Assaulting an officer translate Turkish
67 parallel translation
Car theft, drunk driving, assaulting an officer, lying to a judge and now, house-breaking.
Araba hırsızlığı, sarhoşken araba kullanmak, memura saldırı, hakime yalan söylemek... şimdi de haneye tecavüz.
Ah now. That's assaulting an officer!
Bu polis memuruna saldırıdır!
So, if I beat the shit out of you... I'd get nailed for assaulting an officer, right?
Kafanı kırarsam... memura saldırmaktan dolayı tutuklanırım, değil mi?
You are under arrest for assaulting an officer.
Polise saldırmaktan tutuklusun.
- Assaulting an officer.
- Bir memura hakaret etti.
dui, resisting arrest, assaulting an officer.
Alkollü araba kullanmak ve polise saldırmaktan tutuklu.
You're under arrest for assaulting an officer.
Bir polis memuruna saldırmak suçundan tutuklusun.
Huh? You cop selling to an officer, you cop assaulting an officer... but now you won't cop to fucking killing one. Why?
Bir polis memuruna mal sattığınızı, ona saldırdığınızı kabul ediyorsunuz.
Let's see - - we got resisting arrest, assaulting an officer, repeated attempts at eye-gouging, and... scrotum crushing.
Bir bakalım - - tutuklamaya karşı koyma, bir memura saldırı, tekrar tekrar göz çıkartmaya çalışmak, ve... hayaları paralamak.
Vandalism, resisting arrest, assaulting an officer.
Mala zarar verme. Tutuklanmaya karşı koyma. Polis memuruna hakaret.
Then again, assaulting an officer is grounds for arrest.
Öyleyse tekrar edeyim, resmi bir görevliye saldırman tutuklanman için yeterlidir.
Cocaine addict, porn star. Now arrested for assaulting an officer.
Kokain bağımlısı, Porno yıldızı ve şimdide bir görevliye saldırmaktan tutuklu.
Assaulting an officer, right?
Memura hakaret suç, değil mi?
He was speeding, then he upped it to assaulting an officer
Hız yapıyordu, memura saldırmaya kalktı.
And when the police dog broke a tooth on his shin bone, he was also charged with assaulting an officer.
Polis köpeği incik kemiğini ısırırken dişini kaybedince, polis memuruna saldırı suçlaması da eklenmiş.
You pull another gag like that, and I'm gonna add assaulting an officer to your murder charge.
Bir daha böyle bir şey yaparsan cinayet suçunun üstüne memura saldırmayı da eklerim.
Let's not add assaulting an officer to your list of offenses here.
Hakkındaki suçlamalara görev başındaki memura saldırıyı da ekleme istersen.
That's for hanging up on me, stealing evidence from a crime scene and assaulting an officer!
Bu yüzüme telefonu kapattığın için. Suç mahalinden kanıt çaldın ve bir memura saldırdın!
That could be considered assaulting an officer.
Bu da, bir memura saldırı olarak değerlendirilebilir.
We're not even going to charge you with assaulting an officer of the law.
Seni kanun adamına saldırmaktan dolayı bile suçlamayacağız.
He's got a dishonourable discharge from the Army - for assaulting an officer.
Bir memura saldırdığı için Ordu'dan tart edilmiş.
Dispatch... green arrow spotted On 16th avenue assaulting an officer.
Gözetleme Green Arrow göründü 16. bulvarda bir polis memuruna saldırıyor.
- Assaulting an officer with a deadly weapon.
- Öldürücü silahla polise saldırı.
I mean, assaulting an officer?
Polis memuruna saldırı mı?
Assaulting an officer in the performance of his duty.
Görev başındaki memura saldırı.
Yeah, well, D'André will be seeing nature from behind bars from now on for assaulting an officer.
Evet, öyleyse D'Andre bundan böyle doğayı parmaklıklar ardından izleyecek. Memura saldırıdan.
Assaulting an officer resisting arrest hasn't made this any better.
Bir memura saldırmak ve karşı koymak durumu hiç de iyi yapmadı.
Last I heard that's called assaulting an officer.
En son duyduğuma göre, bu polis memuruna saldırı olarak geçiyordu.
So now the police arrest me for assaulting an officer and his dog.
O yüzden polis de beni polis memuru ve köpeğine saldırıdan tutukladı.
Assaulting an officer is a criminal offence.
Bir memura saldırı ciddi bir suçtur.
Why didn't you arrest her for assaulting an officer?
Neden onu memura saldırıdan tutuklamadın?
Assaulting an officer will keep you here another eight hours.
Bir polise saldırmak seni burada 8 saat daha tutar.
- Shit, a heap. DUI, assaulting an officer, resisting arrest.
Bir yığın şeyle, içkili araç kullanmak, görevli memura saldırma, tutuklanmaya direnme.
You know he went to prison for assaulting an officer?
Polis memuruna saldırıdan girdi içeri.
Ow! I'm placing you under arrest for carrying a concealed weapon into a courthouse in the state of New York and for assaulting an officer of the court.
Seni New York eyaletindeki mahkemeye gizli silah sokmaktan ve mahkeme görevlisine saldırmaktan dolayı tutukluyorum.
Last but not least, we got me, who could charge Richie with assaulting an officer, but hasn't done that yet.
Şikâyette bulunmuyor o da. Bir de ben varım. Richie'yi polise saldırıdan tutuklayabilirim.
Or I will cite you for assaulting an officer.
Yoksa rapora bir memura saldırıyı da eklerim!
All of it's part of a pattern of misconduct, including assaulting an officer.
Bunların hepsi kötü davranış, bir subaya saldırı girişiminin parçası.
Assaulting an officer, rioting, vandalism, et cetera.
Polise karşı saldırı, isyan çıkarma, vandallık ve benzeri şeyler.
Assaulting an officer.
Bir memura saldırı.
- Assaulting an officer.
- Bir memura saldırmak.
Malik is in our system for assaulting an officer in 2002.
- Malik 2002 yılında polis memuruna saldırıdan sistemimize dahil olmuş.
- For possession of stolen property and assaulting an officer. Tess...
- Çalıntı bir malı elinde bulundurduğun ve bir polis memuruna saldırdığın için.
Well, assaulting an officer in this case isn't really gonna stick, not once he lawyers up.
- Avukatını çağırdığı zaman polise saldırma suçunu çürütüp dışarı salınabilir.
Assaulting an officer?
Bir memur tartaklandı.
- What about assaulting an officer? - Yeah, I'll testify to that.
Evet, ben şahitlik ederim.
Assaulting or threatening an officer or any other person.
saldırma veya korkutma teşebbüsü.
What the hell you doin assaulting'an officer?
Bir polis memuruna saldırarak ne yaptığını sanıyorsun?
Half of these dingbats were assaulting a police officer, including the one standing in front of you now.
Bu serserilerin yarısı, bir polis memuruna saldırdı, ki bunlardan biri şu an karşındaki zâttır!
Armed robbery, assaulting on an officer with intent to cause grievous bodily harm, he'd crack by then
.. silahlı soygunla, memura saldırmakla, ve ciddi adam yaralamayla suçla.. .. o zamana kadar kırılır.
B and E, assaulting an officer with a deadly weapon.
Haneye tecavüz, bir memura ölümcül bir silahla saldırı.