Artık gitmeliyiz Çeviri Fransızca
243 parallel translation
Artık gitmeliyiz. - Vekaletnameler hazır mı?
Ils sont là-haut, nous devrions les rejoindre.
- Artık gitmeliyiz, veda edin.
- Nous partons. Dites au revoir.
- Artık gitmeliyiz, Jeff. Pekala.
- Il faut y aller, Jeff!
- A Ver bana bir dilim pasta Artık gitmeliyiz.
On ferait mieux de partir.
Pekâlâ artık gitmeliyiz.
Sauvons-nous.
Söyleyeceklerinin hepsi buysa artık gitmeliyiz.
Si tu ne peux rien nous dire de plus alors adieu.
Artık gitmeliyiz.
- Tu sais, on va s'en aller nous aussi.
Tatlım, artık gitmeliyiz.
Il vaut mieux y aller.
Artık gitmeliyiz.
Allons-y.
Numarlarını yaparken eğlendiğimi kabul ediyorum.. ama artık gitmeliyiz, artık bu numaralarına bir son vermelisin.
Je me suis bien amusé avec vos tours... mais il est temps que cela cesse, car nous partons.
Sanırım artık gitmeliyiz Lordum
Il faut descendre, milord.
Artık gitmeliyiz E.T.
II faut y aller, maintenant.
- Bence artık gitmeliyiz.
- C'est l'heure de rentrer.
Artık gitmeliyiz.
Il faut y aller.
Sanırım artık gitmeliyiz
Allons-y.
Artık gitmeliyiz, Sayın Başkan.
Nous devons y aller.
Artık gitmeliyiz.
Il faut qu'on y aille.
Sanırım artık gitmeliyiz.
Je crois qu'on devrait partir...
Şey... artık gitmeliyiz...
Bien...
- Artık gitmeliyiz, Christy. - Tamam.
Il faut y aller, Christy,
Artık gitmeliyiz.
En parlant de lui, on ferait mieux d ´ y aller.
Tatlım, artık gitmeliyiz.
Chérie, il faut partir.
Artık gitmeliyiz.
Il faudrait qu'on parte.
Artık gitmeliyiz.
Nous ferions mieux de rentrer.
- Artık gitmeliyiz. - Tamam.
Il faut qu'on y aille, Sgt.
- Artık gitmeliyiz efendim.
- Il faut y aller à présent.
Artık gitmeliyiz.
On devrait partir.
Artık gitmeliyiz. Hadi, gidelim.
Il est temps d'y aller.
Artık gitmeliyiz.
On doit y aller.
Sanırım artık gitmeliyiz.
Il va falloir y aller.
Haydi Lhamo. Artık gitmeliyiz.
Viens, Lhamo, il faut partir
Martin, 5 dakikada bir oluyor. Artık gitmeliyiz.
Il faut y aller
Kahretsin. Artık gitmeliyiz Casy
Bordel.
Sanırım artık gitmeliyiz.
Je crois qu'on devrait y aller.
Biz artık gitmeliyiz.
On ne va peut-être pas tarder.
Artık gitmeliyiz.
Nous devons partir.
Lordum, artık gitmeliyiz!
Sire, il faut y aller!
Artık gitmeliyiz.
Maintenant, on doit y aller.
Artık kesinlikle gitmeliyiz
On va y aller.
- Artık yemeğe gitmeliyiz.
- C'est l'heure d'aller dîner.
Artık sonuna kadar gitmeliyiz.
Maintenant, il faut aller jusqu'au bout.
Artık kendi yolumuza gitmeliyiz.
Chacun de son côté.
Biz artık BM binasına geri gitmeliyiz. .. ve onlara burada ne kadar iyi işler yaptığınızı anlatacağız.
On n'a plus qu'à rentrer à l'ONU, attester de votre excellent travail.
- Belki de artık eve gitmeliyiz.
Il faudrait peut-etre penser à rentrer.
Artık öteki tarafa gitmeliyiz.
Il faut poursuivre notre route.
- Pekâlâ. Artık buradan gitmeliyiz.
Soit tu te soignes, soit c'est moi qui t'opère.
- Bence artık gitmeliyiz.
- Je crois qu'on devrait y aller.
Artık gitmeliyiz, gerçekten.
Faut y aller.
Jerry, artık gitmeliyiz.
Comment ça va?
Artık gitmeliyiz.
Il faut partir.
Artık biz gitmeliyiz, Grannie.
On doit y aller, grand-mère.
gitmeliyiz 511
artık 611
artık yeter 112
artık değil 377
artık biliyorum 66
artık bitti 204
artık bilmiyorum 31
artık istemiyorum 47
artık yok 173
artık özgürsün 32
artık 611
artık yeter 112
artık değil 377
artık biliyorum 66
artık bitti 204
artık bilmiyorum 31
artık istemiyorum 47
artık yok 173
artık özgürsün 32
artık dayanamıyorum 176
artık çok geç 412
artık var 39
artık her şey bitti 29
artık korkmuyorum 38
artık gidebiliriz 26
artık senin 35
artık güvendesin 54
artık önemi yok 34
artık gidebilirsiniz 36
artık çok geç 412
artık var 39
artık her şey bitti 29
artık korkmuyorum 38
artık gidebiliriz 26
artık senin 35
artık güvendesin 54
artık önemi yok 34
artık gidebilirsiniz 36