Duymadınız mı Çeviri Rusça
451 parallel translation
Hizada durmanın ne demek olduğunu hiç duymadınız mı siz?
Вы никогда не слышали о построении в шеренгу?
- Duymadınız mı?
- Нет?
- Sayısı zaten nedeni. Pinokyo hastası bir tane bile muhabir yok diyorum. Beni duymadınız mı?
Эти факты и есть причина почему среди репортеров нет ни одного с таким синдромом?
Bay Matuschek'in söylediğini duymadınız mı?
Вы слышали Матучека?
Affedersiniz. Duymadınız mı?
Извините, месье, вы разве не слышали?
Duymadınız mı?
Вот как?
Duymadınız mı? Geri çekilme emri verildi.
Приказ об отступлении.
Hiç duymadınız mı?
Никогда не слышали о нем?
Ayrıca siz hiç nefs-i müdafaa diye birşey duymadınız mı?
К тому же, разве вам не знаком термин "законная самозащита"?
H.Q.B.M.T'den Bay Crabbin'in beni ağırladığını duymadınız mı?
Вы что, не слышали, как мистер Креббин предложил мне воспользоваться гостеприимством
Hiçbir şey duymadınız mı?
Нет.
Duymadınız mı, Lord Hastings o kadına ricacı olmuş, yardım etsin de onu Kale'den kurtarsın diye.
Слыхали вы, как Хестингс умолял её о воле?
Bay Stubb, Bay Flask, işareti görmüyor musunuz, emrimi duymadınız mı?
Мистер Стабб, мистер Фласк, вы что, не слышали мой приказ?
Duydunuz mu, duymadınız mı?
Слышали?
Siz beyler alkolün şeytanın içkisi olduğunu duymadınız mı?
Разве вы не слышали, господа, что алкоголь - это дьявольский напиток?
Beni duymadınız mı?
Сэр Уилфрид! Вы слышали? Спички!
Duymadınız mı?
Что, не слышали?
Zili duymadınız mı?
- Мы уходим! Ты не слышал гудок?
- Duymadınız mı, bayım? - Dokunma bana!
- Вы поняли меня, господин?
Arkadaşlar beni duymadınız mı?
Мальчики! Вы что, оглохли?
Hiç duymadınız mı?
- Я не припомню... - Доктор Марлоу.
Hiç gizli mesaj diye birşey, duymadınız mı Bayan Vonbraun?
Вьi никогда не сльiшали разговорьi о тайньiх посланиях, мадмуазель фон Браун?
Geceleri küçük kuşları hiç duymadınız mı?
- Вы слышали, как птички поют ночью?
Duymadınız mı?
Разве не слышала?
Hiçbirşey duymadınız mı?
Я принял снотворное. - Нас уже об этом спрашивали. - Да, я в курсе.
Spock'ı duymadınız mı?
Вы не слышали, что сказал Спок?
Pockface'e ne yaptığını duymadınız mı? Usturayla kelleyi... - Mafiş!
Он, говорят, Рябого бритвой по горлу - чик и приветик.
İşçi rahipleri hiç duymadınız mı? - Doğru.
- Слышали о рабочих-священниках?
Bunu hiç duymadınız mı?
Разве ты не слышал?
Duymadınız mı?
Ты что не слышал?
Hiç "tuhaf" sözcüğünü duymadınız mı? Baksana, ne demeye çalışıyorsun sen?
Вы не знаете слово "своеобразный"?
- Onu duymadınız mı? Dedi ki...
- Вы не слушали?
Amerikan tarihi herkesin kazanma şansı olduğunu kanıtlamıştır. Siz hiç Forge Vadisi'ni veya Bunker Tepesi'ni duymadınız mı?
Если история нас чему-то учит, то история Америки учит нас тому, что у каждого есть шанс победить.
Millennium Falcon adını duymadınız mı? Duymam mı gerekirdi?
А должен?
- Silah sesi duymadınız mı?
- Вы не слышали выстрела?
Medevac olarak çağrı yaptık, duymadınız mı?
Мы запрашивали Медевак. Вы получили запрос?
Hiçbir şey duymadınız mı siz?
Вы что, ребята, ничего не слышали?
Duymadınız mı, size söylendi. Bir an önce toparlanıp kırmızı hatta oIun.
Давайте, давайте, быстрее.
Balear Adaları'nda ki uçak kazasını... duymadınız mı?
Вы не знаете о крушении самолета на Балеарских островах?
Beni duymadınız mı?
Пропустите меня!
- Durdurun arabayı! Duymadınız mı?
Остановите машину!
Silah sesini duymadınız mı? Hayır.
Не знаю, чтo там пpoизoшлo, нo ктo-тo стpелял.
Kornaya da bastılar. Korna sesini duymadınız mı?
Вы не слышали кoлoкoльный звoн?
Duymadınız mı, bitire...
Я спросил, как...
George, hayatımda böyle saçmalık duymadım Nellie'den beni almasını istemeniz, odamda kalacağımı konuşmanız.
Джордж, за всю жизнь не слышала большего вздора. Пытаешься уломать Нелли забрать меня, уговорить меня побыть в комнате.
Demek, uyuyordunuz ve telefonu duymadınız. Kulak tıkaçlarım vardı!
Значит, вы просто спали и не слышали телефон?
Duymadınız mı?
Тебе что, особо?
Umarım, o hiç duymadığınız emirleri denemek için benzer fırsatlar artık doğmaz.
Надеюсь, вам не придется услышать приказ, с которым вы не ознакомились.
Hayatımızın herhangi bir noktasında bir fareye cinsel çekim duymadığımızı kaçımız inanarak söyleyebilir?
Например, сколькие из нас могут честно сказать, что Время от времени они не испытывали полового влечения к мышам?
Bizim kasabadaki memurların son zaferini duymadınız mı? Evet.
Для этого бастовали три недели.
Bu, Beaumont'un kaçışını neden duymadığımızı açıklıyor.
Так вот почему Бомон объявился только сейчас.