I was joking translate Turkish

I was joking.

Şaka yapıyordum.

You see, when I first began stocking my island... many of my guests thought I was joking... so I established this trophy room.

Bu adayı donatmaya başladığımda misafirlerimin çoğu şaka yaptığımı düşünüyordu. Ben de bu av odasını oluşturdum.

I was joking.

Şaka yapıyorum.

Do you know, sir, I was joking with the adjutant general about you last week.

Geçen hafta Personel Başkanı ile sizin hakkınızda konuşuyordum.

- He thought I was joking.

- Dalga geçtiğimi düşündü.

I know. I was joking. Feebly.

İnce espri yapıyordum.

No, I was joking.

Hayır, şakaydı.

- I was joking.

- Şaka yapıyordum.

I was joking. What did you think I meant?

Şaka yapıyordum, sen ne sandın?

- I was joking.

- Şaka yapmıştım.

Actually I was joking.

Aslında şaka yapıyordum.

I was joking, c'mon.

Sadece şaka yapıyordum.

Listen, Mr Book-keeper, I was joking!

Tanışmıyoruz, hem seni kovsa ne fark eder.

I told you Mr Book-keeper, I was joking, indeed... a mistake.

Hatta bir hata... - Kasaları alıyordum sonra bu bayan...

I was joking Mr Durand-Mareuil.

- Bay Durand-Mareuil ben şaka yapıyordum zaten.

So I can't find the girl, which I was joking.

Bu şakayı.. .. yaptığım kızı.. bulamıyordum.

Do you think I was joking, perhaps? No, Mr. Dorfmann.

Hayır, Bay Dorfmann

Come on, I was joking!

Hadi ama şaka yapıyordum.

Sure, I was joking.

Elbette şaka yapıyordum.

He could have pressed a button and done it, but he just laughed. - He thought I was joking.

Bir tek düğmeye basarak bunu yapabilirdi, ama o sadece güldü.

Of course I was joking.

Tabii ki şaka ediyordum.

I was joking.

Espri yapmıştım.

I was joking.

Şakaydı.

And I was just telling her, " I'm joking.

Ben de ona "dalga geçiyorum" diyordum. " Beni tanıyorsun.

I was just joking with you. " I didn't get it, seriously.

"Sadece şaka yapıyordum." Cidden anlayamadım.

I was only joking.

Yalnızca şaka yapıyordum.

No, I was joking!

Hayır, şaka yapıyordum!

I was only joking.

Sadece şaka yapıyordum.

I was just joking.

- Şaka yapıyordum.

I was just joking.

Sadece şaka yapıyorum.

Professor, I was only joking, just repeating what I heard.

Profesör, sadece şaka yapıyor, duyduğumu söylüyordum.

You mean, you're used to people dealing off the bottom? I was just joking.

- Genelde alttan mı dağıtırdın yoksa?

I was not joking, mr. Leyden.

- Şaka etmiyordum, Bay Leyden.

- I was only joking.

- Öyle mi dersin?

Well, I thought she was joking, naturally, but she wasn't.

Şaka yapıyor sandım. Ben öyle sandım. Şaka değilmiş.

I was only joking, you know.

Sadece şaka yapıyordum.

I was a joking.

Şaka yaptım.

You're joking. I wish I was.

- Şaka yapıyorsun.

As usual, I was only joking and you fell for it

Her zamanki gibi sadece şaka yapıyordum.

I was just joking that there was one woman too many, and she...

Sadece şaka yapıyordum, sonra da o...

No, I was only joking.

Hayır, sadece şaka yapıyordum.

I was only joking.

- Sadece şaka yapıyordum.

I was just joking.

Sadece şaka yapıyordum.

I was just joking around.

Şaka yapıyordum, o kadar.

But I thought he was joking.

Fakat şaka yaptığını sanıyordum.

I thought she was joking.

Şaka yapıyor sandım.

Aladdin, I was only joking!

Aladdin, sadece şaka yapıyordum!

I was only joking.

Sadece şakaydı.

I didn't mean to surround you like that I was only joking.

Nick, özür dilerim. Sana öyle sarılmak istemedim şaka yapıyordum.

I was just joking.

Şaka yapıyordum.

- Nothing, I was just joking.

- Yok bir şey, şaka yapıyorum.