I understand that now translate Turkish
675 parallel translation
I understand that now.
Şimdi anlıyorum.
Now I understand... that I had been completely ( perfectly ) fooled.
Şimdi anladım ki tamamen aptal yerine konmuşum.
I can now understand why you say that you feel most comfortable up there.
Neden sadece orada rahat ettiğini şimdi anlıyorum.
Now that I'm here, I don't know how to say it... how to make you understand.
Buraya geldim, ama nasıl söyleyeceğimi... sana nasıl anlatacağımı bilmiyorum.
Tell Her Majesty that I quite understand now.
Majestelerine, şimdi gayet iyi anladığımı söyle.
Now, understand, I don't wanna make them a group of quick-trigger men but I do want the underworld to know that when a federal agent draws his gun he's ready and equipped to shoot to kill with the least possible waste of bullets.
Şunu anlamalısınız, ben adamlarımın o silahları gösteriş olarak taşımasını değil çetelerin bir federal ajan gördüğü zaman onun her daim tetikte ve sadece öldürmek için ateş etmeye hazır olduğunu bilmelerini istiyorum.
I can understand his interest in you too... especially now that I see how beautiful you are.
Sizin bu kadar güzel olduğunuzu gördükten sonra... Kocamın da neden sizinle bu kadar ilgilendiğini anlayabiliyorum.
Now, as I understand it, York, your detail came over that ridge there and captured about 30 men, right down in here.
Anladığım kadarıyla, York takımınız şu yamaçtan geldi ve tam burada yaklaşık 30 adamı ele geçirdi.
Now, Mr. Pip, you are to understand first that it is at the request of the person from whom I take my instructions that you always bear the name of Pip.
Bak Bay Pip, ilk olarak... talimatlarımı aldığım kişinin ricasının... daima Pip adını taşıman olduğunu anlamalısın.
I've explained to you the risk that you'll be running... but if you wish to change your mind now, I'll quite understand.
Alacağın riski sana açıkladım. Ama şimdi fikrini değiştirmek istersen anlayışla karşılarım.
They don't understand that what I did was for all their sakes... not just for mine alone... so now they've abandoned me.
Ama herkes ne yaptıysam sadece kendim için değil,... herkesin iyiliği için yaptığımı anlamalı. Kimse yanıma yanaşmıyor.
Now that we understand each other, I can tell you, our next engagement will be a major one of vital importance to the Confederate Cause.
Şimdi birbirimizi anladığımıza göre, sana söyleyebilirim sonraki "Confederate Cause" için hayati önem taşıyan büyük bir çarpışma olacak.
I understand that the child is a bit disheartened now but I'm telling you now that in this place people study very hard
Çocuğun biraz cesareti kırıldı anlıyorum ama hatırlatırım burada herkes çok çalışır.
Now I understand that war is the greatest evil.
Şimdi savaşın büyük bir kötülük olduğunu anlıyorum.
Now, that's one thing I don't understand about men.
Erkeklerin anlayamadığım yönlerinden biri de bu.
Do you understand now why it is so important to me for you to believe that I love you with all of my heart?
Şimdi seni bütün kalbimle sevdiğime inanmanı niçin bukadar önemli olduğunu anlıyor musun?
Darling, I understand now. That doesn't stop me from loving you.
Hayatım, şimdi de anlıyorum, ama seni sevmeme mani olmuyor bu.
Even I can understand that now.
Artık ben bile bunu anlayabiliyorum.
I can understand that now that I'm here.
Şimdi burada bulununca, bunu anlayabiliyorum.
Now that I've been here many months it has become far more than that because I've met the people of Siam, and I'm learning to understand them.
Ama burada geçirdiğim onca aydan sonra artık daha fazlasını ifade ediyor çünkü Siyam halkıyla tanıştım, ve onları anlamayı öğreniyorum.
Maybe if I see you getting married, it'll be easier for me to understand that now you belong to somebody else.
Belki seni evlenirken görürsem bir başkasına ait olduğunu anlamam daha da kolaylaşır.
Now, Miss Rogers, am I to understand that our long and fruitless search for the murderer of Count Mattoni is at an end, and you are the one?
Şimdi, Bayan Rogers, Kont Mattoni'nin katili için sürdürdüğümüz uzun ve sonuçsuz araştırmanın sonuna geldiğimizi, ve senin katil olduğunu mu anlamalıyım?
I can only say that I now fully understand why the Foreign Office always makes a mess of its relations with the State Department.
İngiliz Dışişleri'nin, ABD Dışişleri'ni niye idare edemediğini şimdi anlıyorum.
Now that the boy has gone and Hans doesn't understand English, I must ask a delicate question.
Delikanlı gitti,... Hans da İngilizce anlamadığına göre,... size güzel bir soru sorabilirim.
I SEE THAT NOW, BUT I DON'T UNDERSTAND.
Neden olmasın?
Now that I have my own house, I can understand my landlords.
İnsanın kendi evi olunca ev sahibinin dırdırını çekmek zorunda kalmıyor.
Now, to understand it the way I understood it, hearing it from the mother, that is, from the mother half of Norman's mind, you have to go back 1 0 years to the time when Norman murdered his mother and her lover.
