English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ Z ] / Zama

Zama Çeviri Portekizce

192 parallel translation
Ama artık hafızama güvenmemeye başlıyorum.
Mas, de repente, começo a desconfiar da minha memória.
İçmek hafızama zarar vermez.
A bebida não me afecta a memória.
Olayın gerçeği şöyle. Söz konusu olayın olduğu gün, ki o gün hafızama kazındı, her zaman olduğu gibi bebeği arabayla gezdirmek için hazırlandım.
Os mais puros factos deste caso são estes... na manhã do dia em questão... um dia que nunca vou esquecer...
Ebediyen hafızama kazındı.
Nunca conseguirei esquecer este quadro.
Scotty, 10 dakikadan az zamaımız var.
Scotty, nos restam 10 minutos.
Onu bulamayacağı bir yere hafızama koydum.
Coloquei-o na minha memória onde ele não o encontrou.
Seni temin ederim hafızama girmeyi kesinlikle istemezsin.
Asseguro-te que esse pensamento nunca passou pelo meu banco de memória.
* onun yüzü * hafızama kazınacak,
A sua face... Ficará gravada na minha mente...
Bu kolay olacak, o geceye ait her saniye hafızama kazınmış durumda.
É fácil... Todos os acontecimentos daquela noite estão selados na minha memória.
Bazı değişkenleri hafızama dayanarak programladım.
Eu programei algumas das variáveis de memória.
Hani zama ve de zingo körfezi!
Levanta a âncora e zarpa.
Hafızama. "
A minha memória. "
- Hafızama kazındı.
- Ficou-me gravado na memória.
Statik hafızama Kaptan Picard tarafından girilmiş... ikilik sistemdeki bir mesajı işliyorum.
Estou processando uma mensagem binária armazenada em minha memória estatica pelo Capitão Picard.
Zama'nın çorak ovasında... barbar Hannibal'in... yenilmez orduları duruyordu.
Na árida planície de Zama... estavam os invencíveis exércitos... do bárbaro Aníbal.
Hafızama bir yararı yok, ama beni azdırıyor.
Não me ajuda a recuperar a memória, mas fico excitadíssima.
Dr. Shiro Zama.
Dr. Shiro Zama.
Dr. Zama?
Dr. Zama?
Ben kondüktörüm, Dr. Zama.
É o revisor, Dr. Zama.
Bir teslimatı Perkey, Batı Virginia'daki bir araştırma kurumundaki Dr. Shiro Zama'ya yapmışlar.
Encontraram um carregamento enviado ao Dr. Shiro Zama num centro de investigação em Perkey, West Virginia.
Bakın, ben buraya Dr. Shiro Zama'yı aramaya geldim.
Vim cá procurar o Dr. Shiro Zama.
Dr. Zama artık burada değil.
O Dr. Zama já não está cá.
Dr. Zama tedavi için onları gruplar halinde toplardı.
O Dr. Zama reunia-os em grupos para o tratamento.
- Zama'nın cesedini dört vagon ilerideki banyoda buldum. - Olamaz.
Encontrei o Zama 4 carruagens à frente, estrangulado nos lavabos.
Zama isimli adamın uyguladığı insanlık dışı bir proje.
Vítimas de um projecto desumano dirigido por um homem chamado Zama.
Onu öldürmeden önce Zama sana şifreyi verdi. Neydi o?
O Zama deu-lhe um código mesmo antes de você o matar.
Sanırım Zama bana giriş-çıkış şifresini verirken zekice davranmış olmalı. - Ne?
Acho que o Zama teria inteligência para não me dar os códigos de entrada e saída.
- Mulder, Ishimaru Zama masum insanlar üzerinde deneyler yapıyormuş.
- O Ishimaru Zama... Ele realizava experiências em humanos inocentes.
Ishimaru, Zama. Testlerini değişik yerlerde yapabilmek için, bu gizli demiryolunu kullanıyordu.
O Ishimaru Zama usava a linha férrea secreta para fazer os seus testes em todo o país.
Bu kadınları kaçıranın Zama olduğunu mu söylüyorsun?
Que o Zama raptou essas mulheres?
Sen Dr. Zama'yı öldürmek için bu trene bindin. Ya sonra?
Você entrou neste comboio para matar o Dr. Zama.
Dr. Zama'nın yaptığı da buydu, değil mi?
Foi o que fez o Dr. Zama, não foi?
Ama başkaları başarısızken Zama başarılı oldu.
Mas o Zama foi bem sucedido no que os outros tinham falhado.
Zama'nın vagonlardan birinin kilidine basmasını izliyorum.
Estou a ver o Zama a digitá-lo numa das carruagens.
Zama'nın trende bıraktığı evrak çantasını buldun mu? Evet.
Localizaste a mala que o Zama deixou no comboio?
Bu benim hafızama 14 yıl önce kazınmıştı.
Está impresso na minha memória e tem assombrado as minhas memórias à 14 anos.
Bunu hafızama kazımalıyım.
- Tenho de fixar isto.
Hafızama alıyorum.
- Cheirar? - Estou a criar uma lembrança.
Gördüğüm şeyle ilgili, hafızama sadece bir saniye gerekli.
Em segundos converto o que vi em memória.
Hafızama lanet olsun!
Maldita cabeça!
Eğer daha az olursa, eski zama çizelgelerini- -
Se não, usem as fichas antigas.
Bilinen bütün tıp kitaplarını hafızama yükledim.
Memorizei todos os livros de medicina existentes.
Artık o dağlar, çöller hafızama kazınmış bilgilerden ibaret.
Aquelas montanhas e desertos são apenas coisas, informação fornece a minha memória.
Seni hafızama kazıdım.
Acabas de entrar na minha memória.
O elbiseli resim hafızama geldi, nasıl hissettiğini biliyordum.
Entrou-me na cabeça uma imagem desse vestido e soube o que sentias em relação a ele.
Kıraç Zama ovasında barbar Anibal'in yenilmez orduları dizilmişti.
Na planície árida de Zama... estavam os invencíveis exércitos... do bárbaro Aníbal.
Rahat ol, onu hafızama aldım.
Relaxa eu tenho-o memorizado.
O an, kelimelerle tarifi olmayan katî bir suret, annemin ölmüş olduğu gerçeği, hafızama çakıvermişti.
Nesse instante tive uma certeza, que nenhuma palavra pode explicar de que a minha mãe tinha falecido.
Hey, tekrar kanamaya başlarsa diye bir bu konuşmalardan bir kısmını hafızama alsam ne dersin.
Que tal eu pegar uns panos caso ele volte a sangrar?
Son 300 yılın meteorolojik kayıtları... Tümünü hafızama kaydettim.
Registros meteorológicos dos últimos 300 anos... gravei-os todos na memória.
Açıkça görülüyor ki, hafızama dandik bir çip takmışsın.
Óbviamente, substituiste um chip falso na minha memória.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]