English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ O ] / Olmuş yani

Olmuş yani Çeviri Portekizce

2,305 parallel translation
E ne olmuş yani?
Qual é o problema?
Sıradan, orta halli bir kız. Ne olmuş yani?
Ela é uma miúda comum e vulgar.
N'olmuş yani, ahbap!
E depois, meu!
N'olmuş yani?
"E depois?"
N'olmuş yani?
Porquê?
N'olmuş yani oradaysam?
Estava lá.
Bazı şeyler değişiyor. - Ne olmuş yani?
As coisas mudam.
Janet'ın büyük bir evi, spor arabası, milyoner erkek arkadaşı varsa n'olmuş yani.
A Janet tem uma mansão, um carro desportivo e um namorado rico.
Ne olmuş yani?
E então?
Ne olmuş yani? - Kendi doğum gününü?
- Todos andamos um pouco abstraídos.
Beklentilerim yüksekse ne olmuş yani?
O que é que tem eu ter expectativas altas?
Ne olmuş yani?
E se tiver?
- Ne olmuş yani Manny?
- Diz depressa, Manny.
Tek kolum yoksa ne olmuş yani.
E então se me falta um braço.
Ne olmuş yani?
- E então?
- Ne olmuş yani?
E então?
Ne olmuş yani?
Como é que foi isso?
Ne olmuş yani?
E se elas o forem?
- Ne olmuş yani? Artık anneme ihtiyacım yok mu?
- E já não preciso da minha mãe?
Ne olmuş yani, bir hizmetçi çocuk ne yapabilir ki?
E o que um servo pode fazer?
- Ne olmuş yani?
- E isso é estranho porquê?
Evet, ne olmuş yani?
Sim, o que é que têm?
Ne olmuş yani?
E dai?
Sadece biraz içtim, ne olmuş yani?
Eu bebi duas bebidas. E depois?
Ne olmuş yani? Senin geldiğin bir gece tesadüfen sarhoş olmuşsam ne olmuş?
Embebedei-me na noite em que vocês apareceram.
Eee ne olmuş yani?
E para que interessa?
Ne olmuş yani?
Depois o quê?
- İğrendiriyor. Ne olmuş yani?
Sim, mas e depois?
Yani adamın biri, etrafta masum masum uçağını uçururken ufak bir hareket yapmış ve bombacı mı olmuş?
Então, um tipo está a pilotar o seu avião, carrega num botão e ele é o bombista?
Yani ilk girişi, son girişi olmuş.
A primeira e última.
Yani bunun anlamı Brian Lester'ın yaralarına, T-Rex neden olmuş olamaz.
Nada que se pareça. Significa que a mordida do T-Rex não podia causar os ferimentos do Brian Lister.
Evin dışında 2008 model bir Silverado'nun park edildiği görülüyor yani en azından olay yakın zamanda olmuş.
Parece estar um Silverado de 2008 estacionado à porta da casa, por isso tem de ser, pelo menos, tão recente.
Yani? Ne olmuş ki?
O que tem ela a ver com isso?
Ne olmuş yani?
- E?
Yani cisim 186 postada kayıp mı olmuş?
Então o objecto 186 desapareceu dos correios?
Yani evet, 15 yıl olmuş.
Por isso, sim, 15 anos certinhos.
Yani, yirmi yıl önce olmuş ve Tom da çok iyi bir adam, değil mi?
Quero dizer, aconteceu há 20 anos, e o Tom é um bom homem, certo?
Elektronik fişler, şampanyanın Ellison'a gece saat 11 : 57'de getirildiğini gösteriyor. Yani bu zamandan sonra olmuş olmalı.
Bem, os recibos do computador dizem que o champanhe foi entregue ao Ellison as 23 : 57, por isso tem que ser algum tempo depois disso.
Ne olmuş yani?
E daí?
Çok korktum. Ne olmuş yani?
O que tem?
Yani ne olmuş?
E depois?
Yani bu rızası dışında olmuş demek.
Ou seja, não pode anuir.
Ama bi saniye bi düşün buraya geldim ve kuzenim yani senin kız arkadaşın olmuş Şu an üzgünüm sana değil ama gözlerime kızgınım.
Mas honestamente pensas que vim aqui para ver as partes da minha prima... merda, da tua namorada? Estou perturbado agora... não é por ti, mas pelos meus pobres olhos.
Yani şu anda yüzünüzde olan şok olmuş... "Tanrım, bir hemşire bana çıkma teklif etti, bundan nasıl yakayı sıyırırım?" ifadesi çok hoş olsa bile.
Essa expressão de "Meu Deus, um enfermeiro convidou-me para sair, como me safo desta?"
- Ne olmuş yani?
- E?
Tabi Max suç mahalindeymiş ama 3 olmuş oluyor.. en fazla 5 yani elektrikli sandalyeden yırttın
Mas claro, estamos no máximo e na cena do crime, mas vais conseguir três, no máximo cinco. Nunca a cadeira eléctrica.
Ne olmus yani?
E depois?
Olmuş mu? Yani, çok basit değil, değil mi?
Quero dizer, não é muito simples, certo?
Ne olmuş, fikrini mi değiştirdin yani?
Mudaste de ideias?
Ne olmuş yani?
Achas o quê?
Kasaba iste. Ne olmus yani?
É a cidade.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]