English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ A ] / Aci

Aci Çeviri Portekizce

309 parallel translation
Çok aci çekiyordu.
Ela estava a sofrer muito.
Ben her gün aci çekiyorum.
Eu sofro todos os dias.
GörkemIi ve güzeI gemiIerdi ama bu güzeIIigin aItinda her geminin derinIikIerinde aci çeken insanIarin cehennemi vardi.
belas e imponentes mas debaixo da beleza no coração de cada navio um inferno de angústias humanas.
" O savas ve çekismeIerden degiI huzur ve bikkinIiktan ve aci çekenIeri kurtarmaktan bahsediyor.
" ele não fala de guerra e conflito mas de conforto para os fatigados e alívio para os oprimidos.
Sanki yeterince aci çekmeyecek. Bir de kiz biçak saplayacak.
Näo basta ele magoar-se ela tem de crivar um punhal nele.
Bir anda aci gerçeklerle yüzlesmek zordur... ama içeriye girmeden önce ideallerin hakkinda düsünmelisin.
É complicado lidar com os factos, mas tem de ver as seus ideias lá fora antes de entrar.
Onun aci çekmesine dayanamiyorum.
Näo suporto vê-lo magoado.
Bu sekilde ölmesi aci, degil mi?
É duro, ele morrer assim, não é?
VE ON YIL BOYUNCA MOĞOLLAR BAĞDAT'A HÜKMETTİ. VE İNSANLAR ACI İÇİNDE ÖLDÜLER
E então, durante 10 longos anos, os Mongóis dominaram Bagdad.
Bu filmde anlatılan hikaye, Catania'ya fazla uzak olmayan... Ionio kıyısındaki Sicilya, Aritrezza'da geçer.
Uma história de exploração de homens por homens em Aci Trezza, Sicília.
İnsanın insanı sömürmesinin hikayesi... -... dünyanın her yanında yaşanmaya hiç durmadan devam eder.
Estas são as casas, as ruas, os barcos e as pessoas de Aci Trezza.
Bunlar Acitrezza'nın evleri, sokakları, kayıkları ve denizi.
Não há actores.. estes são os habitantes de Aci Trezza.
Sandallar, kaç para ediyorlarsa alabilmek için geceden tutulmuş balıklarla gelirler.
Os barcos regressam com as capturas da noite. O peixe foi sempre significado de vida para Aci Trezza..
Fakat Acitrezza'da neredeyse tüm yarınlar aynıdır.
Mas em Aci Trezza, os amanhãs são sempre iguais.
Acitrezza'da bu sabah... toptancılarla gençler pazarlık edecekler.
Esta manhã em Aci Trezza, serão os jovens a negociar com os grossistas.
Çünkü Acitrezza'da aşk, zenginliğe bağlıydı.
Em Aci Trezza, o amor está ligado à prosperidade.
Acitrezza'nın çanları, erkekleri denizde olanlar için tehlike haberini yayıyor.
O sino espalha o medo em Aci Trezza para aqueles que têm homens no mar.
Ama Acitrezza'da ona kimse yardım etmiyor.
Mas ninguém o ajuda. Ninguém o quer em Aci Trezza.
Cola gibi, Acitrezza'da açlıktan bitap düşmüş ve ölmek üzere olan, zincirlenmiş köpek gibi çocuklara ne vaat ediyor?
Está interessado em saber o futuro do Cola. Morrer de fome em Aci Trezza, como um cão amarrado a uma corrente...
Burada, Acitrezza'da bizler iyi ve çalışkan işçileriz.
Aqui, em Aci Trezza, somos trabalhadores bons e esforçados.
Aci çektiriyor.
Pode magoá-las tanto.
Geciktigimiz her dakika, Helen'im aci çekiyor.
A minha Helena sofre, cada minuto que esperamos.
Aci içindeki bir hayvan gibi agladi, lordum, sonra da zirhini istedi.
