Işte orda Çeviri İngilizce
517 parallel translation
Al işte orda, toprağın altında.
There it is, in the ground.
Çöp tenekesinin içinde, işte orda buldum.
In the trash barrel, that's where!
İşte, işte orda.
There he is. Right there.
işte orda...
Over here...
işte orda!
There she is
Bana itaat etmeyenin sonu..., işte orda yatıyor
If you don't listen, you'll be like this.
Ah, işte orda.
Ah, there it is.
# Birde baktım ki işte orda, orda.
- I can't! - Go!
Eşeğin kıçında, işte orda!
Up the ass, that's where!
Conan, işte orda!
Conan, there he is!
Oh, işte orda.
Oh, he's out there.
işte orda
Over there
işte orda
This is it
İşte orda.
There it is.
İşte orda.
Here he is.
İşte orda.
Oh, there he is!
İşte orda.
There he be.
- İşte orda.
- There it is.
otobanın bitimindeki kasabayı geçip 20 km daha gittik mi, işte para orda.
The dough is in a place just off the highway about 12 miles past the town.
İşte orda. Oo, Papaz ve kızı... umarım buraya gelmiyorlardır.
Ooh, the Vicar and his sister - not coming here, I hope.
İşte orda!
There it is!
İşte orda, hergeleler!
There they are, the swine!
İşte orda!
There he is!
- İşte orda, arkadaşlar!
There he is, lads!
İşte orda.
There she is.
İşte, enkaz orda.
Oh, the wreck of the plane.
İşte orda.
So there.
- İşte orda hadi.
There! Come on! ( Buzzing )
İşte babamız orda.
That's Daddy over there.
Pellot! İşte orda!
Pellot, there it is.
İşte orda!
Old sir is here
Orda duruyorlar, bak işte!
They are all there, serve yourself
İşte orda!
There she is!
- İşte orda.
- She's there.
Eminim tam orada duran kamyonetimi de görmüyorsundur. Nah tam orda işte.
I'll bet you can't even see my truck neither, and that's... just over there.
- Orda işte.
- Look who's here.
Orda işte, gidiyor.
There he goes.
İşte orda, Frank Correll, New York Metrosu'nun Lord Byron'u.
Over here is Frank Correll, the Lord Byron of the New York City Subway System.
Orda işte!
Here!
- İşte orda!
There she is!
İşte orda.
Over there.
- İşte orda!
- There you are!
İşte orda yine.
There it is again.
Orda, burda, işte burdayım...
There, there, here I am...
İşte orda
Over there
- İşte orda.
- She's over there.
- İşte orda.
- Over there.
İşte orda, Tam tamına 5 bin!
Over there, a total of five thousand taels
Eğer orda değilse, mümkün olduğunca çabuk olacak bir randevu iste.
If he's not there, ask for an appointment as soon as possible.
İşte orda.
That's Ploog's.
İşte orda.
Here's the sprinkler.
işte ordalar 22
orda 90
orda mısın 51
orda dur 24
orda kal 30
orda olacağım 17
işte bu 2275
iste bu 21
işte burada 1824
iste burada 21
orda 90
orda mısın 51
orda dur 24
orda kal 30
orda olacağım 17
işte bu 2275
iste bu 21
işte burada 1824
iste burada 21
işte orada 1649
iste orada 22
işte böyle 2360
işte buradayım 238
işte bu kadar 490
işte burdayım 25
işte bu güzel 23
işte burası 350
işte buradasın 421
işte buyrun 44
iste orada 22
işte böyle 2360
işte buradayım 238
işte bu kadar 490
işte burdayım 25
işte bu güzel 23
işte burası 350
işte buradasın 421
işte buyrun 44
işte bu o 68
işte budur 84
işte bu yüzden 206
işte burdayız 23
işte bu yüzden buradayım 17
işte o kadar 74
işte buldum 50
işte buyur 31
işte burda 115
işte geliyor 764
işte budur 84
işte bu yüzden 206
işte burdayız 23
işte bu yüzden buradayım 17
işte o kadar 74
işte buldum 50
işte buyur 31
işte burda 115
işte geliyor 764
işte bu harika 123
işte öyle 69
işte bütün mesele bu 21
işte buradayız 137
işte o 399
işte al 159
işte geldi 393
işte öyle 69
işte bütün mesele bu 21
işte buradayız 137
işte o 399
işte al 159
işte geldi 393