Şöyle düşün Çeviri İspanyolca
356 parallel translation
Gözlerini kapa topuklarını üç kez birbirine vur ve kendi kendine şöyle düşün :
Cierra los ojos golpea tres veces los tacones y repite para ti :
Ama şöyle düşün.
Pero enfóquelo así.
Şöyle düşün Helen.
Míralo así, Helen.
Pekala, şöyle düşün, babalık kısa bir süre için benim misafirim olacaksınız.
Si quiere verlo así serán mis invitados por unas horas.
Bak, şöyle düşün.
Míralo así.
Bir de şöyle düşün. Eğer o kızla evlenecek olursan bütün arkadaşların sana sırt çevirecekler.
Pongámoslo de esta manera... creo que hasta tus amigos van a dejarte si te casas con ella.
Şimdi, şöyle düşün...
Ahora, considera esto...
Bir de şöyle düşün. Cadillac'ımı satmışım, otobüsle yanına gidiyorum.
Supón que vendo el Cadillac, me pongo un traje corriente... y tomo el autobús.
Bilmiyorum, istersen şöyle düşün ben...
No sé, puedes pensar de mí...
Şöyle düşün.
Piense un momento.
- Bir de şöyle düşün.
- Tengo otro argumento.
Bir de şöyle düşün.
Asumamos eso.
Şöyle düşün.
Se lo explicaré.
Şöyle düşün, Charlie Brown,... harika bir maceraya atılıyorsun.
Charlie Brown. Vas a tener una gran oportunidad.
Şöyle düşün...
Piense en ello.
Şey, aslında, şöyle düşün- - Sen her ne yapıyorsan yap ama, ve zavallı küçük Valerie, bizim hakkımızdaki gerçekleri duyduğu gün- - Oh, Bunu düşünmekten nefret ediyorum.
Tú estás esforzándote por ver qué puedes hacer... y la pobrecita Valerie, en cuanto se entere de lo nuestro... ay, detesto pensar en eso.
Bir de şöyle düşün. Arada ki farkı sadece sen biliyorsun.
Tienes principios o no notarías la diferencia.
Bir de şöyle düşün, biz uzaya çıkalı 20 yıl oldu, neticede sadece 3 yıl yaşlandık, üstelik etrafa bakman için bol bol vaktin var.
Piensa que han pasado ya 20 años desde que estamos en el espacio y sólo hemos envejecido 3. Tenemos infinidad de tiempo por delante para perder.
Howard, bir de, şöyle düşün.
No es gran cosa. Howard, piénsalo.
Bir de şöyle düşün :
Míralo de esta forma.
Şöyle düşün Kizzy.
Piénsalo de este modo, Kizzy :
Şöyle düşün... konuşacak çok şeyimiz olduğu zaman.
Tú sólo piensa que cuando nos veamos, tendremos mucho que contarnos.
Şöyle düşün av köpeği tilkiyi ininde yakalar avcıyı çağırır, gelen avcı kutlama ateşi açarak gelir.
Si persigue a un zorrito... Con el arma cargada, llega pronto el cazador...
Bir de şöyle düşün, onlar olmasa biz ne iş yapardık?
Si no la hubiera, ¿ qué coño sería de nosotros?
şöyle düşün.
Piénsalo de esta manera.
Bir de şöyle düşün.
Mírelo de esta manera.
Pekala, KITT. Şöyle düşün.
KITT, velo de esta forma.
Şöyle düşün.
Míralo de este modo.
Tamam, şöyle düşün. Kaç erkek bir kadına benim kadar tutulup..... onun için filmden çıkmıştır?
¿ Cuántas veces se encandila tanto un hombre con una mujer que sale de la pantalla por ella?
Tabii, ama şöyle düşün.
Claro, pero así es.
Şöyle düşün, Harry.
¡ Bien! . Míralo de esta forma.
Şöyle düşün : şimdi dinlenirsen, daha erken iyileşirsin.
