Bu şahane Çeviri Rusça
228 parallel translation
Bence bu şahane bir şey, değil mi?
- Клёвые местечки, да?
Bu şahane pembeyle günden güne daha hoş olacağım.
Я буду становиться прекрасней день ото дня со сказочной гвоздикой.
- İşte bu şahane.
- Прекрасно.
AÇlK ARTTlRMA... bu şahane müzik aleti yalnızca 25 sent.
Двадцать пять центов за прекрасный музыкальный инструмент.
Bu şahane bir makine.
Это классная тачка.
Bu şahane. Kaçırmayın.
Заходите в наш балаганчик!
Bay Miyagi, bu şahane.
Мияги. Она потрясающая! Она великолепная!
Bu şahane bir şey.
Фантастика!
- Bu şahane.
– Обалденно.
Bu şahane.
Это было просто очаровательно.
- Bu şahane bir fikir.
- Это отличная идея!
Ama bu şahane bir öpücüktü.
Но это был адский поцелуй.
Şimdi açık artırma başlıyor : bu şahane çiçeklerden biri boynuna meşhur elması takıp kazananla dans edecek.
... пригласить на танец один из этих цветков на шейке, которой будет висеть алмаз.
- Dışarıda neler var gördün mü? - Bu şahane bir salataymış.
Ты знаешь расклад?
Fry, sana bu şahane fikrin için borçluyuz.
Фрай. Мы и перед тобой в неоплатном долгу.
Hey, profesör, bu şahane bir pestil.
Привет, профессор. Обалденное мясцо!
Bu şahane sertifika, nihayet KickBoks'da.. ... ikinci düzeye ulaştığımı kanıtlıyor.
Согласно этому симпатичному сертификату я наконец достиг второго уровня в кикбоксинге.
Bu şahane.
Просто великолепно.
Bu şahane.
Это же великолепно.
Çünkü artık hediyeydi, ıvır zıvırdı gibi şeylere önem vermek istemiyorum ama ne yazık ki işe yaramıyor, çünkü bu şahane!
Я пытаюсь не заморачиваться на подарках и материальном и... Ничего не выходит, он такой красивый!
Bu şahane birşey.
Это круто.
Bu şahane bir haftanın başlangıcıydı.
Это было в начале одной чудесной недели.
Bu şahane.
Это прекрасно.
- Bu şahane bir şey.
Это потрясающе.
Bu şahane bir fikir.
Это отличная идея! Мы будем добрыми и щедрыми!
- Bu şahane bir fikir, efendim.
- Великолепная идея, сир!
Bu şehir araştırmak için şahane ve burayı araştırmadan gitmeye niyetim yok.
Этот город отличный объект для изучения и я не уйду пока всё не исследую.
Bu şahane bir şey.
Там я буду в зеленом платье.
Bu yıldız gemileri gerçekten çok şahane. Fakat erkek her yerde erkektir.
Конечно, эти звездолеты и в самом деле чудесны, но мужчины всегда останутся мужчинами, где бы они ни были.
Biliyor musunuz, bu gerçekten şahane bir araba?
- Привет. Ты знаешь, что У тебя прекрасная машина?
Bu motorun çok şahane olduğuna emin misin?
Согласен, что двигатель потрясающий? .
Gökyüzü, en şahane kubbe. Bir bak, bu yukarıda duran cesur gökyüzüne. Bu haşmetli çatı, altın alevlerle süslü.
этот несравненнейший полог, воздух, видите ли, эта великолепно раскинутая твердь, эта величественная кровля, выложенная золотым огнем, - все это кажется мне не чем иным, как мутным и чумным скоплением паров.
Ama hepsi şahane bir şekilde bitti. Kız ne yazık ki deli, ama belki de onu bu yüzden seviyordur.
Избранница, правда, слегка не в себе, но, может потому он её и любит?
- Öyle mi? - Şahane bir duygu bu.
- Да, это чудесно.
Kontrol edebildiği şahane bir güç değil bu başına gelen şey yüzünden oldu.
Значит это не великая сила, которую она может контролировать, а то, что с ней сделали.
Bu kahve de şahane.
А етот кофе прёсто, прёсто нэземной.
Bence sandalye şahane bir hediye ama bu Joe Mayo'yu daha önce hiç duymadım.
Я считаю кресло потрясающим подарком но никогда не слышал об этом Джо Мейо.
Şahane. Bajoranların bu kadar becerikli olduğunu bilmiyordum.
Я не думала что Бэйджорийцы настолько эффективны.
Bu şahane kötü niyetine kanalı alet etti.
Он предал телестанцию ужасной злой воле.
Bu elbise şahane.
Это платье - сногсшибательное.
Vurguncular, Yılmaz Güney'in şahane filmi bu akşam Lale sinemasında.
Чуть потише.
Çünkü bu çok şahane bir depolama potansiyeline sahip.
Ну, у него потрясающий потенциал для хранения.
Ne kadar şahane. bu söylemek için iyi bir fırsat olabilir.
Как замечательно. Хотя все начиналось как очередная выходка Такамура-сан, все может закончиться как удачный шанс.
Bu gece Hollywood'da şahane bir parti olacak.
По этому случаю сегодня в Голливуде банкет.
Bu koca oğlanla, O.C. At Clarkfield'de tanıştım ve inan şahane caz piyanosu çalıyor.
- Я встретил этого парнишку в Кларк-Филд. Представь, он прилично бьет по клавишам.
Oh, bu kıyafet üzerinde şahane duracak.
- В этом платье ты будешь как куколка.
- Senin kadar şahane birinin bu kadar ayakları yere basan biri olmasını aklım almıyor.
Правда? Не могу поверить, что такой прекрасный человек, как ты, может быть настолько приземленным.
Bu çok şahane!
Потрясающе.
Ne şahane olurdu. Bi sabah uyansam "Bu yavşaklar için hiçbir şey hissetmiyorum"
Было бы круто если однажды просыпаешься "ну их нахуй", не чувствуешь к ним ничего и просто сваливаешь через дверь.
İnsan olmayı bu kadar bariz şekilde şahane yapan da bu.
Это делает существование человечества таким определенно... изумительным.
Şahane bir şey bu.
Красота то какая.
şahane 231
şahaneydi 16
bu sabah 343
bu sabah nasılsın 16
bu şarkı 23
bu sana 142
bu saçmalık da ne 22
bu sana ders olsun 23
bu saçmalık 450
bu sadece bir oyun 48
şahaneydi 16
bu sabah 343
bu sabah nasılsın 16
bu şarkı 23
bu sana 142
bu saçmalık da ne 22
bu sana ders olsun 23
bu saçmalık 450
bu sadece bir oyun 48
bu sayede 46
bu saatte 37
bu saatte mi 92
bu sadece başlangıç 61
bu şartlar altında 79
bu sadece 212
bu sadece bir rüya 16
bu sabah geldi 27
bu sahte 24
bu saçma 71
bu saatte 37
bu saatte mi 92
bu sadece başlangıç 61
bu şartlar altında 79
bu sadece 212
bu sadece bir rüya 16
bu sabah geldi 27
bu sahte 24
bu saçma 71