English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ O ] / Okumak ister misin

Okumak ister misin Çeviri İspanyolca

160 parallel translation
- Okumak ister misin?
- ¿ Te gustaría leerlo?
Hakkındaki haberi okumak ister misin?
Los periódicos hablan de ti.
Ben Kathy ile konuşurken, gidip bir şeyler okumak ister misin?
¿ Quieres ir a leer mientras hablo con Kathy?
- Okumak ister misin?
- ¿ Le gustaría leerla?
- Okumak ister misin?
- ¿ Quieres leerlo?
Okumak ister misin?
¿ Quieres leerla?
- Bana biraz okumak ister misin?
¿ Quisieras leerme un poco?
Bir şeyler okumak ister misin, Stroud?
¿ Quieres leer algo, Stroud?
Okumak ister misin?
¿ Quiere leerlo?
Hayran mektuplarımı okumak ister misin?
¿ Quieres leer mi carta de fans?
- İyi bir şey okumak ister misin?
- ¿ Quieres leer algo bueno?
İşte zina listen. Okumak ister misin?
Aquí hay una lista de tus adulterios. ¿ Quieres leerla?
Okumak ister misin?
¿ Quieres leerlo?
- Bunu okumak ister misin? - Hayır.
- ¿ Le gustaría leer uno?
Bob, Bunu okumak ister misin?
Bob, ¿ quieres leerte uno?
Okumak ister misin?
¿ Quieres echarle un vistazo?
Bu ilk. - Öyle mi? - Okumak ister misin yazdıkları mı?
¿ Querrías leer algo que escribí?
Okumak ister misin?
¿ Te las leo?
Benimle bunu okumak ister misin?
- Quieres leer conmigo?
- Bir tanesini okumak ister misin?
- ¿ Quieres leer alguna?
Bir şeyler okumak ister misin?
¿ Algo para leer?
Dergi okumak ister misin?
¿ Quieres leer una revista?
Hey, tatlım. Bana haklarımı okumak ister misin?
Hey cariño, ¿ quieres leerme mis derechos?
Bana bir düelloda meydan okumak ister misin?
¿ Quiere batirse conmigo?
Ben açık bir kitap gibiyim. Okumak ister misin?
Mi vida es un libro abierto. ¿ Sabes leer?
Chicago Tribune'deki kongre haberlerini okumak ister misin?
¿ Quieres leer lo de la convención en el Chicago Tribune?
- Okumak ister misin?
- ¿ Quieres leerla?
- Bir bölüm de sen okumak ister misin?
- ¿ Quieres leer un capítulo?
Ben bitirdim. Okumak ister misin?
Listo. ¿ Quieres algo?
Sen okumak ister misin, yoksa ben mi okuyayım?
- ¿ Quieres leerlo tú o lo hago yo?
- Evet, not o. Sınıfın geri kalanına da okumak ister misin?
Sí. ¿ Podrías leer esa nota en voz alta?
Bu çok iyi gidiyor doğrusu. Günlüğümü de okumak ister misin?
- Genial. ¿ Quieres leer mi diario?
Onu okumak ister misin?
¿ Te gustaría leerlo?
Kuma bir şeyler yazdım. Okumak ister misin?
He estado escribiendo en la arena ¿ Quieres leerlo?
Okumak ister misin...
¿ Quieres leer...?
Gazeteni okumak ister misin?
¿ Quieres leer tu periódico?
Onları da okumak ister misin?
¿ Le gustaría leerlas también?
Bizimle beraber... "Yenilenme Duasını" okumak ister misin?
¿ Le molestaría recitar "la invocación de la renovación" con nosotros?
- Okumak ister misin?
- ¿ Quieres una seccion del periodico?
Birkaç tanesini okumak ister misin?
¿ Quieres leer unas cuantas?
Dean'di. Okumak ister misin?
¿ Quieres leerlo?
Göndermeden önce okumak ister misin?
¿ Quieres leerlo antes de que lo envíe? Estas segura de que la primera cosa que quieres hacer en tu puesto,
Okumak ister misin?
¿ Te gustaría leerlo? – ¿ Yo?
- Paul, sen okumak ister misin?
- ¿ Quieres leer tu declaración?
- Okumak ister misin?
- ¿ Vas a leer? - No.
Bir şey okumak ister misin?
¿ Quieren leer algo?
Lisa Simpson, kompozisyonunu okumak ister misin?
Lisa Simpson, ¿ te gustaría leer tu composición?
- Gazetede bişey var mı? - Okumak ister misin?
In ziar?
Bunu okumak ister misin?
Es para ti.
- Okumak için bir şeyler ister misin?
- ¿ Quieres leer algo?
Okumak... ister misin?
¿ Quieres... leerlo?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]