English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / How's yours

How's yours translate Turkish

404 parallel translation
Let's see how yours compares with the original.
Gel bakalım, senin resmin orijinalinin yanında nasıl duruyor.
How's yours?
Sen asıl kendine bak.
How's that broken-down tub of yours?
O külüstür kamyonun nasıl? - İş yok.
By the way, Tarzan, how's fishing on this escarpment of yours?
Bu arada Tarzan kayalıkta balık var mı?
How's yours?
Seninki nasıl?
How's yours?
- Seninki nasıl?
Yours is one of them, Garlopis. That's how I knew your claim was crooked.
Seninki de onlardan biriydi, hileli olduğunu öyle anladım.
How's that baby of yours?
Bebeğiniz nasıl gidiyor?
How many of these I.O.U. S of yours are still outstanding?
Bu I.O.U.S'de ne kadar ödenmemiş borç bulunuyor?
I don't know how you rose to this position of yours, but a slave becoming a governor, that's a true fairy tale!
Bu konuma nasıl yükseldiğini bilmiyorum. Ama bir kölenin vali olması aynen bir peri masalı gibi!
I don't quite know how to say it... but there's a mature quality about her that's disturbing in a child... and my husband and I thought that a school like yours... where you believe in discipline and the old-fashioned virtues... might perhaps teach her to be more of a child.
Nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum bir çocuk için rahatsızlık verecek kadar olgun tavırları var. Kocam ve ben, okulunuz gibi disiplin ve geleneksel ahlak kurallarına önem veren bir yerin ona biraz daha çocuk olmayı öğretmesi gerektiğini düşünüyoruz.
- How's that leg of yours?
Bacağın ne alemde?
How do I know it's yours?
Senin olduğu ne malum?
How handsome you look in that uniform of yours.
Bu üniforma sana çok yakışıyor.
Do you have any idea how many complaints I've had in regard to that village idiot errand boy of yours?
Şu senin aptal çırak yüzünden ne kadar çok şikâyet geldiğinin farkında mısın?
Say... ... how's that arthritis of yours?
Söyle bakalım romatizman ne alemde?
How's that girl of yours?
Şu senin kız nasıl?
I think what surprises me most is how ignorant I am about everything concerning this court of yours. For an accused man that's a mistake.
kavrama konusundaki kendi cehaletim.
Maurice, how's that tart of yours?
Maurice, senin şıllık nasıl?
How's yours?
Senin ki nasıl?
- How's yours?
- Ya seninki nasıl?
How fortunate that my chair's next to yours.
Sizin yanınızda oturduğum için ne kadar şanslıyım.
Well? How about saying good-bye to this masseur's life of yours...
Artık masör gibi yaşamaya veda etmeye ne dersin...
And how my children behave is frankly no concern of yours.
Ayrıca benim çocuklarımın davranışı sizi ilgilendirmez.
Let's hear yours and see how it compares.
Senin hikayen ne? Anlat ki kıyaslayabileyim.
You know how you go "whoosh" with that sword-stick of yours...?
Baston kılıcını vışş diye çekmenin sırrını öğretir misin...?
Brother Bao, how is Wan's kung fu compared to yours?
Birader Bao, Man'ın kung fu'su ne kadar iyi?
How's that kid of yours gettin'on with the violin?
Çocuğunun kemanla arası nasıl?
How can you say it's yours?
Nasıl itiraz edersin?
- And how's yours?
- Seninki nasıl?
Well, er, how's that lovely daughter of yours?
Şey... Güzel kızınız nasıl?
How's that nose of yours, Duck?
Duck, ne var ne yok.
Is that how a warped brain like yours gets its kicks?
Seninki gibi sapık bir beynin eğlence anlayışı bu mu?
Just tell me, where's my Laila? How's she now? You mad man, she's not yours.
söyleyin bana o şimdi nerde seni gibi bir deli alamaz onu
He's fine. How'bout yours?
İyi, ya seninki?
How will you ever know it's yours?
Senden olduğunu nereden bileceksin?
How's that big ol ugly husband of yours?
Yaşlı çirkin kocan nasıl?
How can you tell it's all yours?
nasıl bileceksiniz?
He's has a weird date in Guam, and he's going to end up in Borneo. How do you like yours?
Guam'da garip bir randevusu var ve son olarak Borneo'ya gidiyor.
Anyway, how's that eagle of yours?
Her neyse, şu senin kartal nasıl?
- How's that fine family of yours?
- Ailen nasıl? - İyi efendim.
"How's yours?"
Seninki nasıldı? "
How's yours?
Orası?
how do we know he's yours?
Onun sana ait olduğu ne malum?
How's about that mess of a room of yours?
Ya odanın karışıklığına ne demeli?
OK. Hey, how's that dog of yours, rusty?
Tamam, Hey, sizinkiler nasıl, yaşlandılar mı?
- How's that wife of yours?
- Karın nasıl?
How's that grandfather of yours nowadays?
Bugünlerde nasılsın büyükbaba?
Let's just- - How long do you think you could put this big, lucrative career of yours on hold?
Bu kârlı kariyerini ne kadar sürdürebileceğini sanıyorsun?
How's yours?
Ya seninki?
George, how's that sister of yours?
George, kız kardeşin nasıl?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]