Para umurumda değil Çeviri Fransızca
158 parallel translation
Para umurumda değil.
Ça m'est indifférent.
Para umurumda değil.
L'argent ne m'intéresse pas.
Para umurumda değil.
Je me fiche de l'argent.
Hey, para umurumda değil, bunu biliyorsun.
Le fric m'intéresse pas, tu le sais.
Para umurumda değil.
Je me fous de l'argent.
Para umurumda değil.
Je me fiche du f ric.
Para umurumda değil.
Mais l'argent ne m'intéresse pas.
Kocan umurumda değil. Para umurumda değil.
Je me fous de ton mari, de l'argent, de tout, sauf de toi!
Para umurumda değil.
Je m'en fiche de l'argent.
Ya dolandırıcılık ya kumar. - Para umurumda değil.
C'est le casse ou l'loto, hein, le casse ou l'loto!
Kaldı ki para umurumda değil.
En plus, je n'ai rien à foutre de l'argent.
Para umurumda değil. Ama bu mekanik üretim çağında, tezimin tek kopyasını çaldılar.
L'argent m'importe peu, mais ils ont pris l'unique copie de ma thèse.
Abraham, para umurumda değil, biliyorsun.
- Abraham, peu m'importe l'argent.
Para umurumda değil.
Ce n'est pas le salaire qui m'importe..
"Para umurumda değil."
"Je me fiche de l'argent."
Para umurumda değil, beni eğlendiren şey bu iş.
C'est ce que je lui dis. Tu sais comment il faut être?
Para umurumda değil.
- Je m'en fous, de la thune.
Para umurumda değil.
- Qu'est-ce que j'y peux? Je m'en fous!
Konu para değil. Para umurumda değil.
C'est pas une question d'argent.
Para umurumda değil, Michael.
Il y avait combien? C'est pas le problème.
Para umurumda değil.
Je me fiche de cet argent.
Para umurumda değil!
Je me fous de l'argent!
Cebimden para çıkmadığı sürece suiistimal edilmek umurumda değil.
Ce qu'il gagnera ensuite ne sortira pas de ma poche!
- Para benim umurumda bile değil.
Ta fortune, je m'en... balance!
"Para filan umurumda değil."
" L'argent ne compte pas.
Kaç para olduğunu bilmiyorum ve umurumda değil!
Je ne le sais pas et je m'en fous! Terminé.
Elbiseler, para, mücevherler ve kürkler umurumda değil.
Je me fiche des beaux vêtements, de l'argent, des bijoux, des fourrures.
Daha önce de söyledim : Para hiç umurumda değil.
Je me fiche de vos millions de dollars.
Boş ver, para onların, umurumda değil.
C'est eux qui paient. Je m'en fous.
- Para umurumda degil.
- Ça m'est égal pour l'argent.
Hayattayız ve para da hiç umurumda değil.
On est vivants, je me fiche de l'argent.
Sadece para istiyor, Kaç para olduğu umurumda değil.
Si je lui verse une bonne pension, elle sera d'accord.
Para benim umurumda değil.
J " en ai rien à foutre du fric.
Ne kadar para kaybedeceğimiz umurumda değil.
Peu m'importe l'argent que nous perdrons.
Onu madeni para dükkânından aldığını söyledi. Umurumda değil. Artık hiç umursamıyorum.
Il prétend l'avoir achetée dans un magasin!
Para umurumda bile değil.
Le fric, j'en ai rien à foutre!
- Umurumda mı sanki? Nelle, söz konusu olan çok büyük bir para, değil mi?
Il y a beaucoup d'argent en jeu, non?
Para umurumda bile değil tamam mı?
Je me fous du fric, d'accord?
Bak yediğin şu turtalı kahvaltı hiç umurumda değil. Sen para hakkında bilgi almak istiyorsun değil mi?
Je te demande pas le menu du petit-déj, je veux savoir où est l'argent.
Para pul umurumda değil. Zaten işe de sokacakmışsınız.
Peu importe l'argent.
Bak, seks isteyip istemediğin umurumda değil sen benim zamanım için para veriyorsun.
Je m'en fous que tu veuilles ou pas, tu m'as payée.
Para umurumda değil.
L'argent, je m'en fiche.
Gerçek şu ki.... Para kazanmak umurumda değil.
La vérité c'est que je me fiche de l'argent.
Para umurumda bile değil.
Je me fous de l'argent.
Hayat danışmanına ne kadar para verdiği umurumda değil.
Je me fiche de savoir combien elle paie son coach.
Kulübede ne kadar para olacağı umurumda değil.
Peu importe la somme.
Para kazanmak için ne yaptığınız umurumda değil.
J'ignore comment vous gagnez votre vie et je m'en fiche.
Umurumda değil Senin tek derdin para!
Tout ce qui t'interesses c'est le fric!
Umurumda değil, Para birazdan elimize geçecek zaten,
J'en ai rien à foutre. Le fric est déjà en route.
Aşk umurumda değil, benim için para önemli.
Fox, je me fous de l'amour. Je n'aime que l'argent.
Para ya da kredi kartları umurumda değil. Ama Clint'in yüzüğünü almış.
L'argent, je m'en fous complètement, des cartes de crédit aussi, mais il a volé sa bague.
umurumda değil 1240
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil misin 154
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil mi ya 25
değil mi çocuklar 56
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil misin 154
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil mi ya 25
değil mi çocuklar 56