Benim anladığım şekilde anlamak için anneden dinlemek için, yani Norman'ın zihninin "anne" yarısından, 10 yıl geriye gitmeniz gerekir, Norman'ın annesi ve sevgilisini öldürdüğü zamana.
Now, gentlemen, I want counsel for both sides to understand that this court-martial is being held behind closed doors with no prejudice toward the accused, and solely because of the scandalous nature of the charges and to avoid offense to public decency.
Pekala, beyler, bu mahkemedeki iddia ve savunma makamlarının sanığa karşı hiçbir önyargısı olmadan yapılan kapalı duruşmanın, yalnızca suçlamaların doğası gereği ve skandal olabilirliği açısından sanığın hakları ve kamu ahlakının gereğini yapmanızı istiyorum.
But what i was going to say before you hit me and hurt me was... well, now, i'll bet - i'm not accusing, you understand - but i'll bet that you won't call on pinto tonight.
Ama bana vurmadan önce şöyle söyleyecektim... Şey Elbette seni suçlamıyorum ama iddiaya varım bu gece Pinto'nun mezarına gitmeyeceksin.
Now that I know you a bit better I really can't begin to understand old Balestrieri's behaviour.
Seni daha iyi tanıdıkça Balestrieri'nin davranışını anlamaya başlıyorum.
Now I don't understand that.
Hiçbir şey anlamadım.
Now then, am I to understand that the blue orange was stolen last night?
Söylediklerinizden anladığım kadarıyla, mavi portakal dün gece çalındı.
Now, understand that I am not an S.S. Man...
Şimdi şunu anla, ben S.S. değilim.
I understand, Mother, but it is a pity... that the race. it will now be won by a Protestant.
Anlıyorum, Rahibe Ana... ama bu çok acı ki... yarış bir protestan tarafından kazanılacak.
Well, there was, but I understand... that the government has it sorted out now, I'm sure.
- Evet, vardı ama sanırım hükümet onları kontrol altına...
Yeah. "Hot as Vulcan." Now I understand what that phrase means.
Şimdi "Vulcan kadar sıcak" deyimini anlıyorum.
Now, you gotta understand, sheriff we got a religious way of doing things when we lose a man and I'll appreciate you respecting that.
Şimdi, bir adamımızı kaybettiğimizde yapmamız gereken dini tören vardır, şerif ve saygıyla karşıladığın için sana minnet duyarım.
Now, that I don't understand.
Bunu anlamadım, açıklar mısınız?
Now, you mustn't think that I don't understand.
Bunu durumu anlamadığımı düşünmenizi istemem.
And you, Miss Vincent, I understand now that you have written a small masterpiece in which I appear as one of the characters.
Ve siz Bayan Vincent, anladığım kadarıyla.. ... karakterlerinden birinin ben olduğum küçük bir başyapıt yaratmışsınız.
Now that I listen to old Wolfram, even though I don't understand what he's saying, I feel like crying, too.
Şimdi ihtiyar Wolfram'a kulak verince,... ne dediğini anlamasam bile,... ağlayacakmış gibi oluyorum.
Now, I understand - that you want to marry my daughter.
Kızımla evlenmek istiyormuşsunuz.
Now, I freely admit... that my method was wrong... but I hope you understand my motive... and will accept this... explanation... and this... apology.
Ve şimdi metodumun yanlışlığını kabul ediyorum Umarım amacım anlaşılıyor ve yaptığım açıklamayla bu özür kabul edilir.
I should make her understand that I could not return her love. my mind is not bothered about those things now
Herhalde onun aşkına karşılık veremeyeceğimi, aklımı başka şeylerin rahatsız ettiğini anlamasını sağlardım.
Now you understand why I want that job with Sheraton.
Neden Sheraton'da çalışmak istediğimi anlıyorsunuz, değil mi?
I'm only now starting to understand things that Brecht pointed out over 40 years ago.
Brecht'in 40 yıl önce işaret ettiği şeyleri ancak şimdi anlamaya başlıyorum.
Yet I could not help feeling sorry for her... and now that I'm older, I understand her much better.
Ama yine de onun için üzülüyordum ve şimdi ben de bir yetişkin olduğum için onu çok daha iyi anlıyorum.
Am I to understand now that the police is out telling people what they must listen to?
Polisin insanlara ne dinlemeleri gerektiğini söylemesini mi anlayayım?
Now, I understand that's private information.
Benim anladığım kadarı ile bu çok özel bir bilgi.
Now that I've been morally and ethically educated... I fully understand where Uncle Joakim's money will do the most good.
Joakim Amcanızın parasını ahlak ve fazilet eğitimi için... en iyi sizin kullanacağınıza kesinlikle ikna oldum.
Am I to understand that man is now paying court to my granddaughter? .
O adamın torunuma sevgisi mi yeşerdi yani?
i understand 8174
i understand you 114
i understand what you're saying 52
i understand everything 43
i understand your concern 60
i understand now 77
i understand your frustration 49
i understand that 881
i understand your concerns 39
i understand you're upset 45
i understand you 114
i understand what you're saying 52
i understand everything 43
i understand your concern 60
i understand now 77
i understand your frustration 49
i understand that 881
i understand your concerns 39
i understand you're upset 45