Carl Çeviri İngilizce
9,336 parallel translation
- Carl...!
Carl...!
Teşekkür ederim, Carl.
Thank you, Carl.
Carl.
Hey, Carl.
- Bunları kısa zamanda sana veririm, Carl.
I'll get these back to you as soon as I can, Carl.
- Carl.
- Carl.
Carl, ön tarafa git ve benle Dewey'e iki kadeh içki hazırla.
Carl, go out front and pour me and Dewey a couple glasses, would you?
13 yaşına kadar onunla tanışmamış olsam bile Carl'ı öz babamdan daha yakın görüyordum.
I definitely consider Carl to be more of a dad than my real dad.
Selam Carl, benim.
Hey Carl, it's me.
Carl biliyor mu?
Does Carl know?
Selam Carl, benim...
Hey Carl, it's me...
Bekle Carl, artık daha iyiyim.
Wait Carl, I'm better now.
Carl, kesinlikle anlıyorum ve sana hizmet etmekten onur duyuyorum.
Listen, Carl, I totally get it, and I'm honored to continue to serve you.
Ben Carl Stromway.
Carl stromway here.
Özel Carl Stromway dambılları.
It's the premium Carl stromway dumbbell.
- Beni çok iyi tanıyorsun, ben Carl Stromway.
You know damn well I'm Carl stromway.
Ben siktiğimin Carl Stromway'im.
I'm Carl motherfucking stromway.
Carl.
Ron.
Donna, Andy.
Carl.
- Astsubay çavuş, Carl Rasmussen.
Sergeant Carl Rasmussen.
Neyi doğru bulmuyorum, biliyor musun, Carl? Almanlar için mutfaktan yemek çalmanı!
Do you know, I don't think there was an order, to steal food for the Germans from the kitchen.
Yok, ama sen öğreteceksin, Carl.
No, but you must teach them that, Carl.
Carl!
Carl!
Seni anlıyorum, Carl.
I understand, Carl.
Onlar Alman, Carl.
The Germans, Carl.
- Güle güle, Carl.
Thank you for today, Carl.
Hepsi bu kadardı, Carl.
That would be all, Carl.
Sasha'yla Carl'ı uzaklaştır, bunu görmesinler.
Get Sasha and Carl away. They don't need to see this.
Sağ ol Carl.
Thanks, Carl.
Baba, baksana.
Carl : a, look.
Carl'la Judith orada daha güvende olur.
Carl an Juith are safer in there.
- Carl'la Judith buradan geçti mi?
i Carl an Juith walk by?
Carl şimdi bize gelse olur mu?
Woul it be okay if Carl came over now?
Çocuklar, bu Carl.
Guys, this is Carl.
Carl, bunlar da Mikey ve Enid.
Carl, this is Mikey an Eni.
Carl da böyle dedi.
Carl sai that.
Ben sana yardımcı olurum. İnsanlar, yeni polis memurlarının ya da Carl'ın babasının nerede olduğunu merak edebilir.
People might wonder where their new constable is or Carl's dad.
Hoş geldin Carl.
Hi, Carl.
Berabere kaldık bir kere be.
Carl : No, it was a tie, man.
Car'la o hâlâ burada olma sebeplerim.
She and Carl... they're why I'm still here.
Carl.
Enid : Carl.
Carl bir ara uğradı ama eve gönderdim.
Carl came by for a while. I sent him home.
Merhaba Carl.
Hey, Carl.
Carl açtı kapıyı.
Carl let me in.
- Carl'dan geliyor.
From Carl?
- Bardan Carl mı?
- Carl from the bar?
Franz, Carl'a doldurulmuş tilkiyle vurdu.
Franz beat Carl with that stuffed fox.
Carl ona uzatılan peyniri tatmadığı için yedi adet dikiş sahibi oldu.
Carl had to have seven stitches, because he refused to taste some cheese.
Duruma bakılırsa iki taraf da suçlu.
As I understand it, Franz and Carl were equally to blame.
Tanıştırayım, Carl.
Donna, Andy, this is Carl.
Baba.
Carl : a.
Carl sadece dört yaşında. Ben gitmeliyim.
Carl is four years old.