Sert adam Çeviri İngilizce
773 parallel translation
Hadi, içeri gir, sert adam.
Come on, tough guy.
Sert adam!
Philo Vance!
- Sert adamı oynuyorsun, öyle mi?
- Tough guy, huh?
- Sert adam, ha?
A tough guy, huh?
Dışarıdan yumuşak, ama içinde sert adam.
All mushy outside and hard at the core, eh?
Sert adam diye bir şey yok mudur?
No such thing as a tough guy?
Sert adam nedir ki?
What's a tough guy?
Üstünlüğü olmadan, o sert adam falan değildir.
Without an edge, he ain't no tough guy.
O hayatımda gördüğüm en sert adam,... beni de Box H'ten kovdu.
He's the kickinist-off dodo I ever seen, he run me of the Box H.
- Sert adam.
- Tough man?
Bu sert adam işini çok ileri götürüyor.
He's taking this iron-tail business too far.
Gördüğün en sert adam O'muydu?
Was he the toughest man you ever saw?
- Gördüğünüz en sert adam kimdi?
- Who is the toughest one you ever saw?
- Tanıdığım en sert adam O.
- He's the toughest man I ever met.
O sert adam.
Some tough guy!
Artık ortalıkta sert adam kalmadı.
There's nobody tough anymore.
Koca, sert adam ha!
Big, tough character!
Liberty Valance, Güney Picketwire'nin en sert adamı. Benden sonra.
Liberty Valance is the toughest man south of the Picketwire, next to me.
Sert adam.
Tough guy.
- Sert adamı oynamak zorunda değilsin Alan
You don't have to be such a tough guy.
Sert adamı oynayabileceğini sanıyorsan, yanılıyorsun.
Don't try to get smart with me.
Sert adamı oynama işi senin.
You stand around and look tough.
Ne sert adam ama.
Boy, that is tough.
3 698 469. Çok sert adam, değil mi?
Major Charles w. 3968469.
Bana sert adamı oynamak zorunda değilsin.
You don't have to play tough guy with me.
Bırak bu sert adam ayaklarını. Sviridova, sinir sistemimi altüst ediyorsun.
Sviridova, stop wrecking my nervous system.
Ama bu adamın sert kalbinde intikam isteği olabileceğini unutmuyor musun?
But aren't you forgetting... that a man's bitter heart may demand revenge?
Adam güçlü ve sert. Onların tek düşündüğü de bu.
He's tough and strong, and I suppose that's all they thought of it.
Evdeki sert disiplinli adamın derman olamamasında bir yanlış yok.
Nothing wrong that the firm hand of a man in the house wouldn't cure.
Mike tam bir kahraman, bayağı sert bir adam.
Mike's quite a hero, quite a tough guy.
Bence tam da olduğu adam gibi davrandı. Sert ve çabuk.
I think he acted like the man he was, settling a question hard and quick.
- O sert. - İyi bir adam, ama sert.
He's tough.
Sert bir adam değilmişsin.
You know, you're not so tough.
Sert adam. Yao.
As you can see, the chain reaction is now spread over a longer period of time.
Adam bana çok sert vurup geri tepince düşmüş olmalı.
YOU ARE A TIG ER, BOLI E. YOU ARE A REAL TIG ER.
Yani, bir adamı sert şekilde kırbaçlanırken izledikten sonra kendimi biraz keyifsiz hissettim.
Well, I don't feel my cheeriest after watching a man take a severe lashing.
85 silahlı adam, bizden yedi kat sert vurabilir.
Eighty-five guns, he can knock seven times harder than we can.
İri bir adam, 1.85 boyunda, 90 kilo, sert görünüşlü.
Big fellow, about six _ four, 200 pounds, tough _ looking.
Buzdaki en sert ve en zorlu on iki adam.
No, they're not standing between us.
Bu olay Chicago'da yaşansaydı muhtemelen sert melon şapka giyen bir adam için gölü kazarlardı.
If this was Chicago, they'd probably be dragging the river... for some man with a concrete bowler hat.
Izdırabım çok fazla, ve ben sert bir adamım.
The pain is too much, and I`m usually a tough guy.
Sert bi'adam mı?
Is he a tough guy?
Adamım, nasıl oluyor da siz beyazların bu kadar sert kıçları oluyor?
How come you whiteys got such a tight ass, man?
Adam her iki ayağı ile üzerine bastı ve sert bir darbe indirdi : Krak!
Then he stood on it with both his feet and gave it one great blow and crack!
Evlat, bu adam gerçekten çok sert, sana söylemiştim.
Boy, it's tough to like that man, I tell you.
Hatırlayın, hafızam beni yanıltmıyorsa iddia makamı şunu demişti... "Eğer bir adam kanlı askeri geçmişimize karşı bu kadar öfkeli ve sert olabiliyorsa neler yapmaz ki?"
For which thought, if memory serves, the Prosecution argues,... if a man can be so scathing about our bloodied militaristic past,... what is he not capable of?
Erica, bir erkeğin sert kabuğu altında.. evcimen bir adam vardır... Televizyon seyretmekten, çekirdek çıtlatmaktan hoşlanan.
Erica, underneath this haunted, driven shell of a man... there lives a warm homebody... who likes to watch TV and chew cashews... while the woman he loves is finishing a good novel.
Paçalanmayacak kadar sert bir adam!
He's a tough nut to crack!
Bak, ben sert bir adam değilim.
Look, I ain't no hard guy.
Tamam.Ben sert bir adam değilim.
All right. I ain't no hard guy.
Yaşlı adam sert Kuzgun bakışını kullandı ve onun gökyüzünden daha büyük bir kuş olmadığını gördü fakat içinde kendisi gibi erkekler çalışıyordu.
The old man made himself look hard at the raven and saw that it was not a great bird from the sky but the work of men like himself.
adamlarım 38
adamın biri 39
adam haklı 53
adamımsın 21
adam deli 37
adam kim 19
adam öldü 39
adam nerede 23
adama bak 17
adamımız o 17
adamın biri 39
adam haklı 53
adamımsın 21
adam deli 37
adam kim 19
adam öldü 39
adam nerede 23
adama bak 17
adamımız o 17
adam kaçırma 35
adamı rahat bırak 23
adam değil 16
adam ölmüş 24
adamı duydun 40
adam mı 39
adamı duydunuz 27
sert mi 22
sert ol 16
sert çocuk 47
adamı rahat bırak 23
adam değil 16
adam ölmüş 24
adamı duydun 40
adam mı 39
adamı duydunuz 27
sert mi 22
sert ol 16
sert çocuk 47