English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ B ] / Bu çok kötü

Bu çok kötü Çeviri Portekizce

4,033 parallel translation
Bu çok kötü.
Isto é desagradável.
Özür dilerim, bu çok kötü bir fikirdi.
Desculpa. Foi uma péssima ideia.
Bu çok kötü bir fikir.
É uma péssima ideia.
Bu çok kötü bir laf.
Que parvoíce.
Bu çok kötü.
Isso está mau.
- Bu çok kötü, böyle söyleme.
- Isso é horrível. Não digas isso.
Bu çok kötü.
Isto é muito mau.
Ah, bu çok kötü..
Isto é terrível.
- Çocuklar, bu çok kötü bir fikir değil.
- Pessoal, isto não é má ideia.
- Sessiz ol. Fakat bu çok kötü, gerçekten öyle.
- Mas é muito mau, é mesmo.
- Bu çok kötü!
- Mas que chatice!
Bence bu çok kötü değil.
Acho que este não é muito mau.
Oh, bu çok kötü.
Oh, isso é terrível!
- Bu çok kötü.
- Isso é muito mau.
Bu çok kötü oldu.
Parece um desperdício cancelar.
Ama şimdi fark ediyorum. Bu çok kötü bir şey.
Mas percebo isso agora é muito pior, porque sem ela,
Şikâyetiniz olursa, sizin için bu çok kötü bir durum çünkü adadaki kimsenin umurunda olmaz ve evrenin geri kalanındaki hiç kimsenin de haberi olmaz.
Se tiverem alguma reclamação, é uma pena, pois ninguém na Ilha quer saber! E ninguém no resto do universo, jamais saberá.
- Bu çok kötü bir fikir!
Essa é uma ideia muito má!
Bu çok kötü olmalı, değil mi?
Deve ser horrível.
Bu çok kötü.
Isso é muito triste.
Bu çok kötü bir fikir.
Isto é uma péssima ideia.
Bu çok kötü.
- Que seca!
Bu çok kötü.
É uma pena.
Bu çok kötü oldu.
Isso é uma treta.
Bu çok kötü.
Isto não é nada bom.
Destek ekibi çıkıp onarmak zorunda kalırsa bu durum çok kötü görünür.
Vai parecer muito mal se o grupo de rendição tiver de ir lá fora consertá-lo.
Ama ne zaman ki basın onun hakkında çok büyük birisi, bir ikon bir dâhi olduğu hakkında yazılar yazmaya başlayınca bu yazılar onu bir uyuşturucu gibi çok kötü bir şekilde etkilemeye ve kafasını karıştırmaya başladı.
Mas quando a imprensa começou a escrever sobre ele como sendo importante, ícone ou génio, ele começou, sim, a ficar afectado com isso e afectou-o terrivelmente. Como uma droga, porque o confundia.
Abisini kaybetti ve mezarlığı kazdı Bu da çok kötü
E que faz desenhos bem dementes.
Bu konu çok kötü bir yöne evrildi.
Este tópico todo ia numa direção muito má.
Bizimkilerin, bütün bu sevgili şeyleri ortaya çıkmadan birleşmemeleri çok kötü.
É pena a tua mãe e o meu pai não se terem juntado antes desse aparecer.
Çok kötü bu.
Isto é muito triste.
Bu şubede çok kötü işler çeviren birkaç kişi olduğundan şüphelendiğimizi söylememe gerek yok.
Não tenho de lhe dizer que suspeitamos que há pessoas nesta filial que estão a fazer coisas inaceitáveis.
Bu konuda kendimi çok kötü hissediyorum.
Sinto-me muito mal, com isto.
Bu nedenle onun çok kötü biri olduğu söylendi.
Daí a referência a ele ser um homem muito mau.
Bu da pek çok kişinin Joker'den beri Gotham'ın gördüğü en kötü suçlular olarak addettiği bir grubun ürpertici tırmanışına işaret ediyor.
Isto marca uma escalada assustadora... de um grupo que muitos já consideram... os piores criminosos que Gotham já viu... desde o Joker.
- Bu çok kötü.
- E não seria tão mau se eu...
Senin yüzünden yakalanması Nico, bu ölümden çok daha kötü bir kader.
Ser assombrado pelos erros cometidos, Nico... é um destino muito pior do que a morte.
Bu seferki çok kötü değil ya, boş ver.
Não, não é tão mau desta vez.
Bu kalenin sahibi olan kişi çok kötü bir adam.
O dono deste castelo é uma pessoa muito má.
- Çok kötü bu.
Até me sinto mal.
Çok kötü oldu bu.
Isto é uma treta.
Bu kadar çok hissetmenin sana kötü geldiğini sanıyordum?
Achei que fosse perigoso se envolver tanto.
Hemzemin geçitte bir adamımız makinisti kafaya almış konuşuyor. Her şey yolunda gidiyor... ta ki bir adam canavar kamyonla gelene kadar... yani çok kötü durumdayız çünkü kamyonu... raydan dışarı itebilir, malum yaptığı iş bu.
temos um tipo a dar conversa ao maquinista. porque ele pode empurrar que é o que ele faz.
- Bu çok mu kötü olurdu? - Evet.
- Seria assim tão mau?
Hep bu şartlar altında karşılaşıyor olmamız çok kötü.
É uma pena que tenhamos de nos encontrar, sempre, debaixo destas circustâncias.
Sadece şöyle diyelim, eğer kötü emelli kişilerin eline geçerse bu adam çok zor durumda kalabilir.
Digamos apenas que pode estragar a vida ao tipo se, digamos, cair nas mãos erradas.
Bu onu cidden çok kötü etkiliyor.
Ficou transtornada.
Biliyorum, çok kötü bir durum bu.
Eu sei. É tão mau.
Bu işi sımsıkı tutmalıyız Mal, akıllıca davranmalıyız,... ve başka bir şeyin olmasını bir şeyin çıkmasını engellemeliyiz,... çünkü eğer olursa, çok kötü olur,... çünkü hepimiz bunun içindeyiz,... bütün birim dostum.
Temos que manter isto firme e ser inteligente, e assegurarmos que o que acontecer, nada sai nada para fora, Porque se isso acontecer, vai ser pior porque estamos todos envolvidos toda a policia, companheiro.
Ama erkekler ve kızların birlikte şarkı söyleyememesi çok kötü bu yüzden ısınma olarak aynı şarkıda erkeklere karşı kızlar yapabiliriz dedik.
É chato que os rapazes e as raparigas não possam fazer um número juntos, por isso pensámos que, para aquecimento, podíamos fazer os rapazes contra raparigas no mesmo número, para começar isto.
Dehşete düştüm ve utandım ve bu fevkalade kötü davranışım hastaneye çok kötü bir şekilde yansıdı. Bu odadaki herkesten tek tek özür diliyorum.
Estou chocado e envergonhado, e na medida em que a minha conduta rude reflecte mal ao Hospital, peço desculpa a cada um e a todos nesta sala.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]