Istiyorum ki Çeviri İspanyolca
4,359 parallel translation
Sadece bilmeni istiyorum ki, Meredith konusunda gerçekten çok üzgünüm,
Sólo para que lo sepas, realmente siento todo lo de Meredith,
Bak, sadece şunu bilmeni istiyorum ki sen asıl olan falan değilsin.
Mira, solo quiero que sepas que no eres la original.
İnan mahkemeye gelmeyi o kadar çok istiyorum ki. Ama Charlotte'ı masum doktorlarla baş başa bırakamayız.
Mira, no tienes ni idea de las ganas que tenía de estar ahí, pero no podemos... no podemos dejar a Charlotte con algún pobre médico confiado.
Holly, vaktimiz doldu ama şunu söylemek istiyorum ki gayet iyi durumdasın.
Holly, ya hemos acabado pero... quiero decirte algo que es muy bueno.
Raylan, bilmeni istiyorum ki, polis katili olmadığına neredeyse emindim.
Raylan, solo quiero que sepas que estaba casi seguro de que... no eres un asesino de policías.
Ben sadece, istiyorum ki senin...
Yo sólo, quiero que tú,
Ve ben de anlamanı istiyorum ki...
Necesito que entiendas...
18 : 30'da burada işimi bitirmek istiyorum ki, eve gitip dinlene bileyim.
Quiero estar fuera para las 6 : 30 p.m., así que vayan a casa y descansen.
Seni içimde hissetmeyi o kadar çok istiyorum ki.
Te necesito dentro mío tan desesperadamente.
Demek istiyorum ki mahkemede annemin aleyhine konuşsan da konuşmasan da- -
Y quería decirte, que no importa si vas a hablar en contra de mamá en la audiencia.
- Demek istiyorum ki birazcık sadakat göstersen hiç fena olmaz.
Un poco de lealtad de tu parte hubiera dejado las cosas en orden.
Oraya gitmeni istiyorum ki bir an evvel bu işi bitirelim.
Necesito que te pases por allí y se lo expliques, para que podamos terminar con esto.
Bilmeni istiyorum ki bu olay Tess'le ilişkimi bitirdikten sonra oldu.
Solo quiero que sepas que fue después de cortar con Tess.
Herkesin bilmesini istiyorum ki Nashville'in bu harika şehrine verdiğim hizmet bu akşam bitmeyecek.
Quiero que todos sepan... que mi servicio a esta gran ciudad de Nashville... no termina esta noche.
- Sana söylemek istiyorum ki Marnie'yle sikiştim. - İçimi dökmek istiyorum.
- Quiero ser superhonesto.
Eğer buradan canlı kurtulabilirsek, bilmeni istiyorum ki teklifim hâlâ geçerli.
Si conseguimos salir de esta con vida, quiero que sepas que mi oferta sigue en pie.
Bu çok güzel, ama ben istiyorum ki...
Eso es genial, pero quería...
Sadece bir bakıma istiyorum ki bunu yapınca sonsuza kadar birlikte olacağım kişiyle olsun.
Quiero que la próxima vez que lo haga sea con la persona con la que vaya a estar para siempre.
Eski hâlimi hatırlamaya başlıyorum ve o hayatı o kadar geri istiyorum ki...
Estoy empezando a recordar mi antiguo yo y quiero tanto esa vida de regreso.
Her ne kadar kızını geri almanı istesemde anlamanı istiyorum ki Sherlock benim birinci önceliğim.
Tanto como deseo que recuperes a tu hija, necesito que entiendas... que Sherlock es mi prioridad número uno.
Seni o kadar fena bozmak istiyorum ki bitince patlamış Hot Pocket'a benzeyeceksin.
Quiero dártela tan fuerte que vas a quedar aplastada como un panqueque.
Rezilliklerin derecesini yükseltmek istiyorum ki sana bir şey itiraf ettiğimde bakış açın olsun.
Quiero elevar el grado de atrocidad, para que cuando te confesara algo, tuvieras una perspectiva.
Ancak şunu bilmeni istiyorum ki ben hep yanında olacağım.
Pero quiero que sepas que estoy contigo.
Ben de, bilmeni istiyorum ki seni polise ihbar eden benim.
Mira... he probado que tu cliente es inocente.
Bana dedi ki o olmaz Bu gibi yaşamak istiyorum. Um...
Me dijo que no querría vivir así.
Tabii ki, istiyorum.
Por supuesto que quiero.
Eminim ki nereye gidersek gidelim Karen orada olacaktır. Beni ilk time koymanızı istiyorum.
