Ama olamaz Çeviri İspanyolca
1,743 parallel translation
Bu şekilde kimse derse konsantre olamaz ki ama. Diğer bütün öğrenciler dersin devam etmesini bekliyor. Diğerlerini rahatsız ediyoruz.
¿ Entonces cómo nos vamos a concentrar en la lección?
Ama bu olamaz.
Pero eso no puede ser.
Ama sıradan toz olamaz.
- No lo sé. No puede ser del tipo normal.
Olamaz, tabi ki de senin evin ama Mert ve ben yeni evimizde yeni hatiralara sahip olmak istiyoruz.
No, claro que es tu hogar, naturalmente pero Mert y yo empezaremos una vida nueva y queremos nuestra propia casa para crear nuevos recuerdos.
Belki o kadar aptal değilsindir ama senin ve benim gibiler arkadaş olamaz. Bu mümkün değil.
Bueno, quizá no seas un idiota total pero los tipos como tú y yo no pueden ser amigos.
Ama bu, zencileri herhangi bir üniversiteden dışlamaya neden olamaz.
Pero eso no es motivo para alejar a un negro de cualquier universidad.
Ama hiç bir şey görmüş olamaz.
Creo que no voy nada
Ama bu doğru olamaz.
Pero eso no puede ser.
Ama bu doğru olamaz!
Pero ¡ eso no puede ser cierto!
Ama şunu belirteyim bugün Dükkân'da her ne yaşandıysa benim, olanlarla hiçbir alâkam olamaz.
- Pero esto recalca... - Orden. que yo no soy responsable de nada de lo ocurrido en el Emporio hoy.
- Beş dakika ciddi olamaz mısın? - Yapma ama!
¿ Puedes hablar en serio 5 minutos?
Ama batıda. Batıda olamaz.
No puede ser al oeste.
Ama bence doktoru şu an ofisinde olamaz, çok geç oldu.
Ningún médico estaría en su consultorio. Es muy tarde.
Ama anlatıldığı kadar kötü olamaz.
Pero no puede ser tan malo como dicen que es.
Çünkü kiliseye giden kafile diğer otobüsteydi, ama bu kafile kendi kendine gidiyor olamaz.
Vale que la profesora estuviera en otro autobús, pero no dejarían que el segundo lo condujera una de las chicas.
Hizmetçi telefonlardan birini almış olamaz mı
Quizás el ama de casa tomó prestado uno de los teléfonos.
Her şey olur ama yatağım olamaz.
Lo que sea pero no la cama,
Ama düşündüm ki bunca yolu arkadaşını sırtında taşıyarak gelen kötü biri olamaz.
Bueno. Yo creo que Solo una persona buena
Ama ben bu kahraman adamın sadık yoldaşıyım... Bensiz olamaz...
Pero soy el fiel corcel de un héroe que ocupa todo mi tiempo.
Ama şu an hiçbir şey olamaz.
Pero las cosas son como son, y nada puede pasar a ese nivel.
Ama tren kullanmak gibi olamaz.
Pero no hay nada como llevar un tren.
Hadi ama Priestly, o kadar da kötü olamaz.
Vamos, Priestly no puede ser tan malo.
Şey, yanlış anlama ama... seni erkek sanıyor olamaz mı?
Bueno, no te lo tomes a mal, pero podría haber pensado que eras un hombre.
Hayır, sizi burada beklerim... ama oraya yaklaşmam bile söz konusu olamaz.
Los espero acá afuera pero ni loco vuelvo cerca de esa cosa.
Biliyorum, ama o küçük bavulda o kadar çok şey olamaz. Ve düşündüm de belki dinlendikten sonra, şimdi değil. Ama dinlendikten sonra kasabaya inebiliriz ve sana daha düzgün elbiseler alabilirim ve, ve belki bir kaç da şort.
Sí, pero no puedes tener mucho en esa valija, pensé que cuando descanses, no ahora, cuando descanses, podríamos ir al pueblo a comprarte ropa adecuada, pantalones cortos.
Sorun değil ; ama bu... Demek istediğim, bunlar birbirleriyle bağlantılı olamaz.
Eso está bien, pero esto digo, estas cosas no pueden estar conectadas.
Kaçmayı başardı ama aracı elimizde, yani fazla uzaklaşmış olamaz.
Mira, se ha escapado pero tenemos su coche así que no irá muy lejos.
