000 dolar var Çeviri İspanyolca
733 parallel translation
- Orada 1000 dolar var.
- Hay 1.000 dólares.
İşin ucunda 250.000 dolar var.
Al final del trayecto nos esperan 250.000 $.
Hesaplarımda ödenmeyi bekleyen 100,000 dolar var.
Me deben más de $ 100000.
- Ama burada 25,000 dolar var.
- Pero usted tiene más de U $ D 25.000.
Bu arabada 100,000 dolar var.
Eso es lo que quieren. Esta diligencia lleva100 mil dólares.
50 km kadar ileride tam 350,000 dolar var.
Hay 350.000 dólares en juego.
Kasanın içinde de 10.000 dolar var, belki daha bile fazlası.
Y adentro de esa caja fuerte hay $ 10. 000, o tal vez más.
Arada kayıt dışı 2000 dolar var.
Hay un déficit de $ 2.000.
Sayman raporuna göre bu yıl 180.000 dolar açık var.
La tesorería del año en curso acusa un déficit de 180.000 dólares.
Jeff Wilson'ın birine 10.000 dolar borcu var.
Un tal Jeff Wilson debe 10.000 dólares.
7500 dolar az değil, ama müşterimin 10.000 dolara ihtiyacı var. Nedeni malumdur sanırım.
7.500 dólares hacen una bonita suma, pero mi cliente necesita 10.000... por razones que ya deberían ser bastante obvias.
3000 dönümlük bir arazim var. Çöpe atmaya kararlı olduğun... değeri en az 10.000 dolar olan 1.500 büyükbaş hayvanım var.
Tengo un rancho de 3000 acres... y 1 500 cabezas de ganado que valen al menos $ 1 0.000... y no quieres ver esta apuesta.
- 50,000 dolarım var.
Se llevarán todo.
Bana bir bilezik vermekle, kargoyla getirtip hiç görmeyeceğin bir heykele 100 bin dolar vermek arasında ne fark var?
¿ Cuál es la diferencia entre obsequiarme un brazalete y darle a alguien $ 100.000 por una estatua que mantendrás embalada y que no mirarás?
Leo'nun arkadaşında 90 bin dolar değerinde Union Pacific tahvili var.
El amigo de Leo tiene $ 90,000 en bonos de la Unión del Pacífico.
Pekala, Sana şu Beşbin doları vereceğim... Çünkü yapacak çok işim var ama kavga edecek zamanım yok.
Vale, voy a darle esos 5.000 porque tengo mucho trabajo que hacer y poco tiempo para discutir.
50 bin. Kovac dostum, sana 50 bin dolar borcum var.
Kovac, hijo mío, te debo 50.000.
Bu pakette beş bin dolar var. Ama herhangi bir güçlükle karşılaşırsan ona sadece paranın bir kısmını ver.
En ese sobre hay 5.000 dólares, pero si te ves en dificultades, no le des más que una parte.
- 2.000 dolarım var.
Con esto nos arreglaremos hasta que abra el banco.
8.000 doların var mı?
¿ No llevarás encima 8.000 dólares?
60,000 doların var, hemen bırakabilirsin.
Tienes 60.000 dólares. Retírate ahora mismo.
Oynaman için 25,000 dolarım var.
- Siéntate. Toma.
Sana ait nakit para var burada, 200 bin dolar değerinde.
Aquí hay una calderilla que le pertenece, 200.000 dólares.
Bizi bekleyen 50 bin dolar var.
Hay 50.000 dólares esperándonos.
- Bu işte 50 bin dolar var demiştin.
Dijiste que había 50.000 dólares en el negocio.
Bud, Rawlins'in cebinde 50 bin dolar var.
Bud, hay 50.000 dólares en el bolsillo de Rawlins.
Biraz param var ama daha fazla lazım. En azından 30,000 dolar.
Tengo algo de capital, pero necesito más. 30.000 dólares por lo menos.
- Bizi bekleyen 2,000 Dolar var.
Hablamos de 2.000 dólares.
St. Anthony'nin 170,000 doların üstünde borcu var.
