Birkaç dakika Çeviri Portekizce
3,784 parallel translation
- Evet. Birkaç dakika önce, iki silahsız Konfederasyon askerini öldürdüğünüze şahsen tanık oldum.
Eu pessoalmente vi-o matar dois confederados desarmados há momentos atrás.
- Birkaç dakika daha, Sayın Başkan.
- Mais uns minutos, sr. Presidente.
- Birkaç dakika rahat verir misin?
Pode deixar-me em paz por uns minutos?
Bize birkaç dakika ver.
Dê-nos uns minutos.
- Birkaç dakika rahat verir misin?
- Não sei. Pode deixar-me em paz por uns minutos?
Sanırım onu birkaç dakika önce gördüm. Ama emin değildim o yüzden yaşamasına izin verdim.
Penso que o vi há minutos atrás, mas não tinha a certeza, por isso deixei-o viver.
Birkaç dakika içinde burada olur.
Bem, ele estará aqui em alguns minutos.
Patlamadan birkaç dakika önce olağandışı birşey farkettin mi?
Notou alguma coisa diferente antes da explosão?
Birkaç dakika verebilir misin?
- Podes dar-me um minuto?
Birkaç dakika sonra, patlama gerçekleşti.
Momentos depois, ocorreu a tragédia.
Birleşik Devletler savcısı, benim bir arkadaşım onlar işlem için seni almadan önce, birkaç dakika geçirebileceğimizi söyledi.
O procurador federal é meu amigo, disse que podia ter uns minutos consigo antes de o levarem para o processarem.
Bana birkaç dakika ayırabilir misin merak ediyordum.
Gostava de saber se posso ter uns minutos do seu tempo.
Gece yarısına birkaç dakika kaldı.
Faltam poucos minutos para a meia-noite.
Polis birkaç dakika için buranın etrafını saracaktır. Kaçamazsınız.
A polícia vai cercar este sítio dentro de minutos, não vão poder fugir.
Birkaç dakika daha lazım.
Mais alguns minutos.
Bize birkaç dakika verin ve hemşire sizi yanına götürecektir. Onu odaya alıyoruz şu anda.
Vamos transferi-la, agora.
Birkaç dakika içinde kapı ağzına kadar dolu olacak.
A qualquer minuto agora, a sala estará.
Birkaç dakika sonra bir belboy onu bulmuş.
Um mensageiro encontrou o Kroyov uns minutos depois.
Maggie ile birkaç dakika konuşsam olur mu?
Podes dar-me um minuto para falar com a Maggie? - Sim.
Birkaç dakika daha bekleteceğim sizi.
Apenas mais alguns minutos.
Birkaç dakika olmuştu.
- Capitão, foram só minutos.
Zavallı adam siz çalıların içinde kıpırdanıp küçük dürbünlerinizle onu dikizlemeden torunuyla birkaç dakika bile geçiremiyor.
O pobre homem não pode passar uns minutos com a neta sem que vocês estejam atrás de um arbusto e a espreitar pelos binóculos.
Birkaç dakika içinde resepsiyonda olacak.
Vai chegar à receção em três minutos.
Birkaç dakika önce gördüğüm kadar iyi görmüyorum.
Há uns minutos, achava mais.
Birkaç dakika sürer.
- Só vai levar alguns minutos. - Certo.
Sadece birkaç dakika sürecek dedim.
Só vai levar alguns minutos.
Beyler bize birkaç dakika müsaade eder misiniz?
Dêem-nos alguns segundos, amigos.
Şayet o kadar uzun beklediysen neden birkaç dakika daha beklemiyorsun?
Se já esperaste tanto tempo, espera mais um pouco.
Birkaç dakika sonra Meridian Hill istasyonunda çıkarken.
Ali está ele, a sair da estação Meridian Hill alguns minutos depois.
Yani birkaç dakika içinde isim ve adresleri öğreneceğiz. Daha ne kadar basit olabilir?
E teremos nomes e endereços.
Lily! Birkaç dakika müsaade etsen de konsantre olsak, olur mu?
Lily, precisas de nos deixar concentrados por alguns minutos, está bem?
Birkaç dakika sonra Bay Fowkes'un kır evinde olacağız.
Estaremos na propriedade do Sr. Fowkes daqui a uns minutos.
Belki bana birkaç dakika ayırabilirsiniz.
Talvez possa conceder-me um momento.
Sorun değil. Birkaç dakika içinde ön kaydı hazırlarız.
Tudo bem, podemos gravar previamente, dentro de minutos.
Pek güzel. Dediğim gibi, ben SmithJohnson'dan geliyorum ve Dr. Cornish ile birkaç dakika sohbet edebilmeyi umuyor...
Sou da Smith Johnson, e estava com esperança de que o doutor Cornish tivesse uns minutos para...
Yemek birkaç dakika içinde hazır olur.
O jantar está pronto dentro de alguns minutos.
Bize birkaç dakika müsaade eder misiniz?
Podem dar-nos uns minutos?
Birkaç dakika geçmeden tutuklanacağımı biliyorum. Neden gideyim ki?
Era preso em minutos, então, porque voltei eu?
Birkaç dakika lazım.
Preciso de mais alguns minutos.
Birkaç dakika izin ver!
Dê-me uns minutos.
Bu anı yıllardır bekliyordum. Birkaç dakika daha sabredebilirim.
Esperei por isto tantos anos, posso esperar mais uns minutos.
Bu arada, birkaç dakika önce biri seni aradı. Bir kadın.
Tu recebeste uma chamada há alguns minutos.
Hazırlanmak için birkaç dakika kazandık o kadar.
Conseguimos uns minutos para nos prepararmos.
Birkaç dakika sonra kitle katili olacağım.
Em alguns minutos, serei um genocida.
Seninle olduğum her sefer, o birkaç dakika beni eleştirmeyeceğine garanti veriyorum.
Sempre que estou no ar contigo, são mais uns minutos em que é garantido que não me estás a dar uma coça.
Birkaç dakika için arabamda Shelbyville radyosu dinledim.
ouvir a rádio de Shelbyville no meu carro durante uns minutos.
- Birkaç dakika daha dayan tamam mı?
- É só mais uns minutos.
Birkaç dakika daha kalmak ister misiniz?
Gostaria de ter mais alguns minutos?
Birkaç dakika içinde öğreneceğiz.
Daqui a alguns minutos já saberemos.
Sadece birkaç dakika kalacağım.
Só demorarei alguns minutos.
- Birkac dakika.
Minutos.
birkaç dakika sonra 23
birkaç dakika önce 30
birkaç dakika daha 16
dakika 21
birkaç 16
birkaç gün sonra 35
birkaç ay sonra 20
birkaç gün önce 41
birkaç hafta sonra 22
birkaç saat önce 23
birkaç dakika önce 30
birkaç dakika daha 16
dakika 21
birkaç 16
birkaç gün sonra 35
birkaç ay sonra 20
birkaç gün önce 41
birkaç hafta sonra 22
birkaç saat önce 23