot him.
Aman ya!
Oh, Lord.
Aman ya, ejder radarını bozdum diye..... niçin yemekleri ben yapmak zorundayım sanki?
For crying out loud, why should I have to fix the meals, just because I broke the Dragon Radar?
Aman ya!
Man! Cool it.
Aman ya, ben hiç gerçek altın bulamıyorum.
Darn it, I haven't found any real gold.
Aman ya, yine geç kalacağım.
Oh, man, I'm going to be late again.
Aman ya.
- Shit. - Ow.
Aman ya, bir bu eksikti!
Yes. Mister, do you know driving? Do you know him?
Aman ya, şarjı bitik dandik telefonum da yanımda yok.
Don't panic. Call the police! The phone is inside the pocket!
Aman ya Shiloh.
Oh, boy, Shiloh.
Aman burnunu dinamit dolu bir fıçıya sokma da!
Just don't stick your nose into a keg of dynamite.
Aman Tanrım, bu bölgede değil ya?
If, Sir, all along this coast.
Aman, ya.
Oh, my.
Aman aman, ya canı yanarsa...
Oh, dear, it would be awful if he should get hurt and...
Aman be! Yemedik ya oğlunu!
I'm not gonna eat your son!
Aman ölmedin ya! Belki de onları götürdüğü için Ormancıya teşekkür etmelisin.
You should thank the Forest guy for a narrow escape!
Aman, ya!
Gosh!
Aman ya Rabbi, amma gevezesiniz!
From Number 17 again
- Bunu ya-pa-mazsın! - Aman Tanrım!
You cannot do that!
Aman Tanrım! Bütün bunları yemeyeceksiniz ya?
- You're not going to eat all that?
Plaza'ya varmışlar. Aman tanrım!
They've reached the Plaza.
Ya, aman, bildiğiniz kurşun izleri işte.
Oh, hell, ain't no different than any other man's bullet holes.
köşkte yatıya kalanların ruhlarını yermiş! Aman birader! ordan geçme sakın!
The only resting place is a ruined temple but it's haunted
Aman abi ya!
Ooh, man!
Tanrıya olan aşkım için aman aman ödüllendirilmedim ve Seamus bana, yararlı olduğum sürece bunun bir dezavantaj olmadığını söyledi.
I never had a great gift for loving God, and Seamus told me that that was not a drawback as long as I could make myself useful.
Aman, şu saça bak. Ya da kürke.
Ooh my, look at all that hair, or, uh, fur, if you would.
Amanın, çıktı ya bu.
- Whoops. Came off. - Now hold on here...!
Aman Tanrım, tabi ya.
Oh, my God, that's right.
- Aman ya!
- Answer me.
- Aman allahım!
- Got ya!
Aman Tanrım, bu ya İngiliz ya Bahamalı ya da ona benzer bir şey olmalı.
Oh, my God, this guy's British or Bahamian or something.
Aman Tanrım! Ya burada kalırsın, ya da seni çivilerim.
Stay put or I'll staple your ass to the ground.
Aman Tanrım. Bir şeyi yok ya?
Oh, my God, is, is he all right?
Tam da üçüncü kenti yapmıştım, zarı almak için karşıya eğilirken bir şey bana çarptı ve bir baktım, aman Allah'ım soyulmuşum.
I had just made my third straight cross, I was picking up the dice, something brushed against me, and my God, I've been wigged!
- Görüşürüz millet. , Aman Tanrım.
- See ya around, fellas.
Havamız bittiğinde ve ıslık çalamadığımızda ya da öldüğümüzde buna pişman olabilirim fakat aman be ne olacak.
You know, I may regret this when our air runs out and we can't whistle or stay alive, but, oh, what the hey.
Aman of, görmedim dedim ya.
I told you I didn't.
Aman Tanrım, tabii ya.
My God, of course.
Bu yüzden insanlar her gün yeni bir hayat yaşamak zorunda ve gerçek ise kişiden kişiye değişiyor. Peki ya bu yalan söyleme işi politikacıların eline düşerse? Aman tanrım...
So every day these people have to make up life, and truth becomes highly individual.
Aman Tanrım, aman Tanrım hep Avrupa'ya gitmek istemişimdir!
Oh, my God. Oh, my God. I always wanted to drive to Europe.