La deuda de St. Anthony ronda ahora mismo 170.000 $.
Bana 187,000 dolar borcu var hala ödmedi.
Me debe 187.000 dólares y no me los paga
Sendikaya kayıtlı, aidat veren 2000 üye var. Yıllık 72.000 dolar yasal kazanç demek bu.
Hay 2.000 miembros en esta sección que pagan su cuota, eso son 72.000 $ al año.
" Sana 1000 dolar borcum var.
" Te debo $ 1.000.
Sky şu Havana meselesi var ya... Keşke sana verecek 1000 dolarım olsaydı.
Sobre el tema de La Habana... lamento no tener temporalmente los 1.000 para pagarte.
Yaklaşık 10 bin dolar var. Ama nereye?
Aquí hay cerca de 10.000 dólares.
3.000 dolarım var.
Tengo 3.000 dólares.
Sana 1000 dolar borcum var, 1000 olsun.
Que sean los 1.000 que te debo.
Elimde Kraliyet Crown Viski Şirketi'nin 50.000 dolar çeki var.
Voy al grano : tengo un cheque de 50 000 $ de Güisquis Reales.
1000 dolar veren var mı?
¿ Alguien ha dicho 1.000?
1000 dolar dendi. 1200 var mı?
Una oferta de 1.000 $. Suban a 1.200 $.
Tabii, bu durumda, para var. seninle ve 5.000 dolar arasında karar vermek zorunda olan bir adam var, Mrs. Lowe.
Desde luego, un hombre se pone a prueba teniendo que decidir entre usted y... $ 5.000, Sra. Lowe.
Bana 5.000 dolar borcu olan De Leon diye bir adam var.
Hay un tipo llamado De Leon que me debe 5.000 dólares.
Yani şimdi sizin çiçek almak için iki bin dolarınız mı var? - Görevimiz bu.
¿ Tenéis 2.000 dólares para gastar en flores?
Yani üç saattir kapitalistim ve 10 bin dolar borcum mu var?
¿ He sido un capitalista por 3 horas y ya debo $ 10.000?
Bir adam var. Kulüp sahibi. Sana yirmi bin dolar borçluyken öldürülüyor.
A este hombre, dueño de un antro, le liquidan debiéndote 20.000 dólares.
Açıkça belirttiği gibi sizi çok iyi tanıyorsa belirli bir planı var demektir. Muhtemelen de çok zeki biri. Ve size 100 bin dolar çaldırtmak için bir şeyler yapması gerektiğini biliyor.
Si sabe tanto sobre ud. como parece y tiene un plan definido, seguramente es muy listo sabe que le costará mucho lograr que ud. robe 100.000 $.
Kocanın 40,000 dolar borcu var, bunun 15,000 doları da benim param çünkü su ürünleri şirketine bu parayı yatırmıştım.
Porque sepultó 40.000 dólares, incluidos mis 15.000, en una empresa que vende algas comestibles.
Bunu şöyle hesaplayalım siz üç hisse alacaksınız, çünkü üç kişisiniz. Aracınız var aşağıya indiniz ve olaya baktınız ve üç kişi olduğunuzdan artı üç hisseniz var. 8 hisse daha eklenirse, bu durumda 112,000 dolar alacaksınız.
Ustedes se llevarían tres partes por ser tres personas, una parte por el coche, otra parte por bajar al accidente, y tres partes por ser tres personas en el coche, lo que suman ocho partes por un total de 112.000 dólares.
Burada yaklaşık bin dolar var.
Es mucho dinero... 1.000.
Evet, peki bizim arabada ne kadar var, 200,000 dolar,... o zaman hepimiz gözümüzü dört açsak iyi olur.
Con lo que hay en el carro, 200.000 dólares, más vale que tengamos los ojos bien abiertos.
Şimdi 4 ölümüz var ve ben 4000 dolar koyacağım.
Ahora son cuatro, la he subido a 4.000.
Sana paranı geri veririm, 10 000 dolarım daha var, görüy...
Te devolveré todo y te daré 10.000 pesos más, ¿ eh?