Almost finished translate Turkish
648 parallel translation
Yes, we're almost finished here.
- Evet, bitmek üzere.
I'm almost finished.
Bitirmek üzereyim.
I'm almost finished.
Nerdeyse bitti.
We're almost finished.
Neredeyse bitti.
I think my work here is almost finished.
Sanırım buradaki görevim neredeyse bitti.
I thought you were almost finished with law school.
Hukuk fakültesini neredeyse bitirdin sanıyordum.
The building is almost finished.
- Bina neredeyse bitmiş.
Almost finished, counselor?
Bitmek üzere mi, avukat?
And your book on folk music is almost finished.
Tam da folk müziği kitabınızı bitirmek üzereydiniz?
I'm almost finished.
Neredeyse bitirmek üzereyim.
- But she's almost finished
- Neredeyse bitmiş zaten.
You almost finished the Santa Fe.
Santa Fe'yi neredeyse bitiriyordunuz.
My work is almost finished.
İşim bitmek üzere.
We're almost finished, and it makes me sad.
Neredeyse bitirdik sayılır ve bu da beni hüzünlendiriyor.
Packing's almost finished.
Toparlandım sayılır.
But we're almost finished now.
- Neredeyse sonuna geldik.
I have one here that's almost finished. There it is.
Burada neredeyse bitmiş bir tane var.
She's almost finished.
Bitirmek üzere.
Ain't you almost finished with him?
Adamın traşı neredeyse bitiyor?
It's almost finished.
Yok, iki kişi daha çabuk halleder.
Also, it seems that the war is almost finished.
Savaş neredeyse bitti.
Almost finished.
Bunu hemen bitirmeliyim.
Don't be impatient, I'm almost finished.
Sabırsızlanma, neredeyse bitti.
I'm sorry for the noise. I'm almost finished.
- Gürültü için özür dilerim.
It is almost finished.
Neredeyse bitti.
- We're almost finished.
- İşimiz neredeyse bitti.
Matter of fact, the boys have almost finished.
Aslında, çocuklar neredeyse bitirdi.
- But the chapel's almost finished.
- Ama kilise bitmek üzere.
Stock-taking's almost finished.
- Envanter neredeyse tamamlandı.
You've almost finished the whole thing anyway...
Ama neredeyse hepsini okudun zaten...
- Yes, I have almost finished. - Did they make the deal?
Evet, aşağı yukarı bitirdim.
Almost finished.
Neredeyse bitti.
Look, we're almost finished.
Neredeyse bitti.
Yes, it's the last one, you see, it's almost finished.
Evet, sonuncusu. Bak, neredeyse bitti.
I was almost finished.
Nerdeyse bitti.
- No, nino, I'm almost finished.
- Ne diyorsun? - Hayır hayır genç.
It may pull a little, but I'm almost finished.
Birazcık çekebilir ama neredeyse bitirdim.
I'm almost finished, Morris.
Neredeyse hazırım, Morris.
I'm almost finished, Ma.
Neredeyse bitirdim anne.
- Almost finished.
- Neredeyse bitti.
- Almost finished.
- Bitmek üzere.
I said my work's almost finished... and I'd like Georgie to join me.
İşlerim neredeyse bitti, Georgie'nin bana katılmasını istiyorum.
- I'm almost finished.
- Bitirmek üzereyim.
We're almost finished!
İşimiz neredeyse bitti!
And I was almost finished!
Neredeyse bitiriyordum işimi!
I almost forgot, when you're finished, will you take an extra horse... and go six miles out the Del Rio Pike and pick up Hank?
Az daha unutuyordum, işin bitince, yanına bir at daha alıp... Del Rio sınırına doğru 10 km gidip Hank'i alır mısın?
– Almost... – I'm finished now.
– Neredeyse... – Şimdi bitirdim.
They should almost be finished.
Neredeyse bitirmiş olmalılar.
Listen, he rode off in an almost hopeless cause... knowing that he might never live to see the fresco finished.
Bak, Papa neredeyse imkânsız bir davaya baş koydu. Freskin bittiğini görecek kadar yaşayamayabileceğinin farkındaydı.
Almost finished.
- Bitti sayılır.
Almost finished.
Bitiyor.
finished 495
almost 1689
almost there 654
almost done 207
almost ready 58
almost never 35
almost home 27
almost got it 57
almost every day 22
almost perfect 17
almost 1689
almost there 654
almost done 207
almost ready 58
almost never 35
almost home 27
almost got it 57
almost every day 22
almost perfect 17