Katilin Çeviri İspanyolca
4,777 parallel translation
Katilin aradıklarında gördüğü tek şey bu olabilir ki kurbanlarına yaptıklarını bu kadar kolayca yapmasının tek sebebi bu.
Eso podría ser todo lo que este asesino haya visto en otra persona, que es el porqué es tan fácil para él hacer lo que hace - con sus víctimas.
Katilin onu ayırıp, cesedini diğerleri gibi attığını düşünüyor.
Él piensa que el asesino lo descartó, arrojando su cuerpo como los otros.
Size bir katilin, Minnesota Katili Garret Jacob Hobbs'un psikolojik profilini oluşturması istenen mülayim bir FBI okutmanının hikayesini anlatayım.
Déjenme contarles la historia de un amable instructor del FBI al que se le pidió crear el perfil psicológico de un asesino, Garret Jacob Hobbs, el Verdugo de Minnesota.
Tamamen farklı bir katilin psikolojik profilini oluşturabilecek yetiye sahip.
de esta habitación. Es capaz de crear perfiles psicológicos de clases completamente distintas de asesinos.
Bu katilin zan altında olduğun suçları işlediğini mi düşünüyorsun?
- ¿ Cree que este asesino - cometió los crímenes de los que usted está acusado?
Herhangi bir katilin iki suçu tamamen aynı olacak diye bir kaide yok.
Dos crímenes de cualquier asesino no van a ser exactamente iguales.
Ve içimde bu katilin, her kimse o salondan benimle birlikte çıkmak istediğine dair bir his vardı.
Y tuve el absurdo sentimiento de que sea quien sea el asesino ha salido fuera de ese juzgado conmigo.
İyi ki artık katilin sen olduğunu söylemiyor.
Me alivia que ya no diga que usted es el asesino.
Sadece iyice derinlere inerek bu katilin patolojisinin temelini anlayabilirsin.
Sólo llegando a las profundidades debajo de su piel entenderá la naturaleza de la patología de este asesino.
Sadece iyice derinlere inerek bu katilin patolojisinin temelini anlayabilirsin.
Sólo llegando a las profundidades de su piel entenderá la naturaleza de la patología de este asesino.
Bu katilin imgelemlerini yeniden oluşturmayı başardın.
Fuiste capaz de reconstruir las fantasías de este asesino.
Katilin, yaptıklarının sonucuna dair hiçbir korkusu yok.
Este asesino no tiene miedo de las consecuencias por lo que ha hecho.
Yazdığı katilin ikinizden biri olmadığını fakat birlikteyken o kişi olabileceğinizi.
Que ninguno de ustedes es el asesino sobre el que está escribiendo, pero que juntos, podrían serlo.
Katilin adı Michael Santos. Şey de kalıyor...
Se llama Michael Santos.
Katilin dövmesi sahteymiş.
Los tatuajes del asesino eran falsos.
Katilin o olduğuna saat kaçta kanaat getirdin?
¿ En qué momento te diste cuenta que esa era la asesina?
Katilin arabayla kaçtığını varsayıyoruz.
Hemos estado asumiendo que el asesino salió conduciendo.
Katilin boyu, ateş edildiği mesafe...
Uh, la altura del asesino, la distancia desde la que disparó...
Sana katilin özelliklerini anlatan kelimeleri vereceğim.
Mira, voy a darte las palabras para que se delate el asesino.
Katilin kadın olduğunu düşünüyorum.
El asesino, creo que no tenemos que buscar a un hombre.
Schaeffer bir katil profili çıkarmış. Ellerine neden Roma Rakamları yazdığına ve katilin dürtülerine kadar hem de.
Schaeffer desarrolla un perfil... encuentra una razón para los números romanos en las manos... y la motivación del asesino.
Kurban, katilin sesini tanıyor gibi görünüyor.
La víctima parece reconocer la voz del asesino.
Neden katilin orada olduğunu düşünüyorsun?
¿ Qué te hace pensar que el asesino está allí?
Katilin kendine ait silahı var.
El asesino también tendría su propia arma.
Katilin sinirleri gerilmeye başlıyor.
El asesino está empezando a ponerse nervioso.
Ve bir kez öldüğünde davayı yeniden açmak, gerçek katilin de bildiği gibi... çok zor olacak.
Y en cuando esté muerto, habrá muy pocos incentivos para reabrir el caso... Y el verdadero asesino lo sabe.
Katilin de evrak çantasını istemesinin sebebi bu Ronaldo'nun planının neresinde olduğunu öğrenmek.
Y por eso el asesino quería su maletín... para ver que tan lejos había avanzado con su plan.
Bu yüzden gördüğü veya duyduğu her şey katilin bulunmasına çok yardımcı olabilir ki biz de yardım etmek istediğini düşünüyoruz.