Evet, ama gerçek neden bu olamaz.
Bueno, sí, pero esa no puede ser la verdadera razón.
- Ama yok, olamaz...
Pero, no, no es posible.
Evet. Olamaz! Ama neden?
Sí, no jodas. ¿ Pero por qué?
Hamile gelinim ciddi şekilde yaralanmıştı... ama şiddet asla çözüm olamaz.
Mi nuera embarazada fue seriamente herida pero la violencia nunca es la respuesta.
- Ama bu Clark etkilemiş olamaz.
Pero eso no debería afectar a Clark.
Ama bu doğru olamaz.
Esto no puede esta bien.
Biliyorum, bu kadar kolay olamaz ama eğer teselli edecekse, yumurtama balık yemi koyarıım.
Reconozco que no debe haber sido una buena forma de morir. Pero si sirve de consuelo, puse la comida para peces en mis huevos.
- Evet bunu bilmemize imkân yok, ama... bu durum, denemememiz için bir sebep olamaz.
No hay forma de saberlo seguro, sí, pero no hay razón para no intentarlo.
Ama düşününce bundan özeli olamaz dedim.
Y pensé, ¿ Dios mío, éste es, estoy bien? Buenas noticias, buenos amigos.
Ama onu yüzüstü bıraktın, Malcolm. Bu tekrar olamaz.
Pero la has decepcionado, Malcolm, no puede volver a pasar.
Ama partide değildi. İçkilere ilacı o koymuş olamaz.
Él no estaba en la fiesta, así que no pudo haber drogado las bebidas.
Bu rakamları ilk gördüğümde olamaz dedim ama sonra tekrar baktım.
Cuando vi estas cifras, pensé que era imposible pero luego eché otro vistazo.
Ama telefonları eden O'Brien olamaz.
Pero no puede ser O'Brien quien hace las llamadas.
Evet ama Reggie Veston öldürüldüğünde karakoldaydı, o yüzden o olamaz.
Sí, pero estaba en la comisaría cuando Reggie Veston fue asesinado, eso la descarta.
Doğru, ama gölde araştırma yapmamıza engel olamaz.
Sí, pero no puede impedir que registremos el lago.
Devrimci olabilir ama kurşun geçirmez olamaz.
Será revolucionario, pero no es a prueba de balas.
Hadi ama, o kadar, çok ihtimal olamaz.
Vamos, no puede haber tantas posibilidades.
Bunların hiçbiri bir gerekçe olamaz tabi, ama şüphelenmeye hakkım vardı, beni masörüyle aldatıyormuş.
No es que fuera justificación pero tenía razón para sospechar que ella me engañaba con su quiropráctico.
Ama bildiğiniz gibi, bir bütün olarak, ya hepiniz mezun olursunuz, ya da hiç biriniz mezun olamaz.
Pero como sabrán, como una unidad, o se gradúan todos... o no se gradúa nadie.
Ama geçen gece olan şey, tekrar olamaz.
Pero lo que pasó la otra noche, no puede volver a pasar.
Ama bu aynı hastalık olamaz.
Pero no puede ser la misma enfermedad.
Okuyorda ama, o kadar kötü olamaz.
Ultimamente está leyendo. Eso no puede ser malo.
Ama bunu birinden duyduysa bile hukuk bölümünden olamaz.
Pero puedo asegurarte que si el o cualquier otro escuchó de esto mi departamento no fue la fuente.
Olamaz, gercekten o salataya bayilirim, ama cok isim var. Kapatmam lâzim.
Ay, me encantaría esa ensalada, pero tengo mucho trabajo.
olamaz 3791
olamazsın 35
olamaz mı 40
ama oldu 35
ama öldü 33
ama orada 22
ama olsun 39
ama o 292
ama onu seviyorum 24
ama ona 20
olamazsın 35
olamaz mı 40
ama oldu 35
ama öldü 33
ama orada 22
ama olsun 39
ama o 292
ama onu seviyorum 24
ama ona 20
ama onlar 41
ama olmaz 38
ama onun 17
ama olmuyor 24
ama olabilir 19
ama öyle 102
ama o zaman 25
ama önce 166
ama o benim 18
ama olacak 26
ama olmaz 38
ama onun 17
ama olmuyor 24
ama olabilir 19
ama öyle 102
ama o zaman 25
ama önce 166
ama o benim 18
ama olacak 26