Yemek mi Çeviri Portekizce
2,610 parallel translation
Yemek mi pişiriyor?
Vai cozinhar?
Mutlu gün için yemek mi yapıyorsunuz?
A fazer comida para o feliz evento?
Yemek mi?
Jantar?
Yemek mi pişirdin?
Cozinhaste?
Bir kişilik yemek mi? Paket istiyorum.
- Mesa para uma pessoa?
Çiğneyemeyeceğin bir yemek mi?
Não se pode mastigar.
Yemek mi aldın?
Trouxeste comida?
- Birisiyle yemek mi yediniz? - Hayır.
- Foi jantar com alguém?
Yemek için mi buradasın oyun oynamak için mi?
Estás aqui para comer ou jogar?
Yemek yapmayı hala kendini rahatlatmak için mi kullanıyorsun?
- Então, ainda usas cozinhar como terapia? Pois.
- Yemek yediniz mi?
- Já comeste?
2 gece önce, gizemli bir şekilde bu dava hakkındaki fikrinizi değiştirmeden evvel Stern, Lockhart Gardner firmasının... ... bir ortağıyla yemek yediniz mi?
Há duas noites, antes de ter mudado de opinião em relação a este caso, como que por magia, jantou com uma sócia da firma de advocacia Stern, Lockhart Gradner?
Yemek de mi yapıyorsun?
- Também cozinha?
Yarın çocuklar gidince, Carla'yı çağırıp ikimiz şöyle güzel bir yemek yemeye gidelim mi?
Quando as crianças saírem amanhã, porque não deixamos o bebé com a Carla e vamos jantar fora?
Henry ile birlikte yemek mi istiyorsun?
Querias comer com o Henry?
Yemek iyi gitti mi?
O jantar correu bem?
Yemek mi?
Comida?
Ona yemek veriyorsun, Lynette sonra aptal oyunlarınızı oynatıyorsunuz. Böylece kendiniz iyi mi hissediyorsunuz?
Dá-lhe de jantar, Lynette, e depois deixa-lo jogar os seus jogos estúpidos para se sentir bem consigo própria?
Daha yemek yemedin mi?
Já acabaste de comer?
Tamam, çocukları yemek için alıyorlar, değil mi?
Raptam raparigas... é comida, certo?
Yemek çok güzeldi, değil mi?
Bela comida, hã?
Taş yemek, dediğin kadar da aptalca bir şey değilmiş, değil mi?
Parece que comer pedras não era assim tão estúpido.
Selam, yemek geldi mi?
A comida já chegou?
Yemek masasında söylemek için biraz kaba değil mi?
Isso é um pouco vulgar, não achas?
Yemek getirmişler mi?
Trazem comida?
Yemek yedin mi?
Já comeste?
Sen hiç Babbo'da yemek yedin mi?
O quê? Alguma vez dispensaste o Baboo?
En iyi yaptığın yemek spagetti mi yani?
Então, a tua especialidade é esparguete?
Yemek şirketi yürütmenin fazla kazandırmadığını biliyorum ve bu otel işinde oldukça iyi para var. Burayı öylece kapatacaksınız, değil mi?
Se que a empresa de catering não está a dar lucro e que o hotel compensa muito, mas vocês vão fechar isto, não é?
Yemek için bilekliklerini mi çıkarıyorlar?
Estão a tirar as pulseiras por comida?
Yemek onun için mi?
Com o tipo novo?
Kasti olarak hiç birisi dün yemek yememiş mi?
Será que não comeram ontem?
Yemek için erken mi geldim?
Venho cedo demais para jantar?
Claire yemek mi yapıyor?
A Claire cozinha?
Yemeğe? Bu öylesine bir yemek mi?
É uma visita social?
- Yemek verdiler mi? - Evet.
- Alimentaram-te?
Birşeyler yemek ilgini çekebilir mi?
Estás interessada... em... ir comer qualquer coisa?
Diğer herkes kampta yemek yiyorlar, değil mi?
Estão todos no acampamento a comer, certo?
Biliyorsun değil mi, patlamış mısırdan yemek istiyorsak...
Sabes, se quisermos aquelas pipocas... Então, a propósito do Todd...
- Yemek yapmayı öğrenme vaktin gelmedi mi?
Talvez seja a hora de aprenderes a cozinhar.
Yemek yedin mi?
Já jantou?
Şimdi yemek pişirmemiz gerek değil mi?
Não temos coisas para cozinhar?
Hey, Pete'e söylemeyeceksin, değil mi? Neyi, reçetesiz bir gün ve yemek yiyoruz.
Não vais contar ao Pete, pois não?
Sürücü de karışıyor olaya, yemek fırlatıyor çünkü elmayla ilgilenmiyor, değil mi?
O condutor está a envolver-se, a atirar-lhe comida porque ele não gosta de maçãs, pois não?
Evet ama burada yemek yapmıyorsun, değil mi?
Mas não está a cozinhar comida, não é?
Yemek yedin mi?
Você já comeu?
Acaba yemek verilecek mi toplantıda?
Quando é que vai haver comida?
Hâlâ İtalyan yemeği mi yemek istiyorsun?
- Ainda queres ir a um italiano?
Yemek için peşime mi düşecek?
Brincar de saborear?
- Yemek mi?
Almoço?
- Gaye mi yemek yapıyorum ben?
- Achas que é gay eu cozinhar?