Tú verás, si descansas te recuperarás antes.
Bir de şöyle düşün.
Piensalo de esta forma
Şöyle düşün, Hastings : Carla Romero, o belgelerin satılmasını beklerken para kazanmak için eski mesleğine dönmüş olabilir.
Supongamos, Hastings, que Carla Romero se ve obligada a volver a su antiguo oficio para mantenerse mientras espera vender esos documentos.
Bir de şöyle düşün.
Piensa un poco.
Ama değilsin, bir yandan şöyle düşün, burası bir sanatçı olarak yeteneklerini sergileyeceğin yer değil mi?
¿ No sientes que es allí cuando funciona tu talento artístico?
Bir de şöyle düşün.
Míralo así...
Sabah masama şöyle bir not yaz : "İnce düşün."
Ponga un letrero en mi mesa que diga : "No engordar".
Madeleine, düşün bir kağıda şöyle yazıldığını :
Madeleine, imagina que está escrito como...
Kendi kendime şöyle dedim : " Keşiş Cicillo! Düşün!
Me dije : "Fray Cicillo ¡ Ánimo, exprímete el cerebro!"
Şöyle bir dur ve düşün!
¡ Tienes que pararte a pensar!
Onları aradığında yarın olacak heyecanlı sürprizi bir düşün... ve onlara şöyle söyle, "Ben artık Bayan Charles Martin'im."
Piensa en su sorpresa cuando les digas mañana por teléfono : "Ahora soy la señora de Charles Martin".
Onun için iyi düşün ve bana söyle.
Piénselo bien y dígame.
- Ne yaptığını iyi düşün. Öyleyse kimdi? Söyle bana.
Vamos, dame el nombre
Söyle düsün Kizzy.
Piénsalo de este modo, Kizzy :
Hatta şöyle düşün :
Olvida eso.
Bir konsantrasyon egzersizi gibi düşün. Michael'a söyle...
Tómalo como un ejercicio de concentración.
Sana söylediğimizi yap, sana söylediğimizi düşün sana söylediğimizi söyle, tekrarla, papağan ol!
Es lo mismo que la escuela : Haz lo que te decimos, piensa lo que te decimos di lo que decimos que digas chilla, sé un maldito loro!
Şöyle bir düşün.
Piénsalo.
Şöyle bir şey, " Düşün ki cennet yok...
Dice así : " lmagina que no existe el paraíso...
Edindiğim bilgiye göre şöyle demişsiniz : "İyi düşün ve bana haber ver."
Según mi información, lo que usted dijo fue : "Bueno, piénsalo bien y dímelo".
düşündüm 122
düşünüyorum 297
düşünüyorsun 44
düşün 451
düşünmüyorum 81
düşünün 108
düşüneceğim 105
düşünceler 16
düşünmek 24
düşünmedim 36
düşünüyorum 297
düşünüyorsun 44
düşün 451
düşünmüyorum 81
düşünün 108
düşüneceğim 105
düşünceler 16
düşünmek 24
düşünmedim 36
düşünemiyorum 69
düşünceli 20
düşünme 63
düşünürüm 38
düşünüyor 23
düşüneyim 58
düşünmeliyim 39
düşünmem lazım 60
düşününce 41
düşünüyordum 129
düşünceli 20
düşünme 63
düşünürüm 38
düşünüyor 23
düşüneyim 58
düşünmeliyim 39
düşünmem lazım 60
düşününce 41
düşünüyordum 129
düşünüyorum ki 20
düşünüyor musun 27
düşünsenize 76
düşünsene 342
düşünüyorum da 210
düşündüm de 330
düşündüğüm gibi 49
düşün bunu 33
düşündüm ki 259
düşün bakalım 35
düşünüyor musun 27
düşünsenize 76
düşünsene 342
düşünüyorum da 210
düşündüm de 330
düşündüğüm gibi 49
düşün bunu 33
düşündüm ki 259
düşün bakalım 35