Kolay olacak Çeviri Fransızca
1,078 parallel translation
Çok basit, çok kolay olacak.
Très rapide, très simple.
Korkma Jenny, çok kolay olacak.
- Ne t'inquiète pas. Tout ira bien.
Yani beyaz insanların yardımı hakkında, aslında, o kadar da çok farketmez çünkü eğer yarınki ajitasyonumuz başarılı olursa, bu da demek olacak ki her öğrenci, gösterimize katılmış ya da katılmamış olan, siyah ya da beyaz, düşman olarak nitelendirilecek, ve böylece gerilimi elde tutmak daha kolay olacaktır, ve bu sayede, biz hepimiz, yerel bir tehdit oluşturacağız.
ça donnera que chaque étudiant dans ou en dehors de la manifestation, noir ou blanc, sera considéré comme un ennemi, et ça sera plus facile de maintenir la pression tous ensemble, en tant que menace publique
Artık Xantos'u almak çok daha kolay olacak.
Maintenant ce sera plus facile d'attraper Xantos.
Altının Guadalupe'den ne zaman ayrılacağını öğrenmek kolay olacak. Hangi yoldan gidileceğini öğrenecek.
Il saura quand l'or quittera Guadalupe et quelle route vous devrez suivre.
Yerden sandalyeye çıkmak oldukça kolay olacak.
Il y a un endroit terriblement facile, sur le plancher et sur la chaise.
Arada bir bana güvenmeyi öğrensen Constance... her şey çok daha kolay olacak. Göreceksin.
De temps en temps, si tu me fais confiance, ça facilitera les choses.
Beni anlamamışsın, düşündüğümden daha kolay olacak..
Ne t'inquiète pas. J'ai mon idée sur la question.
Bu tür insanları yenmek gerçekten çok kolay olacak. Çünkü ona göre ben..
Il va penser que je suis de son côté et que je suis là pour rendre la justice.
Ben de kolay olacak demedim ki.
Je le sais bien. J'ai jamais dit que ce serait facile.
Ona yolda pusu kuracaksın... çok kolay olacak!
À mi-chemin, vous... C'est trop facile.
Gerçeklerle cevap vermesi daha kolay olacak.
Ce serait bien trop facile de vous répondre
Bu kez senin için daha kolay olacak!
Cette fois-ci, je vais te soulager!
Tepenin öbür tarafında ve biraz riski var ama karanlıkta harekete geçersek işimiz daha kolay olacak.
C'est un peu risqué. Mais il y a assez de butin pour pouvoir commencer d'un bon pied.
Ama bence, kolay olacak.
Un jeu d'enfant, promis.
"Kolay olacak" diyor, "her muhafız Sejanus'a sadakat borçlu".
Ce sera facile, dit-elle, tous les gardes lui sont dévoués.
Sebzelere olan nefretimi ortaya çıkarmam yeterli, ki bu kolay olacak çünkü nefretim çok derinde değil.
J'ai juste besoin de canaliser ma haine de légumes, ce qui est facile, car c'est juste en surface.
Bu nedenler işler daha kolay olacak.
C'est pourquoi ce sera un jeu d'enfants.
Külodunu hepten çıkarırsan daha kolay olacak.
Ça m'aiderait si tu enlevais complètement ta culotte.
Bundan sonra daha kolay olacak. Hasattan sonra fazla iş olmaz.
Il y a beaucoup moins de travail après la moisson.
Evet, böylesi daha kolay olacak.
Plus simple? Incontestablement.
Onları bulmak kolay olacak.
Ça ne devrait pas être difficile.
Kolay olacak.
Ce sera facile.
Şey belki size gösterirsem daha kolay olacak.
Ce sera plus facile si je vous montre.
Yakında kuru bir tünele geleceğiz. ondan sonrası daha kolay olacak.
On est bientôt dans le tunnel sec, après c'est plus facile.
Senin için kolay olacak
Ce sera facile pour toi
Senin ölümün Jason'ınkinden daha kolay olacak.
Tu souffriras moins que Jason.
Görebileceğiniz gibi, bu bizim için filmdekinden çok daha kolay olacak.
C'est beaucoup plus facile pour nous que ça l'était dans le film.
Anlamak daha kolay olacak.
Il y a quelque chose que tu vas mieux comprendre.
Düşündüğümden çok daha kolay olacak.
Ça va être plus facile que je croyais.
Bu kolay olacak, o geceye ait her saniye hafızama kazınmış durumda.
Soyez très précise dans les détails. Ce sera facile...
Kolay olacak.
C'est facile.
Çok kolay olacak, Bren.
Ca va etre du gateau, Bren.
Kız arkadaşın olduğu için çok şanslısın... Daha kolay olacak.
Ce sera plus simple avec votre fiancée.
- Bahse girerim, düşündüğünden daha kolay olacak.
Ce sera facile.
Ama hedefin kim olduğunu bilsek içeride dostlarımızı korumak daha kolay olacak.
C'est plus facile si nous savons qui est la cible.
Düşündüğünden daha kolay olacak.
Ce ne sera pas aussi difficile que ça.
Şu ilk ucu geçebilirsem, gerisi çok kolay olacak.
Si je pouvais passer ce cap-là, le reste, c'est du gâteau.
Amanda, şu gördüğün karabasanların neyle ilgili olduğunu bilirsem General'in evde bulunmasını sağlamam çok daha kolay olacak.
Je pourrais plus facilement laisser Général revenir dans la maison si tu m'en disais plus sur tes cauchemars.
- Kolay olacak. - Kolay olacak, kaygılanma.
- Il sera hors-jeu.
- Onlarla ilgilenmek kolay olacak.
- Ce sera facile de s'en occuper.
Kolay olacak.
Ça va être facile.
Kolay olacak, endişelenme.
Il sera très facile, t'inquiète pas.
Bir ördekle banyoda oynamak kadar kolay olacak senin için.
Tu vas être heureux comme un canard dans l'eau!
Hazmı kolay, ekmek arası olacak.
Comme un buffet froid. Servez-vous!
Kazandığım en kolay para bu olacak.
- C'est voler dans la sébile d'un aveugle.
Bu kolay olacak!
À vos places. Ça va être facile!
- En kolayı müdüre sormak olacak.
- Le mieux est de demander au directeur.
Böylece hem daha kolay, hem de daha hızlı olacak
Ainsi ce sera plus facile et plus rapide.
Koca adam kapıdan içeri girdiğinde ne olacak sence? Yaptığın kolay bir şey değildi. Sağol Sammy.
Ce n'était pas évident pour toi.
Çok kolay bir iş olacak.
Ni vu ni connu.
olacak 363
olacaksın 65
olacaktı 30
olacaktır 25
olacak iş değil 36
olacak şey değil 41
kolay gelsin 78
kolay 211
kolayca 28
kolaydı 20
olacaksın 65
olacaktı 30
olacaktır 25
olacak iş değil 36
olacak şey değil 41
kolay gelsin 78
kolay 211
kolayca 28
kolaydı 20
kolaydır 22
kolay iş 26
kolay para 20
kolay olmayacak 74
kolay mı 24
kolay oldu 39
kolay değil 104
kolay olmadı 40
kolay iş 26
kolay para 20
kolay olmayacak 74
kolay mı 24
kolay oldu 39
kolay değil 104
kolay olmadı 40