Sinirimi bozuyor Çeviri Fransızca
104 parallel translation
Gayet ciddiyim. Bu durum sinirimi bozuyor.
C'est sincère, voilà ce qui m'énerve le plus.
Sinirimi bozuyor.
Ça me rend nerveuse.
Çok sinirimi bozuyor. - Bay Furusawa'yı tanıyor musun?
engagez-la pour la parade.
Bir şekilde durmalı, sinirimi bozuyor
Excuse-moi. C'est contre mon tic, il faut que ça s'arrête!
- Bu durum sinirimi bozuyor. - Benim de davranışlarımı kısıtlıyor.
- Ces interruptions me rendent folle!
Dışarı çıkmak istemeyen bu çocuk sinirimi bozuyor.
Ce garçon qui ne veut pas venir me met sur les nerfs.
Bu kasaba var ya acayip sinirimi bozuyor!
Elle m'énerve, cette ville! Elle... elle m'énerve!
Biliyorsun, sinirimi bozuyor.
Tu sais que ça me rend nerveuse.
Sokağın sesi çok sinirimi bozuyor.
Les bruits de rue me rendent nerveuse.
Sinirimi bozuyor.
Ça m'enrage vraiment.
Söyle şu adama, silahı sinirimi bozuyor.
Dis à cet homme que son arme me rend nerveuse.
- Sinirimi bozuyor. - Benim hayatımda önemi var.
Moi, ça me fait suer.
Sinirimi bozuyor. Tırnaklarını da yeme.
Ne te bouffe pas les ongles.
Adam kaçırma işi sinirimi bozuyor.
Je suis sur les nerfs avec cet enlèvement.
Sinirimi bozuyor. O heykel ömrümde satın aldığım ilk şeydi.
Avant cette statue, j'avais jamais rien acheté.
Sinirimi bozuyor.
Ça m'agace, tu n'as pas idée
Sanırım senin dışındaki tüm erkekler sinirimi bozuyor.
Tous les hommes me rendent nerveuses. Sauf toi.
Devam et. Tüm bu beyaz kart, siyah kart Saçmalığını bırakmak istiyorum. - sinirimi bozuyor..
Bien, pour commencer, je veux arrêter toute ces smerdes de carton noir et carton blanc, ca me rend dingue.
Ben de bütün gün senin şoförlüğünü yapıyorum, bu sinirimi bozuyor.
Ton Russe se balade, et je fais le chauffeur toute la journée. C'est vraiment chiant.
Para ihtiyaç duyuyor olmam benim sinirimi bozuyor.
Ça m'exaspère d'avoir besoin d'argent.
Sen de bir söz ver. Çeneni kapalı tut Bernard. Konuşman sinirimi bozuyor.
Mais promets-moi... de la boucler, tu me fous les boules.
Bu adam sinirimi bozuyor.
Ce mec me rend nerveux.
Bu adam saçmalıyor. Sinirimi bozuyor.
Il dit n'importe quoi, et il me tape sur les nerfs.
O maymunun elini omzuma koyması hala sinirimi bozuyor!
J'ai pas digéré le grand singe de tout à l'heure.
Bu durum sinirimi bozuyor.
ça m'énerve.
Sinirimi bozuyor.
Elle me coupe mes effets.
Bu sinirimi bozuyor.
Ca me démange.
- Bu adam sinirimi bozuyor amerikalı bile değil - aaa hadi dostum.
Il m'agace. Il est américain, au moins? Arrête.
Lanet polisler, sinirimi bozuyor.
- Rien. Les Garda me tapent sur le système.
Benim biraz sinirimi bozuyor.
Elle me flanque les chocottes.
O sesi çıkartma. Şu, mmmm, öpüşme sesini. Sinirimi bozuyor.
Tu fais un bruit un bruit quand tu embrasses.
Şu saçmalığı kes, sinirimi bozuyor.
Arrête ça. Ca me dérange.
Ama sinirimi bozuyor. Florida'ya kaçıyorsun, Dennis diye bir adamla evleniyorsun. Ben bu resimdeki yerimden pek emin değilim.
Tu t'es envolée pour la Floride, tu t'es mariée à ce Dennis.
Bu havayolu eşkıyası sinirimi bozuyor.
"L'Arnaqueur Volant" me rend fou.
- Tamam, bu biraz sinirimi bozuyor.
Je suis un peu inquiète.
- O kız neden hâlâ sinirimi bozuyor?
Je pense toujours à cette fille.
Bu adam sinirimi bozuyor.
Ce type me fout la trouille.
Polis karakolları sinirimi bozuyor.
Les postes de police m'énervent.
Burası sinirimi bozuyor.
Cette baraque finit par me rendre malade.
Şu salakların hala içiyor olması sinirimi bozuyor.
Je plains les paumés qui tirent encore sur leur clope.
Bu da sinirimi bozuyor.
Tu me fais chier et c'est chiant.
Bu da sinirimi bozuyor, çünkü... Neden bir insan sağır numarası yapsın ki?
Pourquoi quelqu'un simulerait la surdité?
Misha, şıkırtıların sinirimi bozuyor!
Misha, ta quincaillerie me tape sur les nerfs.
Bu çöpler sinirimi bozuyor, aşkım.
Ce déchet me rend vraiment nerveuse, chéri
Sinirimi bozuyor dedim.
Ton air abruti m'agace, je te dis.
Bu çok sinirimi bozuyor!
J'ai les nerfs!
Beni yalnız bırak. Sinirimi bozuyor, kes şunu.
Ça me rend dingue, arrête.
Yerli halk bu yılki Kolomb Günü törenine tepkisiz kalmayacak. - Bu mesele sinirimi bozuyor.
- Ce truc m'énerve.
- Çok seksiymiş. Bu adam cidden sinirimi bozuyor.
Sexy.
Tanrım, nasıl da sinirimi bozuyor.
Ce qu'elle est gonflante.
Sinirimi bozuyor!
Il me court sur les systèmes.