Onu sen mi öldürdün Çeviri Fransızca
129 parallel translation
- Onu sen mi öldürdün? - Gilbert!
- C'est toi qui l'as tuée?
Sam, onu sen mi öldürdün?
C'est toi qui l'as tué?
- Onu sen mi öldürdün?
Vous l'avez tué?
Onu sen mi öldürdün Mike?
C'est vous qui l'avez tuée, Mike?
- Onu sen mi öldürdün?
Vous l'avez tuée?
Onu sen mi öldürdün?
Vous l'avez tué?
Onu sen mi öldürdün?
Tu l'as tuée?
- Onu sen mi öldürdün?
L'as-tu tuée?
- Onu sen mi öldürdün?
- Vous l'avez tué?
- Onu sen mi öldürdün?
- Tu l'as tué?
- Onu sen mi öldürdün?
- Tu l'as tuée?
- Onu sen mi öldürdün? !
- Tu l'as tué?
Onu sen mi öldürdün Ching?
C'est toi qui l'as fait, Ching?
Onu sen mi öldürdün Hayır..
- L'avez vous tuée? - Non...
Onu sen mi öldürdün? Sen?
- L'as-tu tuée?
Onu sen mi öldürdün?
L'as-tu tuée?
Peki onu sen mi öldürdün?
Donc vous l'avez tuée.
Sen miydin o? Onu sen mi öldürdün?
- Vous l'avez tué?
Onu sen mi öldürdün?
Vous l'avez tuée?
Onu sen mi öldürdün?
L'avez-vous tué?
Onu sen mi öldürdün?
L'avez-vous tué, Melinda?
Onu sen mi öldürdün Regie?
L'avez-vous tué, Regie?
Onu sen mi öldürdün?
L'avez-vous tuée?
Onu gömdün. Onu sen mi öldürdün?
Vous l'avez enterré.
Onu sen mi öldürdün?
- L'avez-vous tuée? - L'avez-vous tuée?
Onu sen mi öldürdün Oliver?
- L'avez-vous assassiné?
Onu sen mi öldürdün?
- Pourquoi ça?
Onu sen mi öldürdün?
Tu l'as tuée? Et si c'était le cas?
Onu sen öldürdün. Boğulmasına müsaade ettin, değil mi?
Tu l'as tué, tu l'as laissé se noyer.
- Onu sen öldürdün. - Öyle mi?
- Vous l'avez tué.
- Onu sen öldürdün, değil mi?
c'est toi qui l'as tué, non?
Onu sen öldürdün, değil mi?
C'est toi qui l'as tué!
Onu sen mi öldürdün?
C'est vous qui l'avez tué?
Onu sen öldürdün, değil mi?
Vous l'avez tué, n'est-ce pas?
- Onu sen mi öldürdün?
Vous l'avez tuee?
Sana bildiğin bütün o güzel sözleri öğretti, sen de onu öldürdün, öyle mi?
Et tu l'as tué.
Seni ifşa etmekle tehdit etti ve sen de onu öldürdün, değil mi?
C'était un ami, mais il a menacé de te dénoncer, alors tu l'as tué.
- Onu sen öldürdün, değil mi.
- Tu l'as tué! - Quoi?
Spor salonunda o gün, onu sen öldürdün, değil mi?
Ce jour-là à la gym, tu l'as buté, n'est-ce pas?
Onu sen mi öldürdün?
Tu l'as tué?
- Benim üzerime yıkmanızdan. - Ama onu sen öldürdün değil mi June?
Les employés du resto confirment l'alibi de Hal Dearborn.
- Evet, onu sen öldürdün. Değil mi?
Vous l'avez tué, n'est-ce pas?
Sen mi öldürdün onu?
- Tu l'as tuée?
Yani sen onu saçını bozduğu için mi öldürdün?
Tu l'as tuée pour une histoire de cheveux?
Paraya önem vermediğini söyledin ama Anthony'nin makinesinden bellek kartını çalıp. 300.000 dolara sattın! Onu para için öldürdün sen! Değil mi?
Vous m'avez dit que vous vous fichiez de l'argent, mais vous avez sorti la carte mémoire de l'appareil photo d'Anthony et l'avez vendue pour 300 000 $.
Lucas gözaltındayken onu sen mi öldürdün?
L'avez-vous tuée tandis qu'il était en garde à vue?
O çok yaşlanınca, sen de onu gerçekten mi öldürdün?
Elle devient trop vieille, alors tu la tues pour de vrai?
Onun dünyası büyüdü, seninki aynı kaldı, ve sen de Kira'yı öldürdün... böylece onu sadece kendine saklayabilecektin değil mi?
Son monde s'agrandissait, et le tien ne changeait pas. Alors tu as tué Kira pour le garder pour toi toute seule, c'est ça?
Onu sen öldürdün, değil mi Tessie?
Alors, vous l'avez tué, n'est-ce pas, Tessie?
Sen mi onu öldürdün?
Ou t'es mort?
Onu sen öldürdün, değil mi?
Tu l'as tué, n'est-ce pas?
onu sen öldürdün 112
onu severim 35
onu sevdin mi 31
onu sevmiyorum 46
onu seviyorum 468
onu seviyorsun 78
onu seviyor musun 173
onu sevdim 104
onu seviyor 24
onu seviyordum 30
onu severim 35
onu sevdin mi 31
onu sevmiyorum 46
onu seviyorum 468
onu seviyorsun 78
onu seviyor musun 173
onu sevdim 104
onu seviyor 24
onu seviyordum 30