Apuesto que Karen estará ahí y quiero que me ponga en el primer equipo.
Ben de "Hikayeyi nasıl öğrendiğinizi ve numaramı nasıl bulduğunuzu bilmek istiyorum." dedim. "Diyelim ki bir yerden duydum." cevabını verdi.
Y dije, "Bien, quiero saber cómo te enteraste de esta historia y quiero saber cómo obtuviste mi número", y dijo, "digamos sólo que escuché acerca de ello."
Sanıyorum... hatta eminim ki artık çocuklarımın olmasını istiyorum.
No estarás... Creo... No creo, lo sé...
Biz düşünüyorduk da, ikimiz de düşünüyorduk ki... Konuya girmeden önce, burada olmandan ne kadar memnun olduğumuzu söylemek istiyorum.
Sí, hemos pensado... sabes, los dos... hemos estado pensando que... sabes, antes de empezar con eso... quiero decirte que nos encanta tenerte aquí.
De ki raporu duydum ve senden bir onay istiyorum.
Dile que has oído algo y que quieres confirmarlo.
Sizleri kandırmadım ya da ihanet etmedim ve bugün, düşüncelerimi herkesle paylaşmak istiyorum. Ki böylece, insanlar fikirlerimi muhakeme edebileceklerdir.
No intento sermonear o traicionar a nadie, pero quiero explicar mi pensamiento para que mis colegas puedan juzgarlo.
Hepimiz biliyoruz ki, ben hatalar yaptım, ama öğrenmek istiyorum.
Todos sabemos que he cometido errores, pero quiero aprender.
- Tabii ki. - Başına buyruk bir kadın olmak istiyorum ama bunun gibi şeyler önümü kesiyor işte.
- Digo que quiero ser independiente pero todas esas cositas, todas juntas me impiden serlo.
- Sana söylemek istiyorum ki Marnie'yle sikiştim. - Ol tabii.
- Yo también.
Değişmek istemiyorum ki. İkisini de istiyorum.
Quiero los dos.
Ona dair elinde ki her şeyi devretmeni istiyorum.
Voy a necesitar todo lo que tienes en él.
Başkalarını düşündüğümden değil tabi ki, karşılığında bir şey istiyorum.
Y no estoy siendo altruista. Quiero algo a cambio.
- Tabii ki istiyorum.
- Por supuesto que sí.
Diyelim ki bu dudak kremini çalmak istiyorum.
Digamos que quiero robar este cacao.
Elimde başından beri bir spatula var ve gözlerinin içine bakıp diyorum ki : "Herhâlde yani kek istiyorum."
Todo el tiempo tengo una espátula en la mano... y la miro directamente a los ojos, y digo... "Joder, tienes razón, quiero tarta."
Tabii ki de annenle birlikte bende yatıya kalmanı istiyorum.
Claro que quiero que vengas a la ciudad con tu madre y se queden en mi departamento.
Ve son zamanlarda fark ettim ki. Bakıcı olmak istiyorum.
Y hace poco que me di cuenta que quería ser cuidadora.
Biliyorsun ki sana inanmak istiyorum.
Sabes que deseo creerte.
Bunu istiyorum tabii ki.
Quiero hacer esto.
Bak, bilmeni isterim ki, gerçekten Sudan'da savaşan çocuklar hakkında bir film yapmak istiyorum.
Bueno, si sirve de algo, sí que quería hacer una película sobre niños soldado de Sudán.
Hayır, hayır istiyorum tabii ki.
No. No, no, sí quiero.
Burada başka konulardan da söz etmek istiyorum, fakat bir yandan da, tahmin edersiniz ki saldırı konusunu gündeme getirmek istemiyorum.
Quiero decir otras cosas aquí, pero por otro lado no quiero abrirme a, sabes, un ataque.
Bu konu hakkında düşünmeden edemiyorum ve takıntılı oldum bunun dışında herhangi bir şeyi düşünmek istiyorum ama beni deli ediyor. - Bu şarkıyı biliyor muydun? - Tabii ki biliyorum.
Y no puedo dejar de pensar en ello, y me estoy obsesionando, y quiero pensar en cualquier otra cosa, pero me está volviendo loca. - ¿ Ya te sabes esta canción?
Korkarım ki ben annem ve o kiminle beraber olmayı seçerse onunla olmayı istiyorum.
Bueno, tengo miedo que nosotros no queremos estar con nadie más que mamá y con quien ella elija estar.
Başbakanım, şöyle ki, acilen bir açıklama yapmak istiyorum.
El primer ministro,