Söylemek isterim ki Çeviri İspanyolca
415 parallel translation
Dinle. Sana şunu söylemek isterim ki...
Escucha, sólo quería decirte...
Zalim olduğumu düşünme ama, sana söylemek isterim ki seninle karşılaşmanın ne kadar muhteşem olduğunu, bay Ashenden.
Y confieso que pienso lo mismo de ti. Quiero decirte cuanto cuanto me alegro de haberte conocido, Richard.
Ben, ben söylemek isterim ki eğer bizlerden birinin ifade vermesi gerekirse aileye yardımı dokunacak her şeyi yapmaktan büyük memnuniyet duyarım.
Quería decirle que si alguno de nosotros debe dar testimonio será un placer para mí ayudar a la familia como sea.
Söylemek isterim ki...
Es más americana. Bien, dice mucho de usted.
Ama söylemek isterim ki bunu başından beri biliyordum.
Quiero que sepas que lo supe todo el tiempo.
Ama hepinize söylemek isterim ki bu sevimli kasabayı yardımseverliğin ve şefkatin yeri olarak hep hatırlayacağım.
Quiero que sepáis que siempre recordaré esta ciudad por su hospitalidad y amabilidad
Söylemek isterim ki size yardımcı olmaktan büyük gurur duyuyorum.
Estoy orgulloso de ayudarles.
Düztabanım, dişlerim bozuk ve yine de şunu söylemek isterim ki...
Tengo pies planos y dientes flojos. ¿ Queréis saber una cosa?
Söylemek isterim ki, seni beğenmeye önceden alıştırıldım.
Quiero decírselo. Estaba predispuesta a que me cayera bien.
Senin için söylemek isterim ki Mikkel Borgen, hayatını, onun anılarıyla dolu ve çocuklarını yetiştirebilecek, şekilde yaşayabilirsen, ki o bunu görse çok mutlu olurdu,
Y a tí, Mikkel Borgen, quiero decirte ésto : Podrías vivir tu vida con sus recuerdos... podrias educar a tus hijas... de manera que ella se sintiera orgullosa si lo viera.
Şunu söylemek isterim ki bu konuda bana büyük yardımların oldu.
Deseo decir que me ha ayudado mucho en este esfuerzo.
- Söylemek isterim ki -
- Me gustaría decirle...
Ayrılmadan önce şunu söylemek isterim ki, bu Mafya ile ilgili suçlamalar kesin olarak İtalyanlara leke sürmektir.
Pero antes de irme, quiero decir que esta investigación de la mafia no es en forma alguna un baldón para los italianos.
Şunu söylemek isterim ki ; dün gece...
Quiero hablarte, sobre la otra noche.
Sana şunu söylemek isterim ki, senin gibi zeki, yetenekli birinin zirvede olduğunu gördüğüme çok sevindim.
En fin, sólo quiero decirte que me hace feliz ver... que un hombre listo y talentoso como tú llegue a la cima.
Size şunu söylemek isterim ki, Yarbay, Sizin % 100 haklı çıkıp benim yanılmamdan bundan daha fazla mutlu olamazdım.
Yo quiero decirle, Coronel, No podría estar más satisfecho que yo estaba completamente equivocado, y usted era 100 % derecho.
Söylemek isterim ki, buraya gelirken... Yani ben... Sana anneciğim ve sana Dunya bir süreliğine böyle olması en güzeli.
En realidad yo vine para deciros... quería deciros... a usted, madre y a ti, Dunita... que lo mejor sería que por cierto tiempo nos separemos.
Söylemek isterim ki, çok insanîydi.
O sea, quise decir humano.
Vietnam'dan yeni geldim. Orada 18 ay geçirdim, söylemek isterim ki...
Estuve 18 meses allí y sólo me gustaría decir que...
Söylemek isterim ki,
Sólo quisiera decir, si se me permite,
- Himmler, söylemek isterim ki...
-... ese cerdo cabrón de juez-poli.
Şimdi söylemek isterim ki... Ni ni ni!
Y ahora me gustaría decir... ;
Şimdi ben... doruğa ulaştım... Şunu söylemek isterim ki... en tepeye tırmanmak bir efsanedir!
¡ Ahora que he alcanzado... el pináculo... querría decir... que trepar en tu camino a la cima no es más que un mito!
Söylemek isterim ki, yaşamım boyu böyle bir araba istedim.
Le digo que toda mi vida quise un auto como éste.
Evet, canlarım Bayan Blaney ve kendi adıma söylemek isterim ki böyle anlar için tüm çabalarımıza değer.
Puedo decir en nombre de la Sra. Blaney y mío, que momentos así hacen nuestros esfuerzos muy gratificantes.
Son olarak söylemek isterim ki sana tapmak bir onurdu.
Por último, quisiera decir que ha sido un honor adorarle.
Fakat farkına vardığım bir şeyi söylemek isterim ki o da bu tarzın işlemediğidir. Ne var ki bir alternatifim yok.
Pero para hablar de lo que a mí me interesa este estilo no me sirve... pero no encuentro otro...
Ayrılmadan önce şunu söylemek isterim ki, bu Mafya ile ilgili suçlamalar kesin olarak İtalyanlara leke sürmektir.
Antes de marcharme, diré lo siguiente : Esta investigación sobre la Mafia no es en modo alguno desconfianza hacia los italo-americanos.
Ayrıca içtenlikle söylemek isterim ki sen halâ en iyisisin.
Te digo más... reconozco libremente que aún eres el mejor.
Size sadece şunu söylemek isterim ki, efendim, karınızın yerini belirlemek için elimizden geleni yapıyoruz.
Haremos lo posible por encontrar a su mujer.
Ayrıca söylemek isterim ki, bence çok tatlı bir çift oldunuz.
También quiero decir que creo que hacen una hermosa pareja.
Ayrıca söylemek isterim ki... Daha şöhretli olmak, Daha yalnız olmaya yarıyor
Has de saber una cosa... cuanto más conocido eres, más solo te encuentras.
Laf arasında, söylemek isterim ki Fransız dedektif Barbet'in ifadesine göre sanık Page....... Douglas'ı en az 1945 ten beri tanımaktadır. Bu, sadece sıradan bir mesele olmasından daha başka birşeyi işaret eder.
De paso, me gustaría decir... que las pruebas del investigador francés Barbet... en el sentido de que la acusada Page... conoce a Douglas desde 1945 a lo menos... nos muestran algo más que sólo un amorío sin trascendencia.
Söylemek isterim ki, bu geceki maçta ne olursa olsun, ne olduğumu hocamız Reg Dunlop'a borçluyum.
Ganemos o no esta noche, se lo debo todo a Reg Dunlop, nuestro entrenador.
Şunu söylemek isterim ki o iyi bir sörfçü ve gerçekten iyi bir insandı.
Yo sólo quiero decir que era un buen surfista y una gran persona.
Bunların hepsini özetlemek için, şunu söylemek isterim ki -
Y para dar fin a esta especie de sermón, quiero decirles que...
- Ama size söylemek isterim ki...
- Pero quiero decirte que...
Şimdi, eğlenceğe başlamadan önce, sadece şunu söylemek isterim ki sizlerle ve çevrenizdekilerle Canco olarak tamamen ilgiliyiz. ve bu akşam burada söz veririz ki ürünlerimiz Allah'ın var ettiği nehir ve okyanustan beri en iyi ürünler olacaktır.
Ahora, antes de comenzar con la diversión, sólo quiero decir que en Canco estamos 100 % interesados en ustedes y su pueblo, y estamos aquí esta noche para prometerles que nuestra envasadora será lo mejor que podría ocurrirles
Ve bu nedenle, söylemek isterim ki, bu inşaat sayesinde, gelecek nesiller, atalarının gelecek için, neler yaptığını görebileceklerdir.
Un día, este edificio mostrará a las generaciones lo que sus padres hicieron por ellas.
Söylemek isterim ki bu akşam fevkaladeydiniz. İnanılmaz.
Sólo quería decirle que su actuación ha sido maravillosa.
Söylemek isterim ki, lisedeyken beni "Zengin bir bunakla evlenme ihtimali en yüksek olan kız" seçtiler.
Voy a tener que saber que cuando estaba en alto escuela, Me fue votado la chica más probable casarse por dinero viejo.
Hepimiz adına şunu söylemek isterim ki... bu eşine az rastlanır bir deneyim.
Me gustaría decir, en nombre de todos los presentes, que ésta es una experiencia realmente única.
Şunu söylemek isterim ki, Bayan Fletcher, sizi tanıdığım için gururluyum.
Sólo quiero decirle que fue un placer conocerla.
Söylemek isterim ki... ödevin beni çok eğlendirdi. - Öyle mi? - Evet.
Quiero decirle que disfruté mucho con su trabajo.
Ben Sidney Greenburg, söylemek isterim ki önemli olan ne kadar kazandığınız değil, eve ne kadarını götürdüğünüz dür.
Soy Sidney Greenberg, recordándoles que lo que importa no es cuánto llevas, sino cuánto llevas a casa.
Vietnam'daki arkadaşlarım adına söylemek isterim ki, elimizden geleni yapıyoruz.
Sólo quiero decirles que los muchachos en Vietnam tratan.
Biz "ultra rekabetçiydik" fakat şunu söylemek isterim ki eğer "Diane Court" olmasaydı Cornell'e giremezdim.
Fuimos "ultra-competitivas"... ... pero quiero decir que si no fuera por "Diane Court"... ... no hubiera entrado en Cornell.
Doğru kelime deyince, adaletsizlikle ilgili bir kaç şey söylemek isterim masum bir adamı üç ay hapis tutmak öylesine pis, soğuk bir yerde aç ve susuz bırakarak. Pişmanlığım şudur ki tahtta oturan aşağılık dostumu indirmeye çalışmamak.
Y hablando de palabras, quisiera decir unas sobre la injusticia... de tener a un hombre inocente encerrado durante tres meses... con tanta mugre, calor y desnutricion que mi principal pesar es que no trate... de derrocar al maldito que esta sentado en el trono.
Her şeyden önce şunu söyleyeyim ki kilisenin tam yetkisiyle çalışıyoruz. Bunda Papa Paul Cenapları'nın öğüdünün bulunduğunu söylemek isterim.
Me gustaría mencionar primero que tenemos la aprobación de la Iglesia y de su Santidad.
Şunu söylemek isterim ki, herşeyden önce...
Puedo decir que -
Söylemek isterim ki sana bir otel bulacaktım, ama bu öğlenden sonra fark ettim ki yani sadece farz ettim ki benimle kalmak ister misin? Tamam...
Bien.