Ele chorou que nem um animal ferido e depois pediu a armadura.
HAYATI SEVMEKTİR, ACI ÇEKERKEN BİLE SEVMEK.
AMAR A VIDA, AMÁ-LA MESMO QUANDO ESTAMOS A SOFRER...
- Aci çekmek aptalliktir.
- Sofrer é idiota.
Ama aci çekmek, ödün vermektir.
Mas o sofrimento é um compromisso.
" Mado sevgilim, yoklugun her gün daha aci verici oluyor. Gri bir dünyada sürgündeyim.
Querida Mado, a tua falta é cada dia mais dura de suportar.
Aci bana, yapma.
Ho, não!
" Pek az kisi duyacak aci
" Para poucos será um desgosto...
Bunu yapabilmek için yüreklerimizi aci içindeki diş dünyaya kapatmaliydik.
Para tal, o nosso coração teve de endurecer face ao sofrimento do exterior.
Onlara yeteri kadar aci çektirttik.
Raios, mostrámos o que valemos.
ÇİN YEMEKLERİ ACI VE BAHARATLI
"Comida chinesa picante"
Mütevazi bir sekilde baslayip... bu imparatorlugu yarattigimi görmemesi ne aci.
É uma pena que não tenha visto... como criei este império a partir de origens tão humildes.
Peki aci hissetmedigin?
E que é completamente imune à dor?
Cok fazla siddet, cok fazla aci yasandi.
Ja houve violencia e dor demais.
Sen dunyada aci c _ eken tek adam oIdugunu mu saniyorsun?
JuIgas que foste o unico a sofrer?
Burada hepimiz c _ ok aci c _ ektik, ama vazgec _ medik.
Aqui todos passamos por isso, mas nao desistimos.
Onun midesinde iken aci ve istiraplarin en kotusu olan,... binlerce sene oluyormus gibi olacaksiniz.
No seu ventre encontraram um novo sentido para a palavra'sofrimento', sendo digeridos lentamente durante mil anos.
Sakin İmparator'un gucunu kucumseme,... yoksa babanin cektigi aci kadere, sende ortak olursun.
Não subestimes o poder do Imperador. Ou sofrerás o destino do teu pai.
Bugünün sirlari Ada, aci ile ilgili.
Ada, os mistérios de hoje são os dolorosos.
- Hic acï cekmedim.
- Não sofri.
Acitrezza'nın balık toptancıları her zaman olduğu gibi erkenden ayaktalar.
Como sempre, os grossistas de pescado são os primeiros a acordarem em Aci Trezza.
Derinliğimin ötesine yelken açtım fakat sadece kendi talihimiz için yeni suları araştırmak için. AçIıktan ölecek olsaydım, bir tek adamımı bile satmazdım.
Mesmo que tivéssemos a morrer à fome, nunca os trairia.
Bundan böyle, açIık, susuzluk, ve nihayet alabora olmak.
Morreremos de fome e de sede e viraremos ao contrário.
En azından açIıktan ölmeyeceğim.
Bom, não irei morrer de fome de certeza...
Daha fazla açIığa dayanabileceğimi sanmıyorum.
Não vão ter fome por muito mais tempo...
- Para! - Ama inan, eğer zekâsına saygı duyduğum, ruhu benim ruhumun eşi olan ve beni deli edecek şehvetli bir tutku için duyduğum açIığın aynısını duyan bir erkeğe aşık olmazsam, hayatım boşa geçmiş olacak. Evet, para.
- Casam-se por dinheiro.
- Acï veriyor mu?
- Dòi?
Erkekler size acï çektirdi. Çünkü zeka, yetenek, para her seyiniz vardï. En çok istediginiz bir sey hariç :
Homens que te fizeram sofrer porque nasceste com cérebro talento, dinheiro, tudo menos o que mais desejava :
- AçIıktan ölüyorum.
Tem fome? - Imensa.
AçIıktan ölüyorum.
Estou com imenso apetite.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]