English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ H ] / Halledeceğiz

Halledeceğiz Çeviri Portekizce

1,292 parallel translation
Bu gece de Johnson kardeşleri halledeceğiz.
Logo, trataremos dos irmãos Johnson.
Bir dakika daha verin, her şeyi halledeceğiz, Bayan Davies.
Dê-nos mais um minuto. Nós resolvemos tudo, Miss Davies.
Bunu beraber halledeceğiz.
Resolveremos isto juntos.
Annenle bu sorunu halledeceğiz.
Eu e a tua mãe vamos resolver isto, está bem?
Önce bu Marlo denen çocuğu halledeceğiz daha sonra her zamanki gibi yayılacağız.
Só temos de apanhar o Marlo e, depois, já nos podemos espalhar.
Kendimiz halledeceğiz.
Vamos lidar com isto sozinhos.
Bu işi sistemin dışındaki kişilerle halledeceğiz.
Acho que temos de fugir às regras neste caso.
Halledeceğiz, değil mi Danny?
Já arranjamos tudo. Não é, Danny?
Bu konuyu halledeceğiz.
- Mas isto resolve-se já.
Bunu sen istedin, o halde halledeceğiz.
Tu queres, então vamos fazer com que resulte.
Bu işi halledeceğiz. Saçma sapan konuşabiliriz ama bu işi halledeceğiz.
O Mike diz muita merda, mas nós fazemos o serviço.
- Tamam halledeceğiz!
- Vai correr tudo bem.
Onu halledeceğiz elbette.
Havemos de o apanhar, claro...
Pazartesi de işimizi halledeceğiz.
E na segunda fazemos o nosso trabalho.
Gelecek hafta falan olmaz... bu boku şimdi halledeceğiz.
E não vai haver uma próxima semana... a não ser que se resolva esta merda agora.
Halledeceğiz.
Não te vai acontecer nada.
Kendimiz halledeceğiz.
- Nós vamos tirar! - Como assim "nós"?
Çanak antenleri bir türlü yerleştiremedik ama halledeceğiz.
Bem, as antenas de satélite são difíceis de ligar, mas vamos conseguir.
Tam donanımlı olarak gideceğiz ve işi tertemiz halledeceğiz.
Vamos em força e apanhamo-lo de forma limpa.
- Bir şeyin yok Molly, halledeceğiz şimdi.
- Estás bem, Molly. Estamos aqui.
Sonra bağırsaklarının görüntülerini inceleyeceğiz. Kanamayı bulacağız. Sorunu halledeceğiz.
Vemos o vídeo dos teus intestinos, a hemorragia e curamos-te.
Umarım Winnie ve sen bunu halledersiniz. Halledeceğiz.
- Espero que tu e a Winnie o resolvam.
Ama bunu beraber halledeceğiz.
Mas vamos ultrapassar isto juntas.
tamam, şey, bunu başka bir şekilde halledeceğiz, ama buna hazırlıklı olmasınız.
Vamos tentar resolver de outra forma, mas devia preparar-se para isso.
"Bu işi halledeceğiz." Nasıl?
"Vamos sair daqui." Como?
Biz bu işi halledeceğiz.
Vamos resolver isto.
Birlikte çalışmak istiyorsan, bunu Lex'le halledeceğiz... anlaşma budur.
Queres trabalhar em conjunto comigo, então vamos conversar com o Lex, esse é o acordo.
Bunu biz halledeceğiz!
Nós cuidaremos disto.
Çünkü biz... Biz bunu halledeceğiz.
A gente vai chegar num acordo.
Bu yüzden kış uykusuna yatmazlar. Alın üstüne bir de bunu için. Artık yaz boyunca yaptığınız şeyleri sadece bir haftada halledeceğiz.
Acrescentem-lhe isto e faremos numa semana o que costuma levar-vos todo o Verão!
Merak etmeyin, halledeceğiz.
- Nós tratamos disto.
Bunu bu seferlik medeni şekilde halledeceğiz.
Desta vez, vamos ser civilizados.
Bu işi biz halledeceğiz.
Nós vamos lá.
Bekleyin, şimdi halledeceğiz.
Espera aí mesmo.
Geldik, halledeceğiz.
Vamos ficar bem.
- Neyi halledeceğiz?
- Fechar o quê?
Sen henüz soğumamışken onu da halledeceğiz, korkma.
Não, vai acontecer enquanto estás quente. Não te preocupes.
Bunu halledeceğiz.
Vamos dar a volta a isto.
Birlikte halledeceğiz.
Vamos resolver isto os dois.
Ve Sonny çek defterini getirecek. Her şeyi orada halledeceğiz.
Sonny leva sua carteira de cheques e resolvemos.
yaz bitmeden bu işi halledeceğiz.
Todos temos que fazer sexo antes do fim do Verão.
Yok bir şey. Halledeceğiz.
Estamos a solucioná-lo.
Bu işi senin yönteminle halledeceğiz, her zamanki gibi.
Faremos isto à tua maneira. Sempre fizemos, certo?
Senin için bu işi halledeceğiz, ahbap.
Nós vamos arranjar isto para si, colega.
- Halledeceğiz bunu.
- Vamos solucionar isto.
Biz her şeyi halledeceğiz.
Nós tratamos de tudo.
Sanırım bunu zor yoldan halledeceğiz.
Acho que vamos ter que fazer isto da maneira difícil.
Halledeceğiz.
Nós ficaremos bem.
Halledeceğiz.
Vamos emendar isso.
Onun için işleri halledeceğiz.
Nós arranjamos todas as coisas por ele.
Sigarayı bırakmaktan korktugunu biliyorum, ama ben de. bunu birlikte halledecegiz.
Eu sei que tem medo de deixar de fumar. Eu também. Vamos fazer isto juntos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]