Así que lo que sea que haya visto u oído sería de mucha utilidad para hallar a su asesino lo cual, suponemos, quiere que hagamos.
Katilin sesini kayda almış olabilir mi?
¿ Y sí grabó audio del... asesino?
Katilin kim olduğunu bilen birisi tarafından yazıldı. İntikam isteyen birisi. Şeytani bir aklı olan sabırlı biri.
Creo que esta carta fue escrita por alguien que cree que sabe quién es el asesino, alguien que quiere venganza... alguien endemoniadamente inteligente y paciente.
Katilin Wes olduğunu biliyor gibi yapıyorsun ama bilmiyorsun işte.
Acosaste a Wes como si supieras que él lo hizo, pero no lo sabes.
Belki katilin yöntemleri ve kurbanlarında neden olduğu yaralar sana katilden çok kurbanlarla ilgili bilgi verir.
Quizás métodos del asesino, las heridas que inflige decirte menos de él y más sobre sus víctimas.
Reddington tüm olaylarda katilin de kurbanın yanında öldüğüne inanıyor.
Reddington cree que en todos estos casos el asesino murió junto con la víctima.
İki katilin de ölümcül hastalıkları varmış.
Ambos asesinos eran enfermos terminales.
Evet. Ayrıca iki katilin de ek sorunları mevcutmuş. Bunama, akli dengesini yitirme gibi durumlar yaşanan olayların açıklamasını yapıyor.
Sí, y ambos asesinos tenían problemas adicionales demencia, inestabilidad mental condiciones que le hizo posible a la policía explicar los hechos.
Katilin kim olduğu hakkında bir fikrin var mı?
¿ Tienes alguna idea de quién podría ser el asesino?
Katilin o günkü haline gelmesine sebep olan faktörlerin oluşmasından yıllar sonra.
Años después de que factores desconocidos han creado al asesino.
Bu katilin otoriteyle bir sıkıntısı var kesin.
Este asesino tiene definitivamente un problema con la autoridad.
Katilin, tecavüz edip, öldürüp sonra da kurbanın kulağını kestiğini biliyor musun?
Oye, ¿ conoces al criminal que violó, mató... y cortó la oreja de la víctima?
- Katilin kaldığı otelin üç blokluk yarıçapındaki güvenlik kamerası olan tüm banka ve işletmelerle görüştük.
- ¿ Sí? ¿ Qué es? Sondeamos todos los bancos y negocios con cámaras de vigilancia en un radio de tres cuadras del hotel donde el asesino estaba parando.
Katilin deri parçaları ile birlikte tırnak aralarından çıkmış.
Encontrada debajo de las uñas, junto con piel del asesino.
Schaeffer katilin Maggie Warner'a karşı bir şeyler hissettiğini düşünüyor.
Schaeffer cree que el asesino está relacionado con Maggie Warner.
Waikiki'deki fırtına vadisinde katilin silahını bulduk.
Encontramos el arma homicida en un drenaje de agua de lluvia en Waikiki.
Biraz konuşma ve hafıza kaybı yaşamış ama katilin Luna olmadığında son derece kararlıydı.
Tenía afasia y pérdida de memoria pero estaba bastante seguro de que Luna no era el tipo.
Bir adamınız 15 senedir bir katilin kaçmasına izin veriyor.
Uno de sus hombres dejó libre a un asesino durante 15 años.
Lütfen, görkemli bir gelecek için bize katilin.
Por favor, únanse a nosotros en el glorioso futuro que tenemos por delante.
Yaptıklarından suçluluk duyan bir seri katilin yaşadığı en bariz çelişki budur.
Una aparente contradicción en un asesino en serie... que parecía sentirse culpable por sus acciones.
Bu kaydı, katilin cenazeye gelmiş olma ihtimalini düşünerek yapmıştık.
Grabamos este vídeo por si el asesino acudía al funeral.
Biz hepimiz katilin erkek olduğunu söylerken, Thomas kadın olduğunu söylemişti.
Thomas me dijo que era mujer, cuando tú pensabas que era un hombre.
Buraya kadar seni ve çocukları bir grup katilin eline bırakmaya gelmedim Belle.
Bueno, no me iré y te dejaré a ti ya los niños solos con una banda de asesinos, Belle.
Bu bize katilin bıraktığı bir mektup.
Esta es la carta que nos dejó el asesino.
katil 463
katılıyorum 578
katiller 205
katil o 25
katılmıyorum 104
katıl bize 24
katil mi 30
katılmak ister misin 24
katılıyor musun 47
katılıyor musunuz 27
katılıyorum 578
katiller 205
katil o 25
katılmıyorum 104
katıl bize 24
katil mi 30
katılmak ister misin 24
katılıyor musun 47
katılıyor musunuz 27