Nin yeri Çeviri İspanyolca
742 parallel translation
Burası Buljanoff, Iranoff ve Kopalski'nin yeri.
Hablan Buljanoff, Iranoff y Kopalski.
Su bu tarafa akıyor. Moriarty'nin yeri yukarıda olmalı.
Las habitaciones de Moriarty deben estar arriba.
Bu yaşlı Ogilby'nin yeri.
Es la casa del viejo Ogilby.
Burası Martini'nin yeri olmalıydı.
Aquí tenía que estar el bar de Martini.
Ne yapıyorsun? Burası Arcangeli'nin yeri.
Ése es el sitio de Arcangeli.
Kalınacak en iyi yer Bayan Peabody'nin yeri.
Le recomiendo el de la señora Peabody.
- Size Andy'nin Yeri'nde dedim.
- En Andy's, ya le dije.
- Andy'nin Yeri'nde yedim, sonra yürüdüm...
- Cené en Andy's, luego caminé...
Mekanın adı, Luigi'nin Yeri... 125. caddede. Bulunduğunuz yerden hemen köşeyi dönünce.
El sitio se llama Luigi's en la calle 125, a la vuelta de la esquina.
- Luigi'nin Yeri'ni biliyor musun?
- ¿ Conoce el Luigi's?
- Luigi'nin Yeri. Tamam.
- Luigi's, de acuerdo.
Charlie'nin Yeri'ne araba gönder. 60. Otoyol, Colton civarı.
Que un auto vaya a un lugar llamado Charlie, carretera 60 y Colton.
Gel, seni Sammy'nin Yeri'ne bırakayım.
Te llevaré de vuelta a Sammy's.
Sardi'nin Yeri'ne götürelim.
Llevémoslo a Sardi's.
Yalnızca iki sokak sonrası, Sardi'nin Yeri.
Sardi's está a dos manzanas.
Siz Sardi'nin Yeri'ne gidin. Orada görüşürüz.
Oye, id vosotros a Sardi's. Luego os veo.
Bernie'nin Yeri mi?
¿ En Bernie's?
Toni'nin Yeri. İşte bu.
Tony's, eso es.
Toni'nin Yeri!
¡ Tony's!
Cassidy'nin yeri sanırım.
El de Cassidy, supongo.
Ernestine'nin yeri ayrıydı.
Había sido la cocinera de mis tíos desde que tengo uso de razón.
Charlie'nin Yeri, ama paraları Craig Belden alıyor.
Pone bar de Charlie, pero Craig Belden es el que cuenta el dinero.
Anlıyorum. Yuri'nin yeri canlı mı?
Entiendo. ¿ Y está animado el negocio de Yuri?
Martinelli'nin yeri. Hatırlamıyor musun?
Martinelli. ¿ No lo recuerdas?
Evet. Harbourne Caddesi, Henry'nin Yeri.
Henry de la calle Harbourne.
Figueroa caddesinde "Edie'nin yeri" adlı bir kokteyl barım var.
Tengo un bar de cócteles en la calle Figueroa, llamado Edie's.
Sonraki durak, Mamma Luigi'nin Yeri.
Próxima parada, Mamma Luigi.
Exo III gezegeninden sinyal geldi, Dr. Roger Korby'nin yeri saptandı.
Hemos detectado una señal del Dr. Korby en el planeta Exo III.
- Burası Tahei'nin yeri mi?
- ¿ Es esta la casa de Tahei?
Break-In Havaalanı'nda, Sibby'nin Yeri'nde buluşalım.
Reúnase conmigo en Sibby's, en el Break-In Airport.
McClusky'nin Yeri.
Bar McClusky's.
- Gigi'nin Yeri'ne gidelim.
- Vamos a Gigi's.
"Orayı İngiltere'nin en ünlü ve görülmeye değer yeri yaparım, istersen..." "... insanlar da bizi ziyaret eder ve bize gıpta edip... " "... ülkenin en şanslı, en mutlu çifti olduğumuzu söylerler. "
Si quieres, haré que sea la gran atracción turística del país y que la gente nos visite y nos envidie y diga que somos la pareja más afortunada y feliz del país.
Bayan O'Shaughnessy'yi bize, IKaptan Jacoby'nin... sahini götürdügü yeri söylemesi için ikna ettik.
Hemos convencido, ésa es la palabra, señor, a la Srta. O'Shaughnessy... para que nos dijera adónde había enviado al capitán Jacoby.
BAYAN FINNEY'NİN YERİ ELMIRA'NIN EN İYİ PANSİYONU Tiyatrocu Fiyatları
LA MEJOR CASA DE HUÉSPEDES DE ELMI RA TARI FAS TEATRALES
Kitty'nin buluşma yeri değişikliği ile ilgili geceyarısı haber getirdiğini söyledi.
Dijo que Kitty le informó del cambio de lugar de reunión a medianoche.
Ben Sammy'nin Yeri'ne gidiyorum.
Estaré en Sammy's.
Chumley'nin Dinlenme Yeri.
Chumley's Rest.
- Chumley'nin Dinlenme Yeri'ne dönmeli.
- Tiene que volver a Chumley's Rest.
CHARLIE'NİN YERİ Evet, burası.
Sí, éste es el lugar.
Ritchie'nin saklandığı yeri polislere kim söyledi?
¿ Quién reveló el escondite de Ritchie a la policía?
Majeste'nin 5 : 30 uçağına yeri var.
Han reservado billetes para Paris.
Pete'nin Santa Fe'de yeri vardı, unuttun mu?
Pete tenía aquel negocio en Santa Fe, ¿ te acuerdas?
Cheske'nin yeri ne?
¿ Qué es Cheske?
Génessier'nin kızı klinikten kaybolduğunda yüzünün her yeri yaraydı.
Cuando la hija de Génessier desapareció de la clínica su cara era una herida abierta.
Henry'nin böyle bir yeri bilebileceği hakkında hiç bir fikrim yoktu.
No sabía que Henry conociera este lugar.
Bayan Nicole'un katili Peggy'nin arabasındaydı, araba alarmının gizlendiği yeri bildiğinden beri.
El asesino de Miss Nicole estaba en el auto de Peggy. Desde entonces él sabía dónde se encontraba la alarma del auto.
- Henry'nin götüreceği eşyaları toparlıyorlar. Orası bayram yeri gibi. - Buradan hemen gidebilirsiniz.
- Con el caos se puede salir bien.
BAGBY'NİN YERİ LEVAZIM VE ERZAK
PROVISONES Y SUMINISTROS BAGBY
Madam Sophie'nin yeri.
Si quiere hablar de ello, ya sabe dónde encontrarme.
LUH 3417'NİN YERİ :
LUH 3417 POSICIÓN ACTUAL :
nın yeri 16
yerine 100
yerim 21
yerinde 27
yeri 18
yerine koy 21
yerine otur 41
yerinde kal 43
yerine geç 53
yerini biliyor musun 24
yerine 100
yerim 21
yerinde 27
yeri 18
yerine koy 21
yerine otur 41
yerinde kal 43
yerine geç 53
yerini biliyor musun 24