English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Especially him

Especially him translate Turkish

481 parallel translation
BUMP : Especially him.
Özellikle de şerif.
Yes, especially him.
Evet, kesinlikle korur.
If Jeremiah goes to his family in this condition, it will be a wrenching experience for everyone. Especially him.
Kaptan, Jeremiah bu haldeyken ailesine geri dönecek olursa, bu, herkes ve özellikle de Jeremiah için çok acı bir deneyim olacaktır.
Especially him.
Özellikle onun.
I never meant for anyone to get hurt... especially him.
Hiç kimseyi üzmek istemedim... özellikle de onu.
Gee, it's funny how lonesome a fella can be... especially with a million people around him.
Bir kişinin çevresinde yığınla insan varken yalnızlık çekmesi ne kadar tuhaf.
A villain's part in the blood and thunder in a play that i'm going to write especially for him.
Kan ve fırtına içinde bir kötünün rolü. Özellikle onun için yazacağım bir oyunda.
Everybody likes him, especially the ladies.
Onu herkes seviyor, özellikle bayanlar.
I suppose everybody does know him, out in this part of the country especially.
Hemen herkes tanır onu. Özellikle de şehrin bu dış kısmında.
You must've been especially nice to him when he was a boy.
Küçüklüğünden beri ona karşı iyi davranmış olmalısın.
Especially when I asked him if there was anything in the newspaper files... about his still being in love with some dame that's been dead for 35 years.
Özellikle de 35 yıl önce ölen kadına hâlâ aşık olduğu ile ilgili gazetelerde bir şey var mı diye sorduğumda.
Seems we're on the wrong man, Lieutenant, especially if the congressman backs him up.
Yanlış adamın peşinde gibiyiz Teğmen... özellikle de kongre üyesi onu doğrularsa.
But I don't like working for someone I don't know, especially if he can recognize me and I can't recognize him.
Ama tanımadığım birine çalışmak hoşuma gitmiyor. Özellikle de ben onu tanımazken, o beni tanıyorsa.
Especially Pete here. And he'll get in touch with him.
Bilhassa Pete, onunla irtibata geçecek.
I shouldn't have left him alone, especially after last night.
Onu yalnız bırakmamalıydım. Özellikle dün geceden sonra.
Please, Lady Thiang, I simply cannot go to him, especially without his having asked for me.
Lütfen, Leydi Thiang, onun yanına gidemem, hele ki beni çağırmadıysa.
As we worship together this Easter morning... and more of we pray to Him who died and rose again... that we might have life and have it more abundantly... let us remember especially... those who have gone from this country and this town... to live and die in far old places for a like purpose.
Bu Paskalya sabahı birlikte ibadet ederken ve ölmüş ve dirilmiş olana dua edip hayatı bahşetmesini ve bereketli yaşamayı dilerken bu ülkeden ve kasabadan giderek benzer bir amaç uğruna uzak diyarlarda yaşayanları ve ölenleri hatırlayalım.
Especially to him.
Başta kendisi.
Especially not him.
Hele onun gibi biri için.
Her deep voice made Jim think she had finally made their date... and had dressed up especially for him.
Catherine'in ciddi sesi diğer herşeye uygundu. Jim de sanki, Catherine kafedeki randevuya gecikmiş..... ve Jim için giyinmiş duydusu uyandı.
Please don't do that, this Classmate's Meeting is held especially for him.
Lütfen ama, bugün buradaysak, tek sebebi odur.
And especially, call to serve him the Holstein regiment, when one know how much the Russian army, and especially the Cossacks, are hating the German.
Ve özellikle, Holstein Alayını ona hizmete çağırdı, Rus Ordusu'nun nasıl olduğunu biliyorum, özellikle de Kazakları, Almanlar'dan nefret ederler.
I especially appreciate a fighter who has the odds against him.
Özellikle de şartları zor olan bir savaşçıyı.
I asked him especially, and he told me to tell you.
Ona özel olarak sordum, o da sana böyle söylememi söyledi.
His patients loved him, especially the miners.
Hastaları kendisini çok severdi, hele de madenciler.
You must understand, your honour, that I was very upset that day, and I honestly didn't notice him at all, especially since I fainted, your honour.
Anlamalısınız Sayın Yargıç, o gün çok üzgündüm ve dürüst olmak gerekirse onu hiç fark etmedim özellikle de bayıldığım için, Sayın Yargıç.
- We can't give him that worship. None of us can. Especially you.
Bu tapınmayı ona veremeyiz, özellikle sen.
Yes, young girls especially make much of him
Özellikle de genç kızlar arasında çok meşhursun.
