English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ I ] / Izin verilmiştir

Izin verilmiştir Çeviri Portekizce

65 parallel translation
Jüri talimatlarımı unutmasın, bu davayı ne kandi aralarında tartışabilirler, ne de huzurlarınızda tartışılmasına izin verilmiştir.
O júri vai lembrar-se das minhas instruções. Nem entre vós, podem discutir este caso, nem permitir que ele seja discutido na vossa presença.
José, izin verilmiştir... altını istediğin zaman ıslatabilirsin evlat.
José, autorização... para molhares as fraldas quando quiseres.
Bu bayanın gitmesine izin verilmiştir.
A dama pode ir.
"İlgililere. Bay Frank Nitti'nin,..." "... herhangi bir ihtimale karşı bu silahı taşımasına izin verilmiştir. "
" A quem possa interessar, o portador desta sr. Frank Nitti, deve receber toda cortesia e consideração.
Makul yorgunluk ve korku mefhumu nedeniyle, izin verilmiştir.
Concedida, com o devido sentido de exaustão e terror.
Her zaman hemşirelerimi seçmeme izin verilmiştir.
Dantes deixavam-me sempre escolher as minhas enfermeiras.
Sizin karşıt avukatı olarak hareket için l've yokluğu geçici izin verilmiştir.
Concederam-me uma licença de ausência temporária, de modo a defender os vossos oponentes.
Yüksek talep nedeniyle Erkek-fahişe ödülleri gecesine her üyenin yalnızca iki bilet almasını izin verilmiştir.
Devido á muita procura, cada membro só receberá dois bilhetes - para os Prémios Prostituto deste ano. - Que tal vai isso?
Şüphesiz, bu süre zarfında, askeri uçuşlara izin verilmiştir, ama FAA bu konuda açıklama yapmıyor.
Alguns vôos militares tiveram autorização para voar enquanto isto decorria, mas a FAA não fala deles.
Yok edilmeleri kararlaştırılan bu günde, bütün Yahudiler, kendilerini koruyabilme hakkına kavuşacaklar ve kendilerine saldıranların tüm mülklerini yağmalamalarına izin verilmiştir.
No dia destinado à sua execução, todos os Judeus terão o direito de se proteger e terão direito a ficar com todos os bens de seus atacantes.
Komutan Mackey, izin verilmiştir.
- Capitão da Marinha Mackey, têm autorização.
Bir kızın deliliğine... güzelliği kadar izin verilmiştir.
Uma rapariga pode ser maluca, desde que seja proporcionalmente boa.
Apollo 11, ay modülünün birleştirmek için gerekli izin verilmiştir.
Apolo 11, podem começar com o acoplamento do módulo lunar.
Gözlem uçuşlarına, 23 Ekim 1962 tarihli Rio Antlaşması kapsamında, Amerika Eyaletler Organizasyonu kararı ile izin verilmiştir.
Os voos de reconhecimento estão autorizados pela resolução aprovada pela Organização dos Estados Americanos sob o Tratado do Rio de 23 de Outubro de 1962.
Sadece Jedi Konseyi üyelerinin girmesine izin verilmiştir.
Apenas membros do Conselho Jedi podem entrar.
Bu noktanın ilerisine yalnızca manyak sabıkalı çocukların geçmesine izin verilmiştir.
- Não há problema. Só crianças criminalmente loucas são permitidas para além deste ponto.
Uçuş seviyesi 370'de uçuşunuza izin verilmiştir, LTD-740.
Tem permissão para voar a 37º do nível, LTD-740.
Bu vesileyle, şu andan itibaren sana idari izin verilmiştir.
Está a partir de agora em licença administrativa, em vigor imediatamente.
Ölümcül güç kullanımına izin verilmiştir.
O uso de força letal está autorizado.
Kaleido Yıldız Sistemi'nin kullanımına izin verilmiştir.
Está autorizado o uso do sistema Kaleido Star.
İnsanlığın ileri doğru gitmesine izin verilmiştir.
A humanidade tem de poder seguir em frente.
Abassin Zadran'ı 24765 kimlik no'lu memura teslim etmek üzere izin verilmiştir.
Tem autorização para entregar o Abassin Zadran ao agente com o número de identificação 24765.
İzin verilmiştir, Başçavuş O'Rourke.
O Sargento Mor O'Rourke tem permissão.
İzin verilmiştir. - Teşekkürler.
Não saiam da praia.
İzin verilmiştir, Kont Ordonez.
Tens minha permissão, Ordonez.
İzin verilmiştir.
Têm a minha autorização.
İzin verilmiştir.
Permissão concedida.
İzin verilmiştir.
Licença concedida. Diga-lhes...
- İzin verilmiştir. - Sağolun efendim.
- Permissão dada.
İzin verilmiştir, Baldrick. Tabii ki, bebeklerin nereden geldiği ile ilgili olmadığı sürece.
Permissão concedida, Baldrick, desde que não seja aquela sobre a origem dos bebés.
İzin verilmiştir.
Concedido.
İzin verilmiştir.
Pedido aprovado.
İzin verilmiştir.
- Permissão concedida.
- İzin verilmiştir.
Licença concedida.
- İzin verilmiştir.
- Concedido.
- İzin verilmiştir
- Autorização concedida.
- İzin verilmiştir.
- Fala!
İzin verilmiştir.
Tem a minha licença.
İzin verilmiştir.
Permitido.
- İzin verilmiştir.
- Autorização concedida.
İzin verilmiştir, André.
Permissão concedida, André.
İzin verilmiştir.
Autorização concedida.
İzin verilmiştir.
Considere-a concedida.
- İzin verilmiştir.
- Concedida.
- İzin verilmiştir. - Teşekkür ederim.
- Autorização concedida.
Gettin'Up Morning'in Western Derby'sine katılmasına izin verilmiştir.
A entrada de Acordar Cedo no Western Derby é permitida.
- İzin verilmiştir. Teşekkürler Houston.
Obrigado, Houston.
İzin verilmiştir.
Mandado.
İzin verilmiştir efendim.
Permissão concedida, senhor.
- İzin verilmiştir.
Concedida.
İzin verilmiştir.
Permissão dada.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]