English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ K ] / Kaçmasına izin verme

Kaçmasına izin verme Çeviri Fransızca

98 parallel translation
Yoksa hepimizin sonu olur. Onun kaçmasına izin verme Gözlüklü!
Je veux vraiment que tu me pardonnes... ne le laisse pas s'échapper!
Haydi, kaçmasına izin verme!
Allez, ne le laissez pas s'enfuir
Peşinden git David, kaçmasına izin verme!
Suivez-le bien! Oui, ma tante, j'arrive.
Kaçmasına izin verme canım.
Chérie, ne le laisse pas s'enfuir.
- Kaçmasına izin verme!
- Ne le laissez pas s'échapper!
Kaçmasına izin verme!
- Ne te perds pas, poupée...
Keyfinin kaçmasına izin verme.
Cède de bon cœur.
Kaçmasına izin verme!
Pas question qu'il s'échappe.
Yine kaçmasına izin verme!
Couvre-lui la bouche!
Georg, bu kızın kaçmasına izin verme.
George, ne la laissez pas partir.
Ah Lung, kaçmasına izin verme.
Lung, ne le laissez pas s'enfuir.
Kaçmasına izin verme!
Ne le lâchez pas!
Kaçmasına izin verme!
Ne la laissez pas partir! Quel est le problème?
O sürüngenin kaçmasına izin verme!
Ne la laisse pas filer!
Sakın kaçmasına izin verme ne?
Ne le laissez pas s'échapper!
Kaçmasına izin verme.
Ne le laissez pas s'échapper.
Evet. Kaçmasına izin verme.
Ouais, ne la laisse pas filer.
Kaçmasına izin verme!
Ne le laisse pas s'enfuir!
O balığın kaçmasına izin verme.
- Laisse-moi ramener... - Ne laisse pas partir ce poisson!
Kaçmasına izin verme!
Il ne doit pas nous échapper!
- Tut onu. kaçmasına izin verme. - Vermeyeceğim.
- Tiens, ne le laisse pas s'enfuir.
Kaçmasına izin verme baba.
Ne laisse pas ta veine se tarir. Allez.
Kaçmasına izin verme!
Ne le laissez pas s'échapper!
Bu kızın kaçmasına izin verme.
Ne lâche pas cette fille!
Dougal, Chris'in kaçmasına izin verme.
Dougal, ne laisse pas Chris se balader.
"Dougal, Chris'in kaçmasına izin verme."
'Dougal, ne laisse pas Chris se balader.
Haydi Adlai, kaçmasına izin verme.
Ne le lâche pas.
Kaçmasına izin verme!
Ne la laissez pas sortir!
Kaçmasına izin verme. Git!
Ne le laissez pas s'échapper.
Kaçmasına izin verme.
Empêche-le de partir.
- Flexo'nun kaçmasına izin verme.
- Ne laisse pas filer Flexo.
- Kaçmasına izin verme!
Ne le laisse pas s'enfuir! Arrête!
Kaçmasına izin verme.
Arrête-le!
Peter! Kaçmasına izin verme, Wendy.
Wendy.
Bu sefer parmaklarının arasından kaçmasına izin verme.
Il ne nous glisseras pas entre les doigts cette fois çis
- Kaçmasına izin verme!
- Le commandant Ram ne peut pas s'Échaper!
Onun cezasız kaçmasına izin verme.
Qu'il ne s'en sorte pas sans châtiment.
Hadi gel kollarıma, bu fırsatın kaçmasına izin verme.
"Viens dans mes bras, ne gaspillons pas cette occasion."
Bam-Bam, hayır kabul etme, Bam-Bam Aşkın elinden kaçmasına izin verme Bam Bam...
"N'accepte pas qu'ellete dise'non'! ne laisse pas l'amour s'envoler!"
Düşman gözcüsünün kaçmasına izin verme.
Ne rate pas les éclaireurs ennemis.
Kaçmasına izin verme.
Ne la laisse pas s'échapper!
Yani onu bulursan, kaçmasına izin verme.
Alors si tu la trouves, ne la laisse pas s'enfuir.
Sakın gözünden kaçmasına izin verme tamam mı?
Ne le perd pas de vue, ok?
Kaçmasına izin verme, polis kız.
Ne la laisse pas s'échapper, miss.
Durdur onu! Kaçmasına izin verme.
Arrêtez-le.
Kaçmasına izin verme!
Arrêtez-la!
Kaçmasına izin verme, anne.
Ne la laisse pas fuir!
Kaçmasına izin verme!
Ne le laissez pas s'enfuir!
Kaçmasına izin verme.
Arretez-le!
- Kaçmasına izin verme. - Şurada! Durun!
L'ombre de la voiture est dans le sens inverse, le volant est du mauvais coté, il manque la pédale de frein, les mots dans le rétro ne sont pas à l'envers, la montre indique midi alors qu'on voit un coucher de soleil,
- Kaçmasına izin verme.
Tu dis?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]