Bekleyin biraz Çeviri Fransızca
616 parallel translation
Bekleyin biraz, akşam gazetesi için haber çıkabilir.
"Restez ici, vous devriez avoir des nouvelles pour le journal du soir."
- Bekleyin biraz!
- Un instant!
- Bekleyin biraz.
- Une petite minute.
Matmazel Deluzy, bekleyin biraz.
MIle Deluzy, un moment.
- Bekleyin biraz.
- Juste une minute.
Bekleyin biraz!
Un instant!
- Bekleyin biraz...
- Attendez, je...
Sakin olun, bekleyin biraz.
Arrêten, attenden!
Burada bekleyin biraz.
Attendez-moi un instant. - Pourquoi?
Sabırlı olun, bekleyin biraz ne olur.
Patience! Attendez un peu!
Bekleyin biraz.
Une seconde. Tenez-moi ça.
- Bekleyin biraz. Bir valinin yetki alanı sadece devlet arazilerini kapsar. Bir malikane ise özel mülktür, efendim.
Un Gouverneur régit ce qui est national et non privé.
Bekleyin biraz.
Attendez un moment.
- Durun, durun. Bekleyin biraz. Söylediklerinizin tek kelimesini anlamadım ama kulağa harika geliyor.
Je ne comprends pas un mot, mais ca doit être formidable.
Bekleyin biraz.
- Attendez un moment.
Burada bekleyin biraz.
Attendez ici.
- Bekleyin biraz. Sanki bir yerde su akıyor.
- J'entends l'eau couler.
Bekleyin biraz. Morey'e veriyorum.
Attendez, voilà Morey.
Hayır. Bekleyin biraz Bay Scott.
Je vous en prie, M. Scott.
Bekleyin biraz.
Un instant, arrêtez!
Şey... Biraz bekleyin, ayrılmayın!
Un instant, attendez une minute!
- Rica ederim biraz bekleyin efendim.
- Un instant!
- Öğreneceksiniz. Biraz bekleyin.
- Tu Ie sauras à temps.
Biraz bekleyin, olur mu?
Retenez-la, je vous prie?
Bekleyin biraz, anlatacağım. Az önce kocam aradı. Bir adam tutuklamışlar.
Mon mari m'a appelée, ils ont arrêté un homme, et ce serait un des kidnappeurs!
- Biraz daha bekleyin.
- Une seule minute de plus.
Biraz bekleyin. Teşekkür ederim.
Asseyez-vous, prenez votre temps.
- Biraz daha bekleyin.
- Juste une seconde.
- Biraz bekleyin.
- Attendez.
Ah, biraz bekleyin, Bay Collins!
Attendez, M. Collins.
Bu sadece başlangıç. Biraz bekleyin.
Il faut faire attention maintenant.
Biraz bekleyin. Önce haber vermek zorundayım.
Un instant, il faut que je vous annonce.
Biraz bekleyin lütfen. Bir saniye.
- Une seconde, je vous prie.
Patron konusu için üzgünüm. Biraz daha bekleyin.
M. Segawa ne peut pas vous voir.
- Merhaba. Şurada biraz bekleyin lütfen.
Asseyez-vous un instant.
Biraz bekleyin, gidip çağırayım.
Attendez la un moment.
- Burada, ama biraz bekleyin.
- Ici, attendez.
Lütfen biraz bekleyin beyler.
Un instant, messieurs.
Lütfen biraz daha bekleyin.
Un peu de patience.
- Hayır biraz bekleyin.
- Donnez-moi une minute.
Biraz bekleyin lütfen.
Attendez un peu.
Biraz bekleyin.
Attends un peu.
Tamam, uzaklaşması için biraz bekleyin.
Laissons-le s'eloigner.
Lütfen biraz bekleyin.
Un instant, je vous prie.
Siz biraz bekleyin ben telefonla ulaşmaya çalışayım.
Attendez une minute, je vais tâcher de la joindre.
- Biraz daha bekleyin.
- Attends un peu.
Bekleyin biraz.
Où allez-vous? Attendez...
Biraz bekleyin.
Je suis à vous dans un instant.
Biraz bekleyin. Çağırayım.
Je vous le passe.
Biraz bekleyin! Aşağı iniyorum!
Attendre pair.
- Biraz bekleyin. - Bir saniye geliyorum.
Celui-là va bien.
biraz 988
birazcık 224
birazdan 150
biraz yorgunum 69
birazdan geliyorum 76
biraz uyu 104
biraz sonra 59
biraz daha 472
biraz ister misin 172
biraz daha iyiyim 16
birazcık 224
birazdan 150
biraz yorgunum 69
birazdan geliyorum 76
biraz uyu 104
biraz sonra 59
biraz daha 472
biraz ister misin 172
biraz daha iyiyim 16
biraz dinlen 152
biraz daha var 16
biraz daha kal 33
biraz daha dayan 42
birazdan görüşürüz 75
biraz bekle 203
biraz sakin ol 53
biraz daha iyi 17
birazdan gelirim 80
birazdan gelir 64
biraz daha var 16
biraz daha kal 33
biraz daha dayan 42
birazdan görüşürüz 75
biraz bekle 203
biraz sakin ol 53
biraz daha iyi 17
birazdan gelirim 80
birazdan gelir 64