Bu her şeyi açıklıyor Çeviri Fransızca
237 parallel translation
Bu her şeyi açıklıyor.
Lis cette lettre.
- Evet. - Bu her şeyi açıklıyor.
Ça explique tout.
Bu her şeyi açıklıyor.
Ça explique tout.
"Bu her şeyi açıklıyor" da ne demek?
Pourquoi dire : "Ceci explique tout"?
Bu her şeyi açıklıyor.
Voilà l'explication.
- Olabilir. Bu her şeyi açıklıyor.
- Ça explique tout.
- Lakeview. - Bu her şeyi açıklıyor.
Ça explique tout.
Mantıklı bir tahmin. - Bu her şeyi açıklıyor!
Supposition très légitime, qui explique tout.
Bu her şeyi açıklıyor.
Cela expliquerait tout.
- Evet, bu ay hastanenin gece vardiyasında çalışıyor. - Bu her şeyi açıklıyor.
Oui, elle travaille assez tard à l'hôpital.
- Bu her şeyi açıklıyor. - Neyi?
- Alors ça s'explique.
Bu her şeyi açıklıyor.
Tout y est explique.
- Tabii, bu her şeyi açıklıyor.
C'est tout dire.
İşin içine İngilizlerde girdi! Bu her şeyi açıklıyor.
L'Anglais est déjà dans la place!
Bu her şeyi açıklıyor.
tout s'explique.
- Bu her şeyi açıklıyor.
- Qu'y a-t-il à expliquer?
Bu her şeyi açıklıyor, değil mi?
Voilà qui est réglé, alors.
- Bu her şeyi açıklıyor.
- Ça s'emboîte.
Sanırım bu her şeyi açıklıyor.
Les choses sont très claires,
Bu her şeyi açıklıyor.
- Ça explique tout.
Oh. Teşekkürler. Ah, şey, bu her şeyi açıklıyor, değil mi?
- Ça expliquerait tout, non?
Anlıyorum. Bu her şeyi açıklıyor.
Ça explique tout.
Tanrım, Tanrım, bu her şeyi açıklıyor!
Seigneur. Ça, c'est la meilleure.
Bu her şeyi açıklıyor. Bu kadında uçmuş.
J'me disais qu'y'avait d'l'eau dans l'gaz.
Bu her şeyi açıklıyor.
Ca explique tout.
Bu her şeyi açıklıyor işte.
Ça explique tout.
Bu her şeyi açıklıyor.
Tout concorde, tout.
Bak, bana ne yazmış. Bu her şeyi açıklıyor.
Regardez ce qu'elle a écrit.
Bu her şeyi açıklıyor, değil mi?
Ça nous fait une belle jambe, hein?
- Mükemmel. Bu her şeyi açıklıyor.
- Ça explique tout, hein?
- Neredeyse hiçbir şey. Ufak parçalar. - Bu her şeyi açıklıyor.
Oh, Davey, tu m'as suivi dans cette fichue affaire.
Hastings, bu her şeyi açıklıyor.
Voilà le fin mot de l'histoire.
- Bu her şeyi açıklıyor.
- Le problème est réglé.
Bu her şeyi açıklıyor. Lester, bize daha önce de yalan söylemişti ve karısının bize anlattıkları bunu doğruluyor.
Comme il y a 5 £ en jeu, vous ne souhaitez pas que je développe.
Bu her şeyi açıklıyor.
Voilà qui explique tout.
Bu her şeyi açıklıyor.
Alors tout va bien.
Bu her şeyi açıklıyor o zaman.
Voilà qui explique les choses.
Sanırım bu her şeyi açıklıyor değil mi?
Bon... je crois que ça dit tout.
Sanırım bu her şeyi açıklıyor.
Tout est clair, à présent.
Bu her şeyi açıklıyor.
Oh! Ca explique tout!
İşte bu her şeyi açıklıyor.
- Ceci explique cela.
Bu her şeyi açıklıyor!
Je vois.
Bu her şeyi açıklıyor.
Mais ceci explique tout.
- Bu her şeyi açıklıyor.
Ça explique tout.
Bu her şeyi açıklıyor, öyle değil mi?
Voilà qui est réglé.
İnkar edecek bir şey yok, her şey ortada, bu mektuplar her şeyi açıklıyor.
Ne détournez pas la conversation. Expliquez-vous, ces lettres...
Bu yaklaşım her şeyi açıklıyor.
C'est suffisant.
- Bu, her şeyi açıklıyor.
Ca explique tout.
Bu her şeyi açıklıyor.
Vous voyez?
Bu her şeyi açıklıyor.
Lester nous a déjà menti.
Bu küre her şeyi açıklıyor.
Cet Orbe explique tout :