Especially if he wishes to teach him a lesson?
Özellikle de ona bir ders vermek istediğinde mi?
The man was very intelligent, very bright, clever and cunning, but he had a very perverse side to him, in that he harbored great hate for the accused, especially if the accused was left-wing.
Adam çok zeki, çok akıllı, münevver ve kurnaz biriydi ama ona karşı çok ters bir yanı vardı öyle ki sanık için büyük nefret besliyordu özellikle de sanık solcu ise.
Especially a boy like him.
Özellikle de Gilles gibi bir erkeğin.
They're his favorite dish... and we could prepare them... especially for him.
En sevdiği yemek mantarları onun için özel olarak hazırlarız.
Do not do it. Not suplique, especially in front of him.
Özellikle, sen yalvaramazsın, yapamazsın.
He knew they'd like him, especially the murderers.
Onu seveceklerini biliyordu, özellikle katillerin.
Especially me. But I'm going to tell him that I'm finally living my own life, once and for all.
Ama ona söyleyeceğim But I'm going to tell him kati olarak sonunda kendi hayatımı yaşadığımı.
I can't say I entirely approve... especially when I hear her reading that Bible to him... night after night, up there in his room.
Bu durumu tamamen onayladığımı söyleyemem... özellikle karımın Alan'a Incil okuduğunu duyduğum zamanlarda... Her gece, yukarıda, Alan'ın odasında.
Sergei Eisenstein's films of the 20's... especially "The Battleship Potemkin," won him renown.
Sergei Eisenstein'ın filmleri 20'nci yüzyılda özellikle de "Potemkin Zırhlısı," ile şöhreti kazanmıştır.
And especially'cause I might unintentionally kill him.
Ayrıca onu istemeyerek öldürebileceğim için.
Sometimes there's something so female about him... especially when he does one of those sweet, silly gestures.
Bazen onda kadınsı birşeyler var... özellikle bu tatlı ve aptalca hareketleri yaptığı zaman.
Always laughing. Never a harsh word. But I know, especially now... that it was awful for him.
08 01 : 01 : 52 : 17 Her zaman gülen, 10 01 : 01 : 56 : 17 Ama farkındaydım... 22 01 : 02 : 00 : 10 özellikle şimdi daha iyi anlıyorum... 12 01 : 02 : 05 : 01 onun için berbat bir durumdu.
Or him, especially not him.
Ona da. Özellikle ona.
Especially as I know that his guilt will eventually drive him to me.
Ve biliyorum ki onun suçluluk duygusu onu bana kendi kendine getirecektir.
Just give him plenty of room, especially at night.
Sadece onun odasından yeterince uzak dur özellikle geceleri.
The king is someone who, in more ways than one has come a long way since he left here and we are especially proud to welcome him back.
Kralımız, buradan ayrıldığından beri... birçok alanda başarılı bir yol kat etmiş birisi... ona yuvana hoşgeldin demekten özellikle gurur duyuyoruz.
Oh, oh, oh, I see the head of our union coming in, Boyce, and we'd like to thank him for helping us with a union loan, especially for the party.
Görüyorum ki sendikamızın başkanı Boyce da gelmiş. Özellikle parti için sendika kredisiyle bize yardım ettiği için ona da teşekkür ederim.
You look like him, though, especially with that dog-ugly hat.
Ama ona benziyorsun, hele o çirkin şapkayla.
How can she go away with him? Especially since I've been Working out!
Yani onunla birlikte nasıl gidebilir, özellikle ben bu kadar uğraşırken.
Yes, good family, Roedean, not especially bright, but essentially harmless, and that's why I'm asking you, Lucy, I am begging you, if you have seen anything, heard anything, even the slightest thing, that would give you cause to doubt him.
İyi bir aile, Roedean Koleji, fazla parlak olmamakla birlikte bütünüyle zararsız biri. İşte bu yüzden size soruyorum, size yalvarıyorum, Lucy. Bir şey gördüyseniz, herhangi bir şey duyduysanız önemsiz bir şey bile olsa, şüphelenmenizi gerektirecek bir şey...
He finds it very funny, especially when I show him how you pinch your nose when you put pepper on your food.
Çok komik buluyor. Özellikle, yemeğinize biber ekerken burnunuzu nasıl kastığınızı gösterince.
Especially when he challenged you to a fight and you stood up to him.
- Babanı gururlandırdın. En güzel kısmı, seni kavgava davet ettiğinde ona karşı çıktın.
- Yes. Especially for him.
Bilhassa kendisi için hazırlattı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]