Mükemmel biri Çeviri İngilizce
671 parallel translation
Ama o mükemmel biri.
But he's perfect.
Biliyorum, mükemmel biri değil.
I know he isn't perfect.
O mükemmel biri.
He's perfect.
O mükemmel biri, anne.
Mama, he's so wonderful.
Kardeşiniz mükemmel biri sayılmazdı... ama Curcio ailesi, şerefli bir ailedir.
Your brother was not much good... but the Curcio family is an honourable one.
Mükemmel biri, ama, şu an evlilik ruh halinde değilim.
She's wonderful, but, uh, I'm not in the marrying mood at the moment.
- Dr. Gruber, mükemmel biri.
- Dr Gruber, he's a lush.
Mükemmel biri.
She's perfect.
Herkesi mükemmel biri olduğuna inandır.
Go make everyone think you're so wonderful.
Mükemmel biri.
But it means he'll have to... go back to Korea. He's great.
- Kendisi mükemmel biri.
- Oh, he's the greatest.
Karının da mükemmel biri olduğunu söylüyor.
And he thinks your wife is wonderful.
Mükemmel biri.
He's a wonderful man.
Tüm dünyaya senin ne kadar mükemmel biri olduğunu haykırmak istiyorum.
I wanna tell the whole wide world how wonderful you are.
Mükemmel biri olmadığımı biliyorum.
I'm not a complete and utter brute.
Her şeye rağmen, mükemmel biri olduğunuzu söyleyebilirim.
Though everything about you is perfect.
- Mükemmel biri.
- He is perfect.
Evet. Bence o mükemmel biri.
I think she's ripping.
Ot ya da içki kullandığım zaman fazla mükemmel biri olurum.
If I have grass or alcohol, I get unbearably wonderful.
Mükemmel biri, ama zor.
He's remarkable, difficult.
Kendimi bir hiç ve seni de hep mükemmel biri olarak gördüm.
I always felt I was the shit and you were perfect.
Kız mükemmel biri.
She's a fantastic gal.
Kız arkadaşım mükemmel biri.
She's a great girl.
Mükemmel biri.
She's gorgeous.
Mükemmel biri değilim.
I'm not perfect.
- O mükemmel biri.
- He would be an excellent...
Arkadaşın mükemmel biri!
Your friend is perfect!
Mükemmel biri.
He's perfect.
Adam her şeyde benden daha iyi.Mükemmel biri.
The guy is better at everything than I am. He's perfect.
Diane, mükemmel biri olmayabilirim...
Diane, I may not be perfect...
Çünkü o mükemmel biri, düşünceli, yaratıcı olmayan bir adam.
Because he's a perfectly wonderful, thoughtful, uncreative guy.
Mükemmel biri ama işi almıyor.
He's perfect, but he won't do it.
Sonuç olarak, bayanlar ve baylar elimizde, üniversitede gördüklerim arasında ki en mükemmel insan beyni örneklerinden biri var.
And in conclusion, ladies and gentlemen, here we have one of the most perfect specimens of the human brain ever to come to my attention at the university.
Ne kadar muhteşem biri olsam da iki işi aynı anda mükemmel bir şekilde yapamam. İzninizle.
As marvelous as I am, I can't do two things at once and do them good, so excuse me a split second.
Aşkın şüpheli rahatlığına bel bağlayan biri asla mükemmel bir dansçı olamaz.
The dancer who relies upon the doubtful comforts of human love... will never be a great dancer.
Profesyonel olmayan biri olarak bence mükemmel bir fikir.
As a nonprofessional, I think it's an excellent idea.
Ben mükemmel göründüğünü düşünüyorum yarım kalpli biri için.
I think she looks wonderful for someone with half a heart.
Ama gerçek şu ki, titizlikle seçilmiş, her biri birer süper mükemmel fiziki örnek olan 18 adama komuta ediyorum.
Well, it so happens that I'm in command of 18 competitively selected...
Sanatın kişisel erdemlere bağlı olmaması ne kötü. Öyle olsa mükemmel, erişilmez, eşsiz biri olurdun.
How unfortunate that art is so indifferent to personal morality... otherwise you would be supreme, unreachable, inimitable.
Hanlar ve saraylar, mükemmel bir yüzme havuzu ve şehrin sınai kalkınması için en cazip teşvik programlarından biri.
Where there were halls and palaces An excellent swimming pool And one of the most attractive
Eğer adam Doyle Lonnegan'ın taşıyıcılarından biri olmasa, her şey mükemmel olacaktı.
If he hadn't been a numbers runner for Doyle Lonnegan... it would've been perfect.
Etrafımızdakilerin hiç biri mükemmel değil.
There was never a perfect person around.
Bu çocuk... bunu söylüyorum, çünkü söyleyecek başka bir şey bulamıyorum... çok akıllı... ve marifetli bir çocuk... sanırım, yanında yattığım en mükemmel erkeklerden biri, anlıyor musun?
This kid is and I'm just saying this because I don't know what the hell else to say he's a very smart....... you know, an ingenious guy that I think is one of the greatest guys I ever slept with, you know what I mean?
Ne kadar harika biri olduğunu ona göstermek için eline mükemmel bir fırsatın var.
Now you have the perfect chance to show him how wonderful you are.
Mükemmel biri.
She's wonderful.
İyi bir sofra adabı, harika bir kişiliği ve mükemmel duruşu olan biri, değil mi?
She had good table manners, great personality and an excellent posture?
- Bu, hayatımın en mükemmel anlarından biri Sam.
This is one of the great moments of my life.
- Hadi ama. - En mükemmel anlarından biri mi?
- One of your great moments?
Mükemmel biri o.
She`s fantastic.
İyi biri olarak doğduğu açık. Mükemmel bir eğitim almış. Ama içinde, en şeytani suçları işlemeye karşı genetik bir eğilim var.
It appears that he's a man of good birth, an excellent education but he has hereditary tendencies of the most diabolical kind.
Ama bu Chiun'un mükemmel kazalarından biri gibi görünmeli.
But it's got to look like one of Chiun's perfect accidents.
biri 247
birisi 209
birini 32
biri var 29
birim 66
birinci gün 16
birine 18
birinci 55
birinci katta 19
biri bana 23
birisi 209
birini 32
biri var 29
birim 66
birinci gün 16
birine 18
birinci 55
birinci katta 19
biri bana 23
birincisi 390
birinci kat 30
birisi var 21
birinin 43
biri burada 17
birinci dünya savaşı 32
biri geliyor 129
birini arıyorum 33
birini bekliyorum 30
birinci kural 18
birinci kat 30
birisi var 21
birinin 43
biri burada 17
birinci dünya savaşı 32
biri geliyor 129
birini arıyorum 33
birini bekliyorum 30
birinci kural 18
biri vardı 17
birinci bölüm 38
biri mi öldü 17
biri gitti 31
birim 01 25
birini seç 19
birini öldürdüm 16
birinci manga 18
birinci subay 32
birinci sınıf 101
birinci bölüm 38
biri mi öldü 17
biri gitti 31
birim 01 25
birini seç 19
birini öldürdüm 16
birinci manga 18
birinci subay 32
birinci sınıf 101