Ti Çeviri İspanyolca
271,870 parallel translation
Jagger isminde bir oğlan, evet böyle bir isim kullanılıyormuş artık ona sataşmış ve Lily de herkesin önünde ağzının payını vermiş.
que es un nombre ahora... se metió con ella, y ella se defendió delante de todos. Y estamos orgullosos de ti porque lo hiciste con tus palabras.
Dik durup kendini savunacağına eğlip bükülüyorsun da.
Sí, porque te estás inclinando hacia atrás para evitar levantarte por ti misma. Y ser un buen ejemplo
Onunla konuşman konusunda sana güvenmemem gerektiğini biliyordum. Senin minik bir kopyan olması hoşuna gittiği için onun cinayetten sıyrılmasına bile izin verirsin. Daha da kötüsü ne biliyor musun?
Sabía que no podía confiar en ti para hablar con él, porque sabía que le dejarías salirse con la suya porqué es un mini tú y te gusta.
Senden farklı olduğu için Manny'ye acımasızca davranman.
¿ Y sabes qué es lo peor? Que eres tan malo con Manny porque es diferente a ti.
Çocuklarınızın en güzel yönlerinizi alması çok güzel fakat nefret ettiğiniz yönlerinizi almaları insana feci dokunuyor.
Es divertido cuando tus hijos adoptan tus mejores cualidades, pero es una patada en el estómago cuando heredan cosas que odias de ti mismo.
Babam senden çok iyi bahsederdi.
Mi padre hablaba muy bien de ti.
Ne yaptıysam senin için yaptım.
Todo lo que he hecho, lo he hecho por ti.
Onu affetmelisin, o da seni affetmeli.
Debes perdonarlo, como él a ti.
Baban her zaman seni yukarıdan gözetiyor.
Tu padre cuida de ti todo el tiempo.
Ayrıca sana lâyık olmaya çalışacağım Judith.
Como también intentaré ser digno de ti, Judith.
Yüce Ragnar Lothbrok'un gerçek vârisinin kötürüm ve dışlanmış biri olduğunu kabullenmenin senin için zor olduğunu anlıyorum.
Entiendo que debe ser duro para ti el aceptar que el verdadero heredero del gran Ragnar Lothbrok resultará ser un lisiado y rechazado.
Söylersem senin için söylerim.
Si lo hago, es por ti.
Ben seni sevdim.
Te amaba a ti.
Seni kim düşünüyor, bil bakalım.
"Adivina quién está pensando en ti".
Niye senin için çalışacakmışım?
¿ Por qué trabajaría para ti?
Sana bir seçme ayarladım ve çok ilginç.
Tengo una audición para ti, es bastante interesante.
Sen nasılsın?
¿ Qué hay de ti?
Seni konuşurken iyi, bana yardım gerektiğinde satış.
Hablamos de ti, y cuando necesito que un amigo me dé una opinión, ¿ te vas?
Sonun kötü olacak Küçük D.
No acabará bien para ti. - ¿ Qué?
Tamam. Sana bir sorum var.
Una pregunta rápida para ti.
"Kapkek benim için ne yapabilir?" değil, "Ben kapkek için ne yapabilirim?" deyin.
No preguntes qué hará tu cupcake por ti, sino qué harás tú por tu cupcake.
Umarım seni ya da kanalı kızdırmıyorumdur.
Espero no hacerlos enojar a ti o a la cadena.
Buna senin için cevap vermem biraz zor.
Es difícil responder eso por ti.
Coco, yeteri kadar öptün.
Coco, basta de besos para ti.
Senin adına çok sevindim.
Me alegro por ti.
Senin adına sevindim.
También me alegro por ti.
Senin adına sevindim.
Estoy feliz por ti.
- Senin için endişeleniyorum.
- Me preocupo por ti.
Sana bu kadarı yeter.
Suficiente para ti.
Senin beni taşıman lazım.
Deberías cargarme a mí, no yo a ti.
- Peki ya sen?
- ¿ Qué hay de ti?
Senden hoşlanıyor sanmıştım.
Pensé que ella sentía algo por ti.
Şöyle ki... ben sana âşığım.
Lo que me pasa es... Estoy enamorado de ti.
Sana karşı bir şeyler hissediyorum.
Siento algo por ti. Me gustas.
Aklımdasın.
Pienso en ti.
Endişelenme, geçip gider.
Armaremos algunas frases para ti.
Seni arıyorlar.
Te están buscando a ti.
Senin için kadromda bir yer ayarladım.
He creado un lugar para ti en mi gabinete.
Sani alması için bir araç gönderirim.
Mandaré un auto por ti.
Hakkında çok şey duydum.
He oído mucho de ti.
O zaman neden sen üstlenesin?
Entonces ¿ por qué hacértelo a ti?
Ve bu senin için oldukça zor olacak.
Y también sería difícil para ti.
Duruma göre değişir sanırım, veya senin için neyin daha önemli olduğuna göre
Depende, supongo, de qué es más importante para ti.
Sen buraya layık değilsin Ubbe.
Eso no es digno de ti, Ubbe.
Gözü sadece seni ve Harbard'ı görüyordu.
Solo tenía ojos para ti y para Harbard.
Bu yüzden kendine acıyor musun?
Entonces ¿ sientes lástima de ti?
Sana gelecek olursak baba, umarım tek arzusu özgür olmak isteyen benim gibi kadınların rahatsız edici varlığı olmadan cennetin sıkıcılığının keyfini çıkarabilirsin.
Y para ti, padre, tal vez disfrutes la esterilidad del cielo sin mi incómoda presencia y de cualquier otra mujer que su único crimen fuera desear ser libre.
Ve bunu sana da söylüyorum.
Y te digo lo mismo a ti.
Ve sana da, Hvitserk.
Y a ti, Hvitserk.
Peki ya sen?
¿ Qué hay de ti?
Seni de